Kızıltepe Hububat Ticaret Merkezi Başkanı Mehmet Şerif Öter, hububat üretimi ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Öter, kuraklığın yüzde 20, zamansız yağışın ise yüzde 10 oranında üretimi düşürdüğünü belirterek, “Tüccar ve çiftçilerimiz gerçekten yüksek bir rekolte bekliyordu. Sulu alan Kızıltepe-Mardin ovamızın yüzde 80’ne tekabül ediyor. Kurak bir sene geçtiği için yaklaşık yüzde 20’si telef olmuştu. Ama yüzde 80 sulu alan vardı. Kurak geçen bir senenin sonunda, mayıs ayının sonlarına doğru Buğdayın tam kurumaya geçtiği, suya ihtiyaç olmadığı dönemde beklenmedik sert yağmurlar yağdı ve başakların kuruduğu bir dönemde buğdayın kalitesini düşürdü. Ayrıca buğdayı yatırdı. Topraklarda döllenmeyi etkileyici bir atmosfer oluştu ve bu da verimi etkiledi. Verimde geçen seneye göre yüzde 10 düşüş yaşandı. Geçen sene sulu alanlarda 700 ile 800 kilogram ürün alınan bölgelerde bu sene ancak 600 kilogram ürün alındı” dedi.
“Asıl darbe kalitenin düşmesi oldu”
Çiftçilere en büyük darbeyi kalitenin düşmesinin vurduğunu anlatan Öter, “TMO’nun belirlediği fiyatları herkes makul karşıladı. Yüzde 12’lik bir fiyat verdi ve 30 yıla yakın bu sektörde çalışıyorum, ilk defa TMO mayıs ayında fiyat açıkladı. Bize 12’lik verdikleri fiyat artışı birinci marka dediğimiz, yüzde 10,5 altına düşmeyen buğday proteini için. Birinci sınıf kaliteli buğday için 1,50 kuruş fiyat veriliyor. Ama gelin görün ki zamansız yağan yağmurda o kalite düşüklüğünden dolayı yüzde 80-90’ı birinci sınıf kalite buğdayın içine girmiyor. Yaklaşık yüzde 9 bir protein değeri söz konusu. Bu da TMO’nun alım kriterlerine göre 2’nci sınıfa düşüyor. 2’nci sınıfa düşünce yemlik diye tabi ediliyor ve 870 kuruşa düşüyor. Yüzde 90’ı bu şekilde. Biran önce TMO yetkilileri, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı mağdur olan çiftçi için fiyatlarda düzenleme yapmalı” diye konuştu.
“Buğdayı nasıl satacağımızı bilmiyoruz”
Hububat Merkezinde komisyonculuk yapan Mehmet Selim Taşdemir ise bu yıl elde edilen buğdayın yüzde 90’ının yemliğe gideceğini anlatarak, şunları söyledi:
“Biz ne çiftçiyi tutabiliriz ne yemliğe gönderebiliriz. Öyle elimizde kalıyor. Büyüklerden rica ediyoruz bize yardımcı olsunlar. Verim düşüklüğü geldiği için zarar oldu. Bu buğdayı nasıl satacağımızı bilmiyoruz.”
Kaynak: Diyarbakır Söz