Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Ayhan Şahenk Tarımsal Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi, modern tesisi ve yaptıkları araştırmalarla kendinden söz ettirmeye devam ediyor.
Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi, son yıllarda Tarım Gıda Biyoteknik korumalarında TÜBİTAK’ın yayınlamış olduğu 208 üniversite arasında ise birinci oldu. Son 2 yıldır yapılan faaliyetlerle üniversiteye ait bir dönümlük alan tarıma kazandırılmış oldu. Rektör Prof. Dr. Hasan Uslu, Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi olarak tarım ve hayvancılık konusunda önemli yol kat ettiklerini belirtti. "Son yıllarda üniversitemiz; Tarım Gıda Biyoteknik korumalarında TÜBİTAK’ın yayınlamış olduğu 208 üniversite arasında birinci oldu, bu bakımdan bizler gurur duyuyoruz" diyen Rektör Prof. Dr. Hasan Uslu, “Son yıllarda yaptığımız tarımsal çalışmalarla şu anda bulunduğumuz bölgede bin 200 dönümlük bir alana sahip burası ve biz yaklaşık bir dönüm alanı son 2 yılda yaptığımız faaliyetlerle tarıma kazandırmış bulunmaktayız. Bu bölgedeki hayvancılıkta kullandığımız yemlerin temini bakımından hem de üniversitemiz öğrencileri lisans düzeyinde veya doktora üzerindeki araştırmalar için aynı zamanda da öğretim üyelerimizin araştırmaları için gerekli olan alanları temin ettik ve buralarda uygulamaları sağladık. Bu yonca ekimi, mısır ekimi, arpa ekimi ve benzeri ürünlerin hepsi burada ekiliyor. Özel sebze ve meyve üretimleri gerçekleştiriliyor. Almış olduğumuz sonuçlara göre de verimlerimiz ve rekoltelerimiz çok yüksek çıktı. Bu üniversitemiz hem Niğde tarafından hem de ülke tarımına katkı sağlamaya devam etmekte” dedi.
İlerleyen süreçte ise Çiftçi Eğitim Merkezi’nde bölge çiftçilerine yönelik çalışmalar başlatacaklarını belirten Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Ayhan Şahenk Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Ahmet Şekeroğlu ise “Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Ayhan Şahenk Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde bilindiği gibi öğrencilerimizin öğretim üyelerimizin uygulama ve araştırma çalışmalarını yürüttüğü bir merkez. Bu merkezimizde tarımla ilgili 2 tane faaliyetlerimiz var. Birincisi Hayvansal tarım, bir diğeri ise bitkisel tarım. Hayvansal tarımda genelde ellerimizde neler var; süt, sığıcı hayvancılığı ve küçükbaş hayvan yetiştirme bunun içerisinde koyunculuk tavuk yetiştiriciliği var. Tavukçulukta da genelde Türkiye’de üretilen 11 tane damızlık hat var. Tarım Bakanlığı tarafından geliştirilmiş bu hatları koruyan bir merkez halindeyiz. Şu an Türkiye’de 3 yerde korunuyor ve birisi de bizim araştırma merkezimiz. Yumurtacı damızlık üretim merkezidir. Bir diğeri de ticari ve uygulamalı olarak yetiştirdiğimiz yumurta tavukçuluğu var. Yaklaşık kısa bir süre sonra yine etlik ebeveynleri gelecek. Önümüzdeki yıl içerisinde de bölgeye yumurtacı ve etlik civciv de verebileceğiz. Bu hayvansal üretimle olan kısmı. Bir de arıcılık var. Arıcılık Araştırma Birim’mizde de yaklaşık olarak 200 kovan arımız var. Bu da gelecek seneden 350 kovana çıkacak. Gelecek senede yine bölgeye anar üretimi vermeye başlayacağız. Arı kalitesini arttırmaya başlayacağız. Bu hayvansal faaliyetleri destekleyecek bitkisel tarım çalışmalarımız var. Bu bitkisel tarım çalışmalarında hayvanların tava yemi ihtiyacını karşılamak amacıyla arpa, yonca, mısır gibi ürünleri ekiyoruz. Bunların tarımını yapıyoruz. Yaklaşık olarak 130 dekarda silajlık mısır ekimimiz var. Yine yaklaşık olarak 120-130 dekar da yoncamız var. 200-250 dekarda arpa ektik, bu toprakların hiçbiri ekilmemişti. Toprakları ıslah etmek amacıyla bu ekimleri yaptık. Bir diğeri de bu bölgemizde ’acaba sebze oluyor mu’ diye bir çalışma yaptık. Bunun içerisinde domates, patlıcan, kavun, karpuz, salçalı domates gibi değişik sebzelerde ektik. Onların da ekimini yaptık. Öğrencilerimize uygulamasını yaptırdık. Belki önümüzdeki süreçte bu altyapı çalışmalarını tamamladığımızda Çiftçi Eğitim Merkezi, bölge çiftçilerine yönelik çalışmalar başlatacağız” ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA