DİYARBAKIR - Diyarbakır'ın Dürümlü mezrasında 5 yıl önce PKK'lıların 15 ton patlayıcı yüklü kamyonu infilak ettirdiği saldırıda hayatını kaybedenlerin yüreklerdeki acısı dinmiyor.
PKK'lı teröristlerin 12 Mayıs 2016'da Bingöl'ün Genç ilçesinde gasbettikten sonra 15 ton patlayıcı yükledikleri kamyonu Dürümlü mezrasında infilak ettirdiği katliamda hayatını kaybeden 16 kişi için yakınlarının yası sürüyor.
36 çocuğun yetim, 8 kadının dul kalmasına neden olan terör saldırısının gerçekleştiği mezrada sık sık mezarlık ziyaret ediliyor, yitirilen canlar için dualar okunuyor.
Katliamda 2 kardeşi, amcası ve bazı akrabalarını kaybeden Hacı Çelebi Yaman, "Kürt davası" denilerek milletin kandırıldığını söyledi.
"Bombalı araca müdahale etmeseydik Diyarbakır'ı kana bulayacaklardı." diyen Yaman, şunları kaydetti:
"Kürt halkı artık uyansın. Bilsinler ki bu boş bir davadır. Herkes devletiyle, milletiyle el ele bayrağına ve ülkesine sahip çıksın. 5 yıl değil, her mezara geldiğimizde sanki olay yeni olmuş gibi acımız taze. Olay zamanında doğan çocuk babasının şehit olduğunu bilmiyordu ama şimdi biliyor. 'Baban işe gitti, gelecek.' diyorduk. Şimdi ise babasının mezarda olduğunu biliyor. Babasını kimin şehit ettiğini de biliyor. Küçük çocuk bile bunu görüyor, aklı başında olan görmüyorsa cahil bir insandır."
Yaman, katliamın ardından her 12 Mayıs'ta acılarının tazelendiğini dile getirerek, bu tarifsiz acının yıllar geçse de bitmeyeceğini vurguladı.
Terör örgütü PKK'nın 40 yıldır sivillere yönelik katliamlarını sürdürdüğünü belirten Yaman, şöyle konuştu:
"Terör örgütü PKK Kürt halkını savunuyorsa neden sivilleri hedef alıyor? 40 yıldır kan siyaseti yürütüyor. Uzantısı HDP ise kanla besleniyor. Terör saldırısı sonucu 16 şehidimiz oldu, 36 çocuk yetim, 8 kadın dul kaldı. Allah devletimizden razı olsun. Şehitlerimizin ailelerine bakıyor. Saldırıdan sonra hayatımız alt üst oldu. Terörün katlettiklerini unutmayacağız ve unutturmayacağız. Ülkenin neresinde olursa olsun, bir şehit haberi duyduğumuzda yakınlarımızın haberi gelmiş gibi hissediyoruz. O acıyı tekrar yaşıyoruz."
"Babamızın yokluğuyla hayatımızda çok şey değişti"
Saldırıda babası ve ağabeyini kaydeden Hüseyin Yaman da katliam nedeniyle 5 kardeşiyle yetim kaldığını söyledi.
"Babamızın yokluğuyla hayatımızda çok şey değişti. Hep kalbimizde var olacak. Değil 5 yıl, bin yıl da geçse bu olayı unutmayacağız ve unutturmayacağız." ifadelerini kullanan Yaman, Yaman, "Sanki bugün yaşanmış gibi çok zor. Her yıl 12 Mayıs günü geldiğinde acıyı tekrar yaşıyoruz. Bu acı tarifsiz ve hiçbir zaman unutmayacağız. Bizim evimize ateş düştü. Başkalarının evine ateş düşmesin. Terör örgütü PKK kahrolsun. Allah devletimizden razı olsun ve onu başımızdan eksik etmesin." dedi.
"Bu acı tarifsiz"
Hain saldırıda babası ve amcasını kaybeden Şeyhmus Yaman da babası gelecekmiş gibi bir umutla yaşadığını dile getirdi.
Yaman, bayramların da babasız hüzünle geçtiğini ifade ederek, "Bu acı tarifsiz. Konuşurken bile boğazım düğümleniyor. Babamız evde olabilirdi. 13 yaşında babasızlığı yaşadım. Ailenin en büyük çocuğu benim ve ailemin yükünü sırtladım. 7 kardeşiz. Çocukluğumu yaşamadım ve babama doyamadım. Çocuk yaşımda kardeşlerime babalık yaptım." diye konuştu.
Saldırının faili PKK'lı terörist etkisiz hale getirilmişti
Bingöl'ün Genç ilçesinde gasbedip 15 ton patlayıcı yükledikleri kamyonu, 12 Mayıs 2016 gecesi Yenişehir ilçesi Tanışık Mahallesi'ne getiren PKK'lı teröristler ile durumlarından şüphelenen köylüler arasında münakaşa yaşanmış, vatandaşların, teröristleri köylerine almak istememesi üzerine kamyonla Dürümlü'ye hareket eden ve köylülerce takibe alındıklarını fark eden teröristler, kamyonu mezra girişinde infilak ettirmişti. Patlamada, 16 kişi yaşamını yitirmiş, 23 kişi yaralanmıştı.
Hain saldırının faili turuncu kategorideki PKK'lı terörist İzzet Yiğit'in 11 Haziran 2020'de etkisiz hale getirildiği açıklanmıştı.
Dava süreci
Katliamın ardından tutuklanan Burhan Taş, terör saldırısına öncülük ettiği gerekçesiyle yargılandığı davada 24 Haziran 2020'de "devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozmak" ve olayda 16 kişinin ölmesi nedeniyle "kasten öldürmek" suçundan 17 kez ağırlaştırılmış müebbet, "tehlikeli maddeleri izinsiz bulundurmak veya el değiştirme" suçundan ise 11 yıl 8 ay 20 gün hapis cezasına çarptırılmıştı.
Mahkemenin gerekçeli kararında, Taş'ın, olay günü köydeki taziyeye katılarak, bölgede keşif yaptığının belirlendiği de yer almıştı.
Kaynak: Diyarbakır Söz