Adaklı ilçesine 20 kilometre uzaklıkta bulunan Doğankaya köyü ilkokulunda geçen yıl göreve başlayan Bilecikli 28 yaşındaki Arabacı, çocuklara kitap okumayı sevdirmek için kolları sıvadı.
Sınıfın bir köşesinde sentetik çim halı ve minderlerle okuma köşesi oluşturan Arabacı, her sabah öğrencileriyle ilk 20 dakikayı kitap okumaya ayırdı. Arabacı, yaptığı çalışmalarla 1 dakikada 20 kelime okuyan öğrencilerinin kelime sayısını 100'e çıkardıklarını fark etti.
Arabacı, okumayı eğlenceli hale getirmek amacıyla da doğada çocuklarla okuma etkinlikleri düzenlemeye başladı. Bazen bir tepenin yamacında bazen bir derenin kenarında bazen de bir ağacın altında öğrencileriyle bir araya gelen Arabacı, onlarla birlikte kitap okuyor.
Arabacı, 7 yıllık öğretmen olduğunu, Doğankaya köyü ilkokulunun ikinci görev yeri olduğunu söyledi.
Doğankaya ilkokulunda göreve başladığında imkanların sınırlı olduğunu gördüğünü ifade eden Arabacı, "Geçen yıl 3. ve 4. sınıfları okutuyordum. Bu öğrencilerimin okumayı hiç sevmediğini, okumaktan çok uzak olduklarını fark ettim ve bir şey yapmam gerektiğini düşündüm. Sonra aklıma çim halı geldi, sınıfın bir köşesini doğal ortama dönüştürmeyi planladım. Bazı okullarla görüştüm, destek aldım." diye konuştu.
Sınıf ortamının huzurlu ve rahat olmasını amaçladığını ifade eden Arabacı, sınıfı toparlayıp düzenlediğini anlattı.
"Aslında çok şey yapmadım. Ama çocuklar zaten buna aç ve böyle şeylere çok hevesli oldukları için bizimle birlikte oldular. Geçen yıl 3. ve 4. sınıf öğrencilerini mezun ettim. Bu okuma projesinin çok fazla faydasını gördüm. Dakikada 20 kelime okuyarak başlayan çocuk, 70-100 kelimeyle mezun oldu." diyen Arabacı, çok mutlu olduğunu dile getirdi.
- "Okuduğunu anlamada, şiir, hikaye yazmada çok geliştiler"
Sınıfındaki çocuklarla okuma saatinde köyün farklı alanlarına marşlar ve şarkılar eşliğinde gittiklerini kaydeden Arabacı, şöyle devam etti:
"Okumayı sadece sınıfın içerisine sığdırmak istemedim. Okumayı farklı yerlere yayıp, çocukların daha fazla keyif almasını, okumanın alışkanlık haline dönüşmesini istedim. Çünkü her şeyin, matematiğin bile okumadan geçtiğini bildiğimiz için okumaya odaklandık. Kar yağdı, ama gittik. Dere kenarına montlarımızı giydik, elimize kuruyemişlerimizi aldık, hikaye kitaplarımızı oralarda okuduk. Velilerimizin evlerine gittik orada okumamızı yaptık. Köyün farklı alanlarına gittik hem piknik yaptık hem de kitaplarımızı okuduk. Okuduğunu anlamada, şiir, hikaye yazmada çok geliştiler."
Öğrencilerden Sıla Dileyen ise kitap okumayı çok sevdiğini ve kitap okumanın çok eğlenceli olduğunu söyledi.
Ecrin Dileyen de her yerde kitap okumanın çok güzel olduğunu, kendisine kitap okumayı öğreten öğretmenini de çok sevdiğini dile getirdi.
Kaynak: Diyarbakır Söz