Diyarbakır'ın Sur ilçesinde terör örgütü PKK mensuplarının saldırıları nedeniyle evlerini terk ederek başka semtlerdeki akrabalarının yanına sığınan ya da kiraladıkları evlerde barınan aileler, zor şartlar altında yaşamını sürdürüyor.
Sur'daki terör saldırılarından kaçan bazı aileler, kentin farklı ilçelerindeki akrabalarının evinde, bazıları ise kiraladıkları konutlarda kalıyor.
Akrabalarının yanında ya da birkaç aile bir araya gelerek kiraladıkları evlerde çok sayıda kişiyle yaşamak zorunda kalan aileler, sıkıntılı günler geçiriyor.
Evini terk etmek zorunda kalan Z.T, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 3 aile ile bir evde yaşadıklarını, 17 kişi ile aynı evi paylaşmak zorunda kaldıklarını söyledi.
Evlerinden hiçbir eşya alamadıklarını, bu nedenle çocuklarına giydirecek elbise bile bulamadığını anlatan Z.T, "Kalabalık bir evde yaşamak çok zor. İlçeden canımızı zor kurtardık. Kimsenin ölmesini istemiyoruz. Bütün eşyalarımız kaldı. Çok mağdur olduk. Kiramızı ödeyemiyoruz. Akrabalar ve komşular eşya yardımında bulundu" dedi.
Z.T, soğuk havada zor günler geçirdiklerini belirtti.
Kızının evine sığınan 68 yaşındaki Ahmet A. da Sur ilçesindeki evini ve bakkalını bırakarak kaçmak zorunda kaldığını dile getirdi.
"Eşyamız, dükkanımız, evimiz vardı. Kapatıp kaçtım. Bir gün oğlumun, bir gün kızımın evinde kalıyorum. 3 odalı bir evde 11 kişi kalıyoruz. Ne yapacağız şimdi?" diyen Ahmet A, "Böyle yaşamak çok zor. Banyo yapmamız, yatmamız, yemeğimiz bile sıkıntılı" ifadesini kullandı.
Ahmet A, "Evimiz yıkıldı. Bakkalım vardı. Yakılmış mı yıkılmış mı bilmiyorum. Barış istiyoruz" dedi.
- "Yaşadığımız korkular hendeklerden başladı"
Şadiye T. (55) ise eski komşularının evine sığındığını belirtti.
Yaşadıklarını gözyaşları içinde anlatan Şadiye T, "Her gün sokakların başlarına perdeler bağlandı, barikatlar kuruldu. Yaşadığımız korkular hendeklerden başladı" dedi.
Canını zor kurtardığını belirten Şadiye T, şunları söyledi:
"Bomba seslerinden sabahlara kadar uyuyamıyorduk. Aşağıda kiler gibi bir yer vardı, o yazın kavurucu sıcağında kilerde kapıyı pencereyi kapatıp cehennem gibi ortamda sabahlara kadar oturuyorduk. Bombalar atıldığı zaman kilerin zemini sallanırdı. Çatışmaların arasında yaşamak zorunda kaldık. Perişan olduk, olaylar nedeniyle gece yarısı kapıyı kapatıp kaçmak zorunda kaldım."
Huzur ve güven ortamının geri gelmesini isteyen Şadiye T, "Artık bu çatışmaların bitmesini ve barışın gelmesini istiyoruz. Benim oğlum yok ama ölen her genç benim evladım gibidir. Eski güzel günlerimizi özledik. Sıkıntılıydık ama huzurluyduk. Dilerim Allah'tan o güzel günleri tekrar yaşarız. Bütün dualarım kardeşlik içindir" dedi.
- "Türk, Kürt kardeştir"
6. sınıf öğrencisi Kübra T. de okulunun teröristlerce yakıldığını, bu nedenle eğitimine devam edemediğini belirtti.
Okulunu, arkadaşlarını ve öğretmenlerini özlediğini belirten Kübra T, şöyle konuştu:
"Biz evdeyken çatışmalar çok yaşandı. Ders çalışamıyorduk ve okula gidemiyorduk. Bizleri korkutup bomba atacaklarını söylediler. Bizler de eşyalarımızı bırakıp çıkmak zorunda kaldık. Burada da halen okula gidemiyorum. Yardım istiyoruz. Evimizden hiçbir şey çıkaramadık. Defter ve kitaplarım dahi evimizde kaldı. Artık, barış istiyoruz."
Büyüyünce polis olmayı düşündüğünü ifade eden Kübra T, "Eğer polis olursam vatanımı, milletimi, ailemi herkesi korumak istiyorum" dedi.
"Türk, Kürt kardeştir" diyen Kübra T, "Vatanımı canımdan çok seviyorum. Operasyonda olan polis ve askerler için namazdan önce dualar ediyorum" şeklinde konuştu.
K.S. de hendekler kazıldığı için Sur ilçesinden taşındıklarını, her gün farklı bir akrabalarının yanında kaldıklarını belirterek, "Göçebe hayattan kurtulmak istiyorum" dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz