Diyarbakır'da et ve yiyecek sektöründe faaliyet yürüten ve Müstakil Sanayici İşadamları Derneği (MÜSİAD) Diyarbakır Şube Başkanı olan İsmail Özşanlı, yanlış uygulanan et politikaları nedeniyle, dünyanın en pahalı etinin Türkiye'de tüketildiğini söyled
Ramazan ayı ile birlikte AVM ve kasaplarda etin kilosunun 50 liradan satılması karşısında alım gücü düşen aileler, Et ve Süt Kurumu Diyarbakır Kombinası Satış Mağazası'na akın etti. Mağazada, kuşbaşılık etin kilosu 31, kıymanın kilosu 28.75, et oranı yüksek olan Bingöl kavurmalık eti 57 ve yağ oranı yüksek olan Yozgat ile Sincan kavurmalık et de 37 liradan satılıyor. Satış mağazasında ayrıca, sucuk, sosis, salam, dondurulmuş tavuk eti ve et ürünleri de dışarıya göre çok daha hesaplı bir şekilde satılıyor. Diyarbakır kombinasında günlük yaklaşık 2 ton et satılırken, kesimler ise 8 veteriner hekim kontrolünde ve hijyenik ortamlarda yapılıyor. Ramazan ayından önce Saabah saat 08.00'da satışa başlanan et ve et ürenleri, Ramazan ayı ile birlikte saat 09.00'dan itibaren satılmaya başlandı. Ancak, kurumda kota uygulaması uygulandığı için 2 tonluk et öğlen saatlerine doğru tükendiği için kuyrukta bekleyen birçok kişi et almadan evine dönüyor.
FİYAT UÇURUMU VAR
Sabah erken saatlerinden itibaren et ve üt ürünleri almak için kuyrukta bekleyenler, aldıkları et ve et ürünlerinin piyasaya göre daha ucuz, daha kaliteli daha güvenilir olduğu için Et ve Süt Kurumu Satış Mağazası'nı tercih ettiklerini belirterek, "Devlet kurumu olduğu için burada kesimlerin hijyenik ortamlarda yapıldığını biliyoruz. Ucuz et satılıyor ve güvenilir olduğu için buradan et almayı tercih ediyoruz. Dışarıda 45-50 liraya satılan kuşbaşılık et burada 31 lira, dışarda 35-40 liraya satılan kıymayı buradan 28 liraya alabiliyoruz. Kimimiz emekli, kimimizin de alım gücü yok. Zaten ayda en fazla bir kaç kilo et alabiliyoruz o yüzden buraya geliyoruz. Ancak, satılan et yetmiyor. Çok çabuk bitiyor. Bazı arkadaşlarımız saat 07.00'da gelip kuyruğa giriyor. Saatlerce kuyrukta bekliyoruz ama sıra bize geldiği zaman et bitmiş oluyor ve bazılarımız et almadan evlerine dönüyor. Yetkililer güzel bir iş yapmış ama kent merkezinde bir kaç şube daha açabilirler, mağazada satışa sunulan et miktarını arttırabilir, bunu bekliyoruz" diye konuştu.
'DÜNYANIN EN PAHALI ETİNİ TÜKETİYORUZ'
Diyarbakır'da et ve yiyecek sektöründe faaliyet yürüten ve Müstakil Sanayici İşadamları Derneği (MÜSİAD) Diyarbakır Şube Başkanı olan İsmail Özşanlı, yanlış uygulanan et politikaları nedeniyle, dünyanın en pahalı etinin Türkiye'de tüketildiğini söyledi. Özşanlı, şöyle konuştu:
"Biz 2 ay önceden etin bu fiyata geleceğini biliyorduk. Bu konuda Et Süt Kurumu Genel Müdürlüğü'ne defalarca uyarıda bulunmamıza rağmen önlem alınmadı. Bu kurum et piyasasını kontrol etmek, dengede tutmak için kuruldu. Ama melesef bunun hiçbirini uygulamıyor. Bakanlığı ve hükümeti de yanlış yönlendiriyor. Ramazan 2 ay kala et ithal etmesi gerekiyordu. Dünyanın en pahalı etini tüketiyoruz. Buraya gelmeden önce Rusya'da et fiyatlarına baktım. Kuzu etinin kilosu 4 euro, dana etinin kilosu 3 euro, yani 12 lira ile 16 lira arasında değişiyor. Ama biz kuzu ve dana etinin toptan kilosunu 40-45 liradan tüketiyoruz. Kurum önünde günlerce vatandaş kuyruğa giriyor. Yazıktır, günahdır. Bırakın bu kurum piyasaya ve et tüketicisine et yetiştirmeyi, kendi mağazasındaki reyonlara et yetiştiremiyor. Daha önce canlı hayvan ve et ihraç eden bir ülkeyken, şimdi et ithal eder duruma geldik. Kurumun et fiyatlarını dengede tutması gerekir."
Hayvancılığın çok gerildiğini belirten Özşanlı, bunun da yayla yasağı ve benzeri uygulamalardan kaynaklandığını anlatarak, "Şu an sıkıntı yayla yasağı, köylerden göç etme. Daha önce köylerde besicilik yaygındı. Yayla yasağı başlayınca hayvancılık bu duruma geldi. Besi çiftliklerini hükümet desteklemesi lazım. Sıfır faizli kredi desteği vermesi lazım ki hayvancılık eski günlerine kavuşmalı. Şimdi bu desteği vermeye başlasa bile eski duruma kavuşması uzun sürecektir" diye konuştu.
Kaynak: Diyarbakır Söz