TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu üyesi ve eski Diyarbakır Şube Başkanı Tansel Önal, ” İmar afları ile mevcut olumsuz koşullar resmiyete kavuştu. İstanbul, Elazığ, Bingöl, Van, Erzincan bir çok depremi gördük artık ders yerine bazı tedbirler almamız lazım” dedi.
Kaçak yapılaşma ve denetimsizlik
Tansel Önal, depremin merkez üssü Kahramanmaraş’a 200-250 kilometre uzak olmasına rağmen peş peşe yaşanan iki büyük depremde Diyarbakır’ın depremi ucuz atlattığının söylenebileceğini belirtti. Önal, “Yapı süreci üç aşamadan ibarettir. Hepsinin kusursuz gitmesi lazım ki büyük depremlerde binalar göçmesin. Ama biliyoruz ki yıllardır Türkiye’de kaçak yapılaşma ya da ruhsatlı olsa da denetim görmemiş yapılar var. Yapılarımızın mevcut durumunu tespit etmemiz lazım. Bunun adı da yapı stoğunun tespitidir, bugüne kadar ciddi çalışma yapılmadı. Mevcut tablonun göz önüne getirilmemesi nedeniyle iş ortaya konulmadı, imar afları ile mevcut olumsuz koşullar resmiyete kavuştu. Deprem geldiğinde hazırlıksız yakalarsa afete dönüşüyor” dedi.
“Kolon ve kirişlere zarar verildiği iddiaları var”
Diyarbakır ve bölgede 1980 ve 1990’lı yıllarda yaşanan ciddi göçle beraber mühendislik hizmeti görmeyen yapıların olduğunu da dikkat çeken Önal, şöyle devam etti: “Bu yapıların depremlerde hasar görmesi maalesef beklenen bir durum. Bina altlarındaki ticari alanlar ile ilgili gerek depremle gerek deprem olmadan yıkılan binalar olduğunu görüyoruz. Ticari alanlar, olarak kullanılan bodrum katlarına fonksiyon kazandırmak amaçlı kolon ve krişlere zarar verildiği söyleniyor. Diyarbakır’da yıkılan iki bina için böyle iddialar var. Dolayasıyla dört bloklu bir yapının bir bloğu yıkıldı. Bunları olayın sıcaklığı ve insanlar enkaz altındayken araştırılması içinde değiliz. Önce enkaz altında kalan insanların çıkarılması gerekiyor. Bu işler bittikten sonra bu iddiaların ciddi olarak araştırılması gerekir.”
“Vatandaşlar kolon ve kirişlerde hasar yoksa binalarına girebilirler”
İnsanların tereddüt içinde olmasını ve evlerine girmeye korkmasının normal olduğunu söyleyen Önal, “Bilimin eşiği ile binalarını kontrol ettirdikleri sürece girebilirler. Yapısal elemanlarda, kolon- kiriş ve perdelerinde hasar yoksa girebilirler diye düşünüyorum. İnşaat mühendisleri binaların projelerini yaparken, hiç yıkılmasın diye bina yapmazlar maliyetinden dolayı ama hasar görsün fakat yıkılmasın, insanlarımız ölmesin diye yapılar yapılıyor” dedi.
“Ders değil tedbir almamız lazım”
Tansel Önal, Türkiye’nin daha ders alacağı başka bir şey kalmadığını da hatırlatarak, ” İstanbul , Elazığ, Bingöl, Van, Erzincan bir çok depremi gördük artık ders yerine bazı tedbirler almamız lazım. Biz afeti afetten sonra insani yardım götürmek olarak algılıyoruz. Yapı üretim sistemimiz sınıfta kaldı. Mevcut sistem ile depremlerin felakete dönüşmesini engellemiyoruz” diye konuştu.
Kaynak: Diyarbakır Söz