Dinçer, ”Bu sene genelge göndermeyeceğim. Ama kayıt zamanı bağış alan hem okul aile birliği yöneticilerine hem de okul yöneticilerine yine de hesap soracağım” dedi.
Bakanlık’tan alınan bilgiye göre, MEB, uzaktan eğitim yoluyla 81 bin 600 öğrenciye okul yöneticilerine 4 günlük eğitim verdi. Eğitimdeki konuları, Milli Eğitim Bakanlığı’ndaki stratejik değişiklikler ve gerekçeleri, eğitim sisteminin analizi, haftalık ders saatlerinin analizi, ”4 4 4” kanunu, eğitimin niteliğini artırmada öğretmen ve yöneticinin rolü, eğitim sorunlarına çözüm önerileri, öğretmenlerin görevlendirme ve atama durumları, okul kayıtları ve bağış işlemi ile hizmet içi ve mesleki gelişim eğitimleri oluşturdu.
BAKANLIKTAN GENELGE YAYINLANDI
Milli Eğitim Bakanı Dinçer de eğitim sürecine katılan yöneticilere video konferans sistemiyle belli konularda açıklamalar yaptı. Bakan Dinçer, okul yöneticileriyle yaptığı bilgilendirme toplantısının aynısını haftaya öğretmenler için de yapacak.
-”Makama dayalı gücünüzü kullanarak kimseden para alamazsınız”- Okul kayıtlarında alınan bağış konusuna değinen Bakan Dinçer, geçen yıl okula kayıt zamanında, özellikle kayıt parası alınmasın diye yaptığı genelgeden sonra açtığı soruşturmalar sebebiyle çok ciddi eleştiriler aldığını söyledi.
Bakan Dinçer, hazırladığı genelgelerin il, ilçe ve okul müdürleri tarafından iyi okunmasına işaret etti.
Genelgeyle okullara bağış alınmasını değil, kayıt zamanında bağış alınmasını yasakladığını belirten Dinçer, ”Şimdiden söylüyorum, okullara kayıt zamanı bağış alınmasının doğru olmadığı kanaatindeyim. Bu sene genelge göndermeyeceğim. Ama kayıt zamanı bağış alan hem okul aile birliği yöneticilerine hem de okul yöneticilerine yine de hesap soracağım” diye konuştu.
OKULLARDA BAĞIŞ ALINMAYACAK
Okul kaydı yapıldıktan sonra velilerden gönüllü bağış alınabileceğini ifade eden Dinçer, ”Kayıt zamanı, usulsüz bir şekilde makama dayalı gücünüzü kullanarak kimseden para alamazsınız. Bu adilce ve hakça bir iş değildir. Hele hele kendi bölgenizde olmayan çocuğa ’kayıt parası verdi’ diye kayıt yaptırmaya, kendi bölgenizde olan çocuğu da ’kayıt parası veremedi’ diye kayıt yapmamaya hiç hakkınız yok” ifadesi kullandı.
Okulda kayıt zamanı bağış parası alan okul sayısının yaklaşık 3 bin civarında olduğunu bildiren Dinçer, şöyle devam etti: ”Tek tek okulları incelettim, bizim 42 bin 500 okulumuz var. 39-40 bin okulumuzda kayıt zamanı hiç bağış alınmıyorken sadece 3 bin okulda kayıt parası alınmasının bu ülkedeki eğitim sistemini geliştirmeye ne katkısı olacak? Bu 3 bin okulun neredeyse pek çoğunda spor salonlarından, kantinlerden, otoparklardan gelirinin olduğunu gördük. Geliri olan okullar kayıt parası alıyor. Okul müdürleri tüccar, müteahhit değildirler. Okul müdürünün görevi okulunu eğitime hazırlamak, eğitimin kalitesini geliştirmek olmalıdır. Onun dışında yapılan her şeyi tasfiye edeceğiz.” -”Geçici görevlendirmelere son vereceğim”- Öğretmenleri rencide edecek bugüne kadar hiçbir söz söylemediğinin de altını çizen Dinçer, öğretmenlerin anne ve babalardan sonra eli öpülecek insanlar olduğunu ifade etti.
OKUL İDARECİLERİNE CEZA GELİYOR
Dinçer, şunları kaydetti: ”Bakan olduğumdan bu zamana kadar, hiçbirinize hak etmediği bir şeyi vermediğim gibi, herhangi bir şeyi hak etmiş insandan da sakınmadım. Bu maksatla geçici görevlendirmeleri, il ve ilçe düzeyindeki atamaları, mazeretle ilgili atamalara herkes uyacak. Haziran’ın 15’inden itibaren tüm Türkiye’deki öğretmenlerin geçici görevlendirmelerine son vereceğim. Herkes atandığı yere razı olacak.” Hiç kimsenin ailesinin yanı başından çıkıp gidebileceği okul istememesi gerektiğini belirten Dinçer, her öğretmenin kurala uyması gerektiğini ve puanına göre çıkan okulda görev yapmaya hazır olması gerektiğini söyledi.
Dinçer, bazı öğretmenlerden okul müdürleri, il ve ilçe yöneticileriyle ilgili şikayetler aldığını belirterek, okullardaki makam odalarının şeklinin değiştirilmesi için ileride yeni projeler geliştirilebileceğini söyledi.
Türkiye çapında yapılan incelemelerde 8 bin 900 civarında dersliğin makam odası veya başka maksatlarla kullanıldığını belirten Dinçer, derslik ihtiyacı varken hiç kimsenin 8 bin 900 dersliği alıp başka maksatla kullanmaya hakkı olmadığını kaydetti.
Dinçer, ”2011’de yaptığımız tüm derslik sayısının 9 bin olduğunu söylersem, bu 8 bin 900 dersliğin ne anlama geldiğini siz daha iyi fark edeceksiniz” dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz