Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan tarafından başlatılan "Okuryazarlık Seferberliği" kapsamında açılan kurslara katılımda Diyarbakır 71 bin 72 kursiyerle Türkiye birincisi oldu.
Ailelerinin çeşitli gerekçelerle okutmadığı kişiler, yıllarca hayalini kurduğu eğitime Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan'ın başlattığı "Okuryazarlık Seferberliği" ile kavuştu.
Eğitimden mahrum kalanlar, sağlanan huzur ortamında Milli Eğitim müdürlüklerince düzenlenen kurslara katılmak için okul yolunu tuttu.
Okula yeni başlayan bir çocuğun heyecanıyla sınıfta yerlerini alan kursiyerler başarıya ulaşmak için engel tanımadı.
Özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesinde terör ve maddi nedenlerle ertelemek zorunda kaldıkları eğitim hayallerine geç de olsa kavuşmanın sevincini yaşayanlardan bazıları okuma yazmanın yanı sıra Türkçe de öğrendi.
- Diyarbakır birinci oldu
Seferberlik kapsamında eğitim atağına geçen illerden Diyarbakır'da öğretmenler sınıfları doldurmak için gece gündüz demeden çalışma yürüttü. Kimi zaman da okula gelemeyen kadınlar evlerine gerçekleştirilen ziyaretle ikna edilerek kursa katılımı sağlandı.
Bu çabaların meyvelerini verdiği Diyarbakır'da kursiyerlerin kimi bastonuyla kimi torunu ve geliniyle kimi de karnındaki çocuğu ile sınıftaki yerini aldı.
Milli Eğitim Bakanlığından (MEB) alınan bilgiye göre Türkiye geneli düzenlenen kurslara katılımda 62 bini kadın 71 bin 72 kursiyerle Diyarbakır birinci, 45 bin 170 ile İstanbul ikinci, 25 bin 435 ile Gaziantep üçüncü oldu.
- "Eğitim hakkını yeniden kazanmış oldu"
Diyarbakır Milli Eğitim Müdürlüğü Hayat Boyu Öğrenme Şube Müdürü Ebubekir Ekin, Türkiye genelinde düzenlenen kurslara yaklaşık 480 bin kişinin katıldığını söyledi.
TÜİK'in 2017 verilerine göre Diyarbakır'da 107 bin okuryazar olmayan vatandaş bulunduğunu dile getiren Ekin, bunların yüzde 67'sine ulaştıklarını belirtti.
Türkiye'deki 480 bin okuma yazma kursiyerinden 71 bininin Diyarbakır'da bulunduğunu ifade eden Ekin, şöyle devam etti:
"Diyarbakır kadını yıllarca ötelenmiş eğitim hakkını bu vesileyle yeniden kazanmış oldu. Sahalara indik öğretmenlerimizle beraber. Bunun en büyük kahramanları öğretmenlerimiz. Köylere, kahvelere, evlere gittik. Allah'a şükür güzel bir netice elde ettik. Diyarbakır'ın bu denli başarı elde etmesinin sebebi sahaya inmemizin dışında kadınlarımız da buna sıkı sıkı sarıldı. Sadece bir okulumuzda 652 kursiyerimiz bulunuyor ve bu çok büyük bir rakam. Bunların yüzde 90'ını da kadınlar oluşturmakta."
- "İkinci şansı kaçırmadılar"
Kursiyerlerin genelde 30-60 yaşlarında olduğuna işaret eden Ekin, şunları aktardı:
"Kimileri köylerde değişik sebeplerle kimileri de terör sebebiyle okuyamamış. Bu ikinci şansı kaçırmadılar. Bu şansın farkındalar ve Cumhurbaşkanı ile eşine, yerel yetkililere, öğretmenlere çok şey borçlu olduklarını söylüyorlar. Bu da bizi mutlu ediyor. Valilik ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü olarak çok büyük bir atak yaptığımızı düşünüyoruz. Metropol şehirlere kıyasla okuma yazma bilmeyen sayıları bizden daha fazla olmasına rağmen bizim kazandırdığımız kursiyer sayısı daha yüksek."
Ekin, MEB'e bağlı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğünce 8 Haziran Cuma günü Diyarbakır'da ödül töreni düzenlenmesinin planlandığını belirterek "Buraya gelip bizi onure edecekler ve Türkiye birincisi olan Diyarbakır'da bir tören yapacaklar." dedi.
- "İmkan verildiğinde daha ilerilere gideceklerine inanıyorum"
Diyarbakır'da seferberlik kapsamında kursların düzenlendiği okullardan merkez Bağlar ilçesindeki Hürriyet İlkokulunda öğretmen Şükran Osmanoğlu, kadınların kendilerini güçlü hissetmeleri bakımından projenin önemine değindi.
Kadınların bu işi başardığını ve özgüven kazandıklarını dile getiren Osmanoğlu, "Bana kalırsa hedeflediğimiz yere geldik. Kadınlar şimdi okuyorlar, yazıyorlar. Kendi reçetelerini kendileri okuyabiliyor. Bir yere gittiklerinde kimseye ihtiyaç duymuyorlar. Bir doktora gidince kendi işlerini hallediyorlar." diye konuştu.
Osmanoğlu, projenin her kesime hitap ettiğine dikkati çekerek şöyle konuştu:
"Hedeflerine ulaşmak isteyen genç kızlarımız da var. Hatta üniversiteye gitmek isteyen genç kızlarımız var. Bilinçli anne demek bilinçli çocuk ve yarın demek. Bilinçli ebeveyn yetiştirdiğimiz zaman haliyle çocuk da bilinçli yetişecektir. Diyarbakır'daki kadınlara ikinci bir şans verildi ve bunu da iyi değerlendirdiler. Bunu bir üst seviyeye taşımak istiyorlar. İmkan verildiği taktirde daha ilerilere gideceklerine inanıyorum."
- "Çok şükür okuma yazma öğrendim"
Kursiyerlerden 35 yaşındaki 6 çocuk annesi Çiğdem Bayhan, okuma ve yazma bilmediğini, çocukları kitap okurken hep merak ettiğini anlattı.
"Ben de çok şükür okuma yazma öğrendim ve çocuklarımla beraber okuyorum. Hayatımda çok şey değişti." diyen Bayhan, artık adres bulabildiğini, ilaç aldığında nasıl kullanacağını okuyarak öğrendiğini belirtti.
3 çocuk annesi 32 yaşındaki Emine Göksun, okuma yazmayı hiç bilmediğini, öğrenmek için kursa katıldığını ifade etti.
Göksun, bilmedikleri her şeyi kursta öğrendiğini dile getirerek "Çocuklarımıza nasıl katkı sunacağımızı öğrendik. Çocuklu bir anne olarak hem okul hem ev zor oluyor ama biz kadınlar güçlüyüz. Bunların altından kalkarız. İmza atmayı da bilmiyorduk, burada onu da öğrendik." dedi.
3 çocuğu ile kursa gelen ve 4'üncü çocuğuna hamile olan 35 yaşındaki Nuray Damla, artık okuma yazma bildiği için hastaneye gittiğinde zorluk yaşamadığını aktardı.
Damla, çocuklarının eğitimine da katkı sağladığına işaret ederek okuma yazma bilinmediğinde sıkıntıların arttığını vurguladı.
"Kızım defterini getiriyor, bilmediğin için yardım edemiyorsun. Başkası yardım etsin diyorsun. Bildiğim zaman 'Kızım gel ben sana göstereyim.' diyorum. 3 çocuğum var, hamileyim, evin işleri var. Onlara rağmen mücadele ediyorum ve okuma yazma kursuna geliyorum" diyen Damla, okuma yazma öğrenmekten duyduğu memnuniyeti söyledi.
- "Okuma yazma bildiğim için çok mutluyum"
Kardeşi ile kursa katılan Kısmet Tekeş (29), hedeflerini gerçekleştirmek için okuma yazma öğrenmek istediğine dikkati çekti.
Üniversite eğitimi almak istediğini kaydeden Tekeş, "İyi bir yere gelip, hayatımda mutlu olmak istiyorum. Şimdi okuma yazma bildiğim için istediğim yere gidebiliyorum ve çok mutluyum." diye konuştu.
Kaynak: Diyarbakır Söz