Diyarbakır'da gelinlik mağazası ve kuaför salonu işleten Şükriye Güneş, koronavirüs nedeniyle düğünlere getirilen kısıtlamalar nedeniyle iş yapamayınca kirasını ödeyemedi. Güneş, kiraların daha düşük olduğu Bismil ilçesine taşınarak mesleğine burada devam etmeye başladı. 6 ay burada devam eden Güneş, işleri düzelmeyince dükkanındaki gelinlik, yöresel kıyafet ve kuaför malzemelerini internet üzerinden satışa çıkardı.
Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinden 3 kişi, Güneş ile iletişime geçerek, malzemeleri satın almak istediklerini söyledi. Bismil'e gelen 3 kişi, Güneş ile 114 bin TL karşılığında anlaştı. Bu kişiler, paranın bir miktarını nakit vereceklerini, geri kalanı da çekle ödeyeceklerini söyleyince Güneş, malzemeleri satmaktan vazgeçti. Güneş, çekin fotoğrafını sosyal medya hesabından bankacı arkadaşına gönderdi. Arkadaşında çekin sahibinin sağlam ve güvenilir olduğunu öğrenen Şükriye Güneş, malzemeleri satmaya karar verdi. 19 bin TL peşin alan Güneş'e 3 ay sonra ödenmek üzere 95 bin TL de çek yazıldı.
3 aylık sürede de hiçbir iş yapmayan Güneş, borçlarını kapatıp, geri kalan parayla sıfırdan başlamayı hayal ederken, çekin günü geldiğinde bankaya gitti. Çekin arkasına ismini yazıp, vezneye veren Güneş'e bankacı, çekin sahte olduğunu ve polisi çağırmak zorunda olduğunu söyledi. Bir anda neye uğradığını şaşıran Güneş, gelen polis ekiplerince gözaltına alındı. Emniyette ifadesi alınan Güneş, çekin sahte olduğunu bilmediğini belirterek, şikayetçi oldu. Serbest bırakılan Güneş, daha sonra da savcılığa giderek suç duyurusunda bulundu.
'DOLANDIRILDIM"
18 yıldır bu meslekle uğraştığını söyleyen Şükriye Güneş, "Diyarbakır'da kiralar yükseldiği için orada artık yapamadım. Bismil'e geldim. 6 ay boyunca bu dükkanı işlettim. Burada da işlerim olmadı. Kredi kartı borçlarım vardı ve aileme bakmak zorunda olduğum için internet üzerinden devren satılığa çıkardım. Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinden 3 kişi ulaştı bana. Çekle ödeme yapacaklarını söylediler. Başta kabul etmedim. Paramız yok dediler. Malzemelerimi kaleme vursan 300 bin TL ediyordu. Gelinlikler, nişan katım, kuaför bölümü, abiye, yöresel kıyafetler gibi fazlasıyla mal vardı. Bu insanların dolandırıcı çıkacağını bilmiyordum. Çeki ilk başlarda kabul etmedim. Peşin para istiyorum dedim. 95 bin TL'yi 3 aylık bir çekle vereceklerini söylediler. Ben en sonunda mecburiyetten kabul ettim. 19 bin TL verdiler, 95 bin TL'ye de çek yazdılar. Bu arada da ben bu çeki de sorgulattım. Bankadan birkaç arkadaş vardı. Onlara sosyal medyadan attım. Çekin sağlam olduğunu, çekin sahibi için bir sıkıntı görünmediğini söylediler. 'Sağlamdır, sıkıntı olmaz' dediler. Ben de kabul ettim. Çekin tarihine kadar bekledim. Çekin günü geldiğinde bankaya gittim. Adımı soyadımı çekin arkasına yazdım. Paramı beklerken bankacı, çekin sahte olduğunu ve polis çağıracağını söyledi.
POLİS ÇAĞIRDILAR
Dünyam başıma yıkıldı ve çok kötü oldum. Polisler geldi, beni karakola götürdüler. Gözaltına alındığımı söylediler. Hayatım boyunca o günü unutmam. Sonra şikayetçi oldum. Karakola ifademi verdim. Savcılığa dilekçe yazdım. O insanlardan paramı nasıl alacağımı bilmiyorum. Onlara ulaşmaya çalıştım telefonlarıma cevap vermiyorlar. Şimdi 3 ortak da topu birbirlerine atıyor. Siverek'teki sözü geçen insanlardan alacağımı almam için bana yardım etmelerini istiyorum. Emeğimin heba olmasını kendime yediremiyorum" diye konuştu.
KOMŞULARINDAN MAĞDURİYETİ GİDERİLSİN ÇAĞRISI
Dükkanın sahibi Mahmut Ay, Güneş'in yaklaşık 6 ay önce gelip dükkanını kiraladığını dile getirerek, "Kirasını da her ay düzenli bir şekilde ödüyordu. Son bir ay içerisinde biraz borçlarının olduğunu ve çıkacağını söyledi. Dükkanı devrederken ona sorduk, sattığın kişiler güvenilir mi değil mi? Yardımcı olalım dedik. O da mecburiyetten sattığını söyledi. Allah hakkını bırakmasın. Çünkü gerçekten mağdur durumda. İşini layıkıyla yapan bir esnaftı" ifadelerini kullandı.
Güneş'in komşularından manav Zeynep Akış da, "Şükriye Abla buraya ilk geldiği zaman daha yeni tanışıyorduk. İşleri düzgün gitmedi. Daha sonra satacağını söyledi. Satarken içinde biraz şüpheler vardı. İnsan başına ne geleceğini bilmiyor. Rabbim yardımcısı olsun. Hiçbir kadının hakkını kimseye bırakmasın" şeklinde konuştu.
Bir diğer komşu ve kuaför Nimet Ala ise şunları söyledi: "Bu olaya biz de tanık olduk. Gerçekten çok mağdur durumda olduğu için en kısa zamanda yetkililerden özellikle Siverek'teki yetkililerin bu konuya el atmalarını, bu mağduriyetin giderilmesini istiyoruz."
Kaynak: Diyarbakır Söz