DİYARBAKIR- Dün saat 19.00'dan başlayıp 17 Mayıs Pazartesi 05.00'e kadar sürecek olan tam kapanma kararının en çok kendilerini mağdur edeceğini belirten Diyarbakır esnafı, bu karardan bir an önce vazgeçilmesi veya zararlarının karşılanması gerektiğini dile getirdi.
30 yıldır esnaflık yapan İzzettin Yılmaz, 17 günlük tam kapanma kararını beklemediklerini, bu kararla birlikte esnafın büyük bir mağduriyet yaşayacağını söyledi.
Esnafın ekonomik durumunun giderek kötüye gittiğini dile getiren Yılmaz, "Alınan bu karardan sonra esnaf daha da çok zor durumda kaldı. Alınan bu karardan memnun değiliz. Esnaf olarak da herhangi bir destek alamadık. Cumhurbaşkanı'nın açıkladığı tam kapanma kararına karşıyım ve kabul etmiyorum. Esnafa ödenekler sunulması lazım." ifadelerini kullandı.
"Alınan bu karar esnafa ciddi anlamda zarar vermektedir"
Salgının yayılmasının sebeplerini sıralayan Yılmaz, parti kongreleri, nevruz etkinlikleri ve okulların açılması gibi temel etkenlerin hastalığın yayılma hızını arttırdığını, sonuç olarak faturanın esnafa kesildiğini belirtti.
Yılmaz, "Esnaf mağdur durumda. İşyerimde 10 tane personel var. Ben bunlara nasıl bakacağım. Esnaf olarak beklentimiz; kendimizi toparlayana kadar çek ve kredilerimizin ertelenmesidir. Bir yıldır bayramın gelmesini bekliyorduk. Bayram için getirdiğimiz ürünler elimizde kaldı ve bunlar için de ödemeye yapacağız. Ödeme yapmadığımız da ise dostlarımıza karşı mahcup oluyoruz. Mahcup olduktan sonra da zaten biz bitiyoruz. Belki salgından dolayı ölmeyeceğiz ama evimize kapanarak öleceğiz."
Yapılan son açıklamayla hükümetin tamamen sınıfta kaldığını söyleyen Nurullah Canpolat, "En azından Ramazan ayının ilk günlerinde veya 20 gün kala kapatılsaydı daha iyi olurdu. Burada birçok esnaf bayrama hazırlık için mal almış. Alınan bu karar esnafa ciddi anlamda zarar veriyor. Sadece Diyarbakır için değil ülke genelindeki bütün esnaf bundan ciddi anlamda etkileniyor." şeklinde konuştu.
"Turistler tatil köylerinde keyfine bakacak bizler de burada onların ceremesini çekeceğiz"
Alınan kararın en büyük sebebinin turizm sektörünü hareketlendirmeye yönelik olduğunu düşündüğünü vurgulayan Canpolat, "Fakat ülke sadece turizm sektörü ile geçinmiyor. Turistler Antalya'da, Bodrum'da, Mersin'de ve Marmaris'te keyfine bakacak bizler de burada onların ceremesini çekeceğiz. Böyle bir mantık var mı? Binlerce insanı kapalı alanlarda toplayıp kongreler yapıyorlar sonra da salgın olduğunu söyleyip kararlar alıyorlar. Yüzbinlerce insanı nevroz alanlarında topladıkları için Diyarbakır'da düşen vakalar arttı. Bunların da ceremesini esnaf çekiyor şimdi." dedi.
"Tam kapanma kararı son dakikaya bırakılmamalıydı!" diyen Canpolat "Allah'tan korkun. 2 yıldır siz medya ve ulusal kanallarda konuşuyorsunuz. Niye başta tam kapanma olmadı ve son dakikaya bırakıldı? Zaten ülkedeki esnafın ve halkın durumu ortada. İşyerini kapatıp zarar eden esnaf var. Bunlar görmezlikten geliniyor. Bin liralık nakdi yardımlarla neyin yardımı yapılıyor? Bin lira ile iş mi olur. Burada aylık 5-6 bin lira kira veren esnaf var, yazık günah değil mi? Alınan bu karar tamamen yanlış bir karardır." ifadelerini kullandı.
"Alınan bu karardan oluşacak sonuçlardan ötürü hakkımı helal etmiyorum"
Alınan kararın sadece turizme katkısının olacağını belirten Canpolat, "Alınan bu karardan oluşacak sonuçlardan ötürü hakkımı helal etmiyorum. Bayramdan sonra vakaları düşürmeye yönelik harekete geçilmesinin mantığı, turizmi bayramdan sonra açıp turistleri otellere doldurmak. Turizmin ülkemize katkısı vardır. Ama sadece turizme yoğunlaşıp esnafı ciddi anlamda sıkıntıya koymaya yönelik bir açıklama yapmaya hakları yok. Esnafın ödemeleri, kredi borçları var. Ne yapacağımızı bilmiyoruz." dedi.
Cumhurbaşkanı'nın bir an önce bu karardan dönmesi gerektiğini söyleyen Canpolat, "Şayet bu karardan dönmüyorsa, bütün esnafı gözetmesi gerekir. Nerden bakarsanız burada her bir esnafın aylık 60-70 bin TL ödemesi var. Esnafın çek ödemeleri ve kredi kartı ödemeleri ertelenebilir. Yapılmadığı taktirde bunlar yarın öbür gün sıkıntı olarak önlerine gelecek. Ayrıca işyerimde 5 personel çalışıyor. Bunların yemeği, sigortası ve maaşı var. Ben bunlara ödeme yapmadan eve nasıl göndereyim. İş sadece fabrika ve sanayilerde yapılanlarla sınırlı değil, esnafın yaptığı da iştir." şeklinde konuştu.
"Sağlık önemli fakat ekonomi de sağlık kadar önemlidir"
Cumhurbaşkanının aldığı kararı doğru bulmadığını vurgulayan Mehmet Karayil, "Özellikle giyimciler ve ayakkabıcıların yoğunluğu 2 bayram arası yaşanıyor. Şimdi ise hem bayramımız hem de sezonumuz bitmiş. Artı bizim çeklerimiz, kredi borçlarımız ve personel ödemelerimiz var. Biz bu ödemelerimizi nasıl yapacağız? Tamam sağlık önemli fakat ekonomi de sağlık kadar önemlidir." dedi.
Esnafın zararının tespit edilip karşılanmasını isteyen Karayil, "Bir karar veriliyorsa önce tedbir alınmalı. Alınan kararın vereceği zararlar hesap edilip karşılanmalı. Dükkân sahibim her ay benden kira bekliyor. Aynı şekilde kredi kartı borcum ve ödemem gereken çekler var ama bunları nasıl ödeyeceğimi bilmiyorum. Bir karar alınacaksa esnaf ve ticaret odalarına da danışılması gerekirdi." dedi.
"Bu karar önceden alınsaydı biz de ona göre tedbirimizi alırdık"
Alınan karardan memnun olmadığını söyleyen Mehmet Şerif Akman, "Verilen karar aniden yapıldığı için mağdur olduk. Sonuçta bayram için şehir dışından toplu ürün aldık, madem kapanma kararı verilecekti bari Ramazan başlamadan önce verilseydi. Şu anda tüm esnaf bayramda iş yapma üzerine plan yapmıştı ama olmadı. Bu tam kapanma kararı turizm sektörü için alınmıştır, küçük esnaf yok edilmiştir. Bu zamanda tam kapanma kararı verildi diye şu anda insanlar çarşı pazarlara akın etmiş durumda." diye konuştu.
Tam kapanma kararının verilmesiyle uykularının kaçtığını belirten Akman, "Bir sürü borcu olan esnaf, alınan bu kararla birlikte ne yapacağını düşünüyor. Halbuki daha önceden bu karar alınsaydı biz de ona göre tedbirimizi alırdık. Şu an çoğu esnafın çeki kaşe yiyecek seviyede. Bu insanlar borçlarını nasıl ödeyecek? Hükümet kendi kongrelerini yaparken salgını düşünmüyordu ama şimdi zamansız kara almışlar. Biz esnaf olarak mağduruz, ne yapacağımızı bilmiyoruz." ifadelerini kullandı.
"Eğer 17 gün yasak uygulanacaksa mutlaka vatandaşa yardım edilmesi gerekir"
5 öğrenci okuttuğunu belirten Boyacı Ömer, "Ben çalıştığım sürece evime ekmek götürebilirim. Eğer 17 gün yasak uygulanacaksa mutlaka vatandaşa yardım edilmesi gereklidir. Bu kararı beklemiyordum. Çünkü hem mübarek Ramazan ayındayız hem de önümüz bayramdır ve ülke genelinde esnaf bayramı bekliyordu. Yasak Bayram'ı da kapsıyor. Bayramda da yasak olunca vatandaş alışverişini yapamayacak. Çiftçilerin yağmuru beklediği gibi esnaf da bayramı bekliyordu. Devlet bu 17 günlük yasakta esnafa nakdi yardımda bulunabilir. Esnafın mağdur olmaması lazım. Her devlet kendi vatandaşına bakmakla yükümlüdür." dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz