Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesindeki sivil toplum kuruluşu temsilcileri, Çözüm Süreci ile sağlanan huzur ve normalleşmenin devam etmesini istiyor.
Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Yönetim Kurulu Üyesi, Diyarbakır Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (DESOB) Başkanı Alican Ebedinoğlu, Çözüm Süreci ile sağlanan huzur ikliminin bölgede her alanda olduğu gibi ekonomik anlamda da hissedilir bir canlanmayı beraberinde getirdiğini söyledi.
Son dönemde yaşanan gelişmeler ve yapılan açıklamaların özellikle bölgede kaygı uyandırdığını dile getiren Ebedinoğlu, bölgede tansiyonu yükselten açıklamaların kaygıyla izlendiğini belirtti. Ebedinoğlu, çatışmasızlık ortamının bitmesi yönündeki açıklamaların bu endişeyi artırdığına işaret ederek, "Bugüne kadar önemli gelişmelerin sağlandığı Çözüm Süreci heba edilmemelidir. Çözüm Süreci'nin heba olmaması adına Meclis'te grubu bulunan siyasi partileri olağanüstü toplanmaya davet ediyoruz" dedi.
Çatışmalı ortamda binlerce insanın yaşamını yitirdiğini, bir o kadar insanın da yaralandığını ve mağduriyet yaşadığını hatırlatan Ebedinoğlu, geçmişte yaşanan acıların unutulmaması gerektiğini vurguladı.
"Seçimde bu sorunun çözümünün Meclis'te olduğu mesajı verildi. Şimdi halkın verdiği yetkinin gereği yapılmalıdır. Çözüm Süreci barışla nihayete ermelidir" diyen Ebedinoğlu, Çözüm Sürecini zora sokacak her tür açıklamanın özellikle bölgede derin ve telafisi zor iz bıraktığını aktardı.
Ebedinoğlu, bu tür açıklamaların ve söylemlerin bölgede başta yatırım olmak üzere tüm planların askıya alınmasına neden olduğunu kaydederek, herkesten Çözüm Süreci'nin hassasiyeti doğrultusunda sorumluluğunu yerine getirmesini beklediklerini sözlerine ekledi.
"BARIŞ VE KARDEŞLİK DEVAM ETMELİDİR"
Siirt Sanayici ve İşadamları Derneği (SİSİAD) Başkanı Kemal Bilim, Çözüm Süreci'nin devam etmesi için herkesin elini taşı altına elini koyması, çaba göstermesi gerektiğini belirtti. Bilim, Çözüm Süreci'nin devam etmesinin hem bölgenin hem de ülkenin yararına olduğunu vurgulayarak, "Yatırımların engellenmesi, ateşkesin sonlandırılması ne bölge insanına ne de ülkeye fayda getirmez. Barış ve kardeşlik devam etmelidir" diye konuştu. Yatırımların ve istihdamın olmasının huzur ve güvene bağlı olduğuna işaret eden Bilim, yatırım ve istihdamın huzur ve güven ile sağlanacağını aktardı. Bilim, Çözüm Süreci'nin sürmesini ümit ettiklerini dile getirdi. - "ŞİDDETE SARILMAK BU COĞRAFYAYA İHANETTİR"
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesindeki çok sayıda sivil toplum kuruluşunun katılımıyla oluşturulan Öncü Kadınlar Platformunun sözcüsü Zeynep Alkış, "Normalleşme sürecine geçerken şiddete sarılmak bu coğrafyaya ihanettir" ifadesini kullandı. Suriye ve Irak'ta yaşanan gelişmelere dikkati çeken Alkış, bu süreçte daha da hassas davranılması gerektiğini dile getirdi. "Birileri sınırlarımız içerisinde ameliyat yapmak istiyor. Buna destek ise taşeron yapılardan geliyor. Bölge yatırıma susamışken bölgeyi istikrarsız hale getirecek her türlü adım önce bölge halkını yalnızlaştıracaktır" diyen Alkış, bölgede sözlü şiddete dahi tahammülün kalmadığını vurguladı. Alkış, şöyle devam etti: "Hedefi baraj aşmak olan parti başta sorumluluk alarak bölgeye cansuyu olan barajları hedef alanları uyarmalıdır. Olası bir saldırıda ilk başta kendilerinin barajların altında kalacağı bilinmeli. Bu süreçte kardeşlik, mesajlarda kalmamalı, barış sözde olmamalı. Hizmeti engellemek, kalkınmaya darbe indirmek, milleti hiçe saymaktır. Buradaki söylem ve tavırlar esasen bölge insanınadır. Bu söylemlerle bölgenin yatırım ve ekonomisinin hedef alınması kabul edilemez." - "ESKİ GÜNLERE GERİ DÖNÜLMESİNE İZİN VERİLMEMELİ"
Siirt Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Rıfat Ayyıldız, Çözüm Süreci'nin devam etmesinin en büyük umut olduğunu belirtti. Bölgede yaşayanların gelişmelerden tedirginlik duyduğuna işaret eden Ayyıldız, süreci sıkıntıya sokacak söylem ve açıklamalara izin verilmemesi gerektiğini aktardı. "Örgütün ateşkesi bozmasına, bu süreçte eski günlere geri dönülmesine izin verilmemeli" ifadesini kullanan Ayyıldız, hükümetin bir an önce kurularak Çözüm Süreci'nin hızla sürdürülmesini temenni ettiklerini söyledi. - "KANDİL'DEN GELECEK DAYATMAYA KARŞI ÇIKARIZ"
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (MAZLUMDER) Batman Şube Başkanı Hasan Argunağa, son günlerde Çözüm Süreci'ne zarar verecek gelişmelerin yaşandığını anlatarak, bu gelişmelerden kaygı duyduklarını aktardı. Argunağa, "Her tür vesayete karşı çıktığımız gibi Kandil'den gelecek bir dayatmaya, barış sürecine zarar verebilecek adımlara da karşı çıkarız" diye konuştu. Bu süreçte yeniden silahların gündeme gelmesinin, barajlar gerekçe gösterilerek ateşkesin bitmesine yönelik açıklamalar yapılmasını talihsizlik olarak değerlendirdiğini ifade eden Argunağa, MAZLUMDER olarak illa da barış sürecini savunacaklarını kaydetti. Argunağa, demokratik siyasetin, demokratik sivil iradeye şans tanıması gerektiğine inandıklarını anlatarak, bölgeyi eski süreçlere götürecek her tür yaklaşıma sessiz kalmayacaklarını dile getirdi. - "HDP’NİN BU OLAYLARA 'DUR' DEMESİ GEREKİYOR"
Geleceğe Işık Saçan Şırnak Kadın Derneği Başkanı Hatice Atan, bölge halkı olarak her zaman barış ve kardeşlikten yana olduklarını söyledi. Çözüm Süreci'nin devam etmesi için tedirginlik yaratacak açıklamalar yerine samimiyet beklediklerini aktaran Atan, artık bölgede huzursuzluğa tahammülün kalmadığını belirtti. Atan, şunları kaydetti: "Gençlerimiz dağa götürülüyor, yine silah sesleri geliyorsa bu doğru değil. Biz Çözüm Süreci'nin devam etmesini istiyoruz. Yıllar sonra köylerimize dönebildik. Kürtçe eğitim başladı. Anadille ilgili gelişmeler sağlandı. HDP barajı aşıp, Meclis'e girdi. Yine olaylar oluyorsa bu kabul edilebilir değil. Meclis'e giren HDP’nin bu olaylara 'dur' demesi gerekiyor." Şırnak Kültür, Turizm ve Kalkınma Derneği Başkanı Cihan Birlik, Türkiye'nin istikrarı ve barışı için Çözüm Süreci'nin son derece önemli olduğunu vurguladı. Birlik, Çözüm Süreci'nin sadece bölge değil tüm Türkiye için büyük önem taşıdığına dikkati çekerek, "Son zamanlarda PKK'nın çözüm sürecini sabote edici davranışlarını görüyoruz. Örgüt daha önce de barajların yapımına karşıydı ve saldırılarda bulunuyordu. KCK'nın son açıklamaları doğrudan Çözüm Süreci'ni hedef alıyor" şeklinde konuştu. Birlik, herkesi hassas davranarak, sürece sahip çıkmaya davet etti. "ÇÖZÜM SÜRECİ DEVAM ETMELİ"
İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı Ağrı Şube Başkanı Kerem Anığı, Çözüm Süreci'nin Doğu ve Güneydoğu açısından normalleşme ve insan hakları süreci olduğunu belirtti. Süreç için tekrarı için adımların atılması gerektiğine inandıklarını bildiren Anığı, hükümet ve HDP'den ziyade sivil yapıların, basının ve kamuoyunun daha fazla yük alması gerektiğini ifade etti. Anığı, "Çünkü hassas bir sürece girildi. Bölgemizdeki sıcak gelişmelerle süreç sekteye uğratılmak isteniyor. Özellikle dışımızdan kaynaklı bazı güçler. Kardeşlik bağının zayıflatılmasına yönelik çabalar var. Bu süreçte hepimize daha fazla iş düşüyor. Bu konuda daha fazla efor sarf etmemiz gerekiyor" dedi. ARDAHAN
Ardahan Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Çetin Demirci, Çözüm Süreci'nin olması gerektiğini belirterek, herkesin buna ihtiyaç duyduğunu söyledi. Toplumun huzur istediğini, buna duyarlı olan herkesin de sürece katkı sunması gerektiğini vurgulayan Demirci, "Toplumsal barışın sağlanması adına Çözüm Süreci önemli. Çünkü insanlar artık huzur istiyor. Ekonomi için, huzur ve toplumun barışı önemli. Bir yerde huzur ve barış varsa, orada ekonomi de güçlenir. Dolayısıyla bu da bize yansır" diye konuştu. Ardahan Esnaf ve Odalar Birliği (AEOB) Başkanı Yılmaz Özer, bu dönemin kardeşliğinin daha da pekişmesi gereken bir dönem olduğunu vurguladı. Kaynak: Diyarbakır Söz