Et fiyatları cep yakıyor

Et fiyatlarının sürekli artması, tüketicileri zor durumda bıraktı. Üreticiler ise artan maliyetlerden yakınıyor, krizin asıl nedeninin süt fiyatlarının baskılanması olduğuna dikkat çekiyor.

Et fiyatları cep yakıyor

Tüm, Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği (TÜSEDAD) Yönetim Kurulu et fiyatlarındaki artışın nedenlerini ve bundan sonraki süreci değerlendiren bir açıklama yaptı.

"TÜSEDAD'ın 'Et ithalatı ve et fiyatlarının bu yılki seyir beklentisi' başlığıyla yayınladığı açıklama aynen şöyle: 

PAHALILIĞIN ÖZÜNDE ÜRETİM AZALMASI VAR

Kesim fiyatları yükselecek diye besiciler hayvanlarını ellerinde tutuyorlar. Sosyal medya paylaşımları bu konuda çok etkili.

Bu paylaşımlar her zaman vardı ancak aynı zamanda kırsalda bulunan küçük işletmelerin sayısı ciddi anlamda azalmasına karşın büyüklerin pazarda toplamdaki payı artmış.

Bu fiyat konusunda bir kısır döngü oluşturuyor. Tabii pahalılığın özünde piyasada üretimin azalmış olması yatıyor.

İTHAL BESİ DANASINDA KİLO BAŞINA 6 DOLAR FİYAT DEĞİŞEBİLİR

Sayın genel müdür ‘İçeride maliyeti düşüremediğimiz için dışarıdan aldığımız hayvanın fiyatını iç piyasa bedeline yaklaştırmamız gerekiyor’ dedi ve devam etti. ‘İç piyasa fiyatı arttığı zaman bu kilogram başına 6 dolar fiyatı da arttırılacak. Bu sabit bir fiyat değil’.
Özetle, iç piyasada üretimin teşvik edilip açığın dışarıdan karşılanmasına gayret ediliyor.

İTHALAT LOBİLERİNİN ESK ÜZERİNDE YOĞUN BASKISI VAR

ESK üzerinde büyük baskı var! İthalat lobileri özel şirketlerin bu ithalatı yapmaları için mücadele içindeler. Sebebi büyük rant. Ancak, ESK kendisi ithalatı devam ettirmek için mücadele verdi ve büyük oranda başardı.

Besilik dana ithalatında 240 bin baş için anlaşma yapıldı

Yaşanan gecikmeler spekülasyona sebep verdi. Ancak, Brezilya ile 70 bin, Uruguay ile 170 binlik anlaşmalar yapıldı.

Önümüzdeki ay Brezilya ile 2.Etap anlaşması yapılacak. Alımların hepsi toptan yapılmıyor, etap etap yapılmaya devam ediliyor.

Kalkan her geminin taşıdığı hayvan miktarına göre sıradaki üreticilere mesaj yollanıyor. Gemi yüklemesi sonrası üreticiye parasını yatırması için bilgi gidiyor.

Özetle; anlık olarak Mayıs sonuna kadar hedeflenen 600 bin başın 150 bini teslim edilmiş olacak. Kalanı yılsonuna kadar tamamlanacak deniyor.

İTHALAT NİSAN SONU HIZLANACAK

ESK bugüne kadar sürecin uzamasının bir sebebinin ise yapılan anlaşmalar ve karantina süreleri olduğunu beyan ediyor.

 21 gün karantina + 20 gün nakliye +15 gün alım süresi. Bu plana göre Nisan 15 ve sonrası 70 binlik transferler başlıyor.

Bu konuda gördüğümüz bir eksiklik ise üreticiye talep edilen miktarın ancak %5 – %10’luk kısmının veriliyor olması. Bu tatmin edici olmamakla birlikte ek lojistik maliyetlere sebep veriyor.

Özet olarak; anaç hayvanların kesilmesi ve dengeleri bozan ithalatların yapılması bizi bugüne getirdi.

Yaklaşık 90 milyon nüfusu beslemekle sorumlu olan üreticilerimizin çıkarlarına ters popülist siyasi hamleler yapmanın ne kadar yanlış olduğu bir kere daha ortaya çıktı.

ET FİYATLARI 2-3 YIL DAHA CAN YAKMAYA DEVAM EDECEK

Bundan sonra et fiyatları enflasyon oranında artmaya devam eder. Kimse bu denklemin önünde duramaz.

En iyi şartlarda 2-3 yıl içinde arz talep dengelenir ve alım gücüne göre daha uygun fiyattan et yeriz. O zamana kadar et cep yakmaya devam eder.

Süt fiyatının, maliyet + refah payı olarak açıklanması şarttır. Maliyet hesabımız web sitemizde her ay yayınlanıyor.

Vergi usul kanunu esasları ve işletme ekonomisi doğruları ışığında yaptığımız hesaplar ne eksik ne fazla bir işlem içermemesine rağmen, bazı kesimler tarafından ‘kasten yüksek gösterilmiş’ algısı yaratılmaktadır. Derneğimiz asla böyle bir yanıltıcı bilgiyi kamuoyuna sunmaz.

TÜRKİYE’DE ÜRETMENİN MALİYETİ YÜKSEK

Türkiye’de üretim yapmanın maliyeti birçok ülkeden fazladır. Yedirdiğimiz yemlerin yaklaşık %50’si ithaldir.

Yanlış süt fiyatları sebebi ile damızlık hayvanlarımız da ithal edilmek zorunda. Bu durumu değiştirmek mümkün, ancak ilim ve fen ışığında adım atmak koşulu ile.

Üreticinin eline geçen süt fiyatı, verimli üretimi teşvik etmeli ve üretim planlaması çerçevesinde yapılmalıdır.

Yeni üreticileri yaratmak yerine mevcut üreticilerin ekonomik ölçeğe getirilmesi ve verimliliğin teşvik edilmesi tek çözümdür."

HABER MERKEZİ

Kaynak: Diyarbakır Söz