İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğünce desteklenen "Bir Hilal Uğruna Projesi" kapsamında kente gelen Yücel, Civan ve Çelik, Hakkari Fen Lisesi Konferans Salonu'nda düzenlenen programda öğrencilerle bir araya geldi.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan programda konuşan Vali ve Belediye Başkan Vekili İdris Akbıyık, 15 Temmuz gecesinde şehit olanlara Allah'tan rahmet, gazilere şifa diledi.
FETÖ'cü hainlerin yıllarca milletin dini duygularını kullandıklarını belirten Akbıyık, şunları kaydetti:
"Allah'a çok şükür millet teslim olmadı. 251 şehit verdik, 3 bin civarı yaralımız, gazimiz var. Bu sadece Türkiye'ye karşı, Türk milletine karşı bir darbe girişimi değil, İslam dünyasına karşı bir darbedir. Dini, İslamı tahrif etmek istiyorlardı. O gece Sakarya Hendek'teydim. Biz de vatandaşı nasıl koordine ederiz, nasıl mücadele ederiz, biraz daha ileri giderse ne olur? Sabaha kadar bunun koordinesini yaptık. Sakarya'da ufak bir girişim yaptılar ama çok şükür başarılı olamadılar. O gece Allah milletin bütün korkularını aldı. Hendek'te de 5 bin kişi toplanmıştı, kimsede zerre kadar bir korku yoktu. İstanbul'da da Ankara'da da."
Şehit Yakınları ve Gaziler Federasyonu Başkanı Levent Yücel de İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun himayesinde söz konusu proje kapsamında kente geldiklerini ve burada bulunmaktan mutluluk duyduklarını dile getirdi.
Yaşanan gelişmeleri gördükten sonra vatan, millet, bayrak aşkıyla dışarıya çıktıklarını aktaran Yücel, "Dışarıya çıktığımızda bir telefon açıp ne annemi, ne babamı, ne çocuklarımı arayıp hakkınızı helal edin, biz gidiyoruz, vatan uğruna belki şehit olacağız, belki gazi olacağız demeden bilinmezliklerle yalnızca vatanımız için dışarıya çıktık. Yani bir vedaya bile kendimize fırsat bulamadık." diye konuştu.
Sabahattin Çelik de o gece ailesiyle evinde otururken sahil kısmında askeri feribotları ve Haliç Köprüsünde tankları gördüğünü belirterek, telefonla aradığı babasının kendisinden ülkenin Cumhurbaşkanına sahip çıkmasını ve girişime engel olmalarını istediğini ifade etti.
Arkadaşlarıyla mesajlaşıp dışarıya çıktıklarını, büyük bir Türk bayrağı açarak Yavuz Selim Caddesine geldiklerini, oradan da İstanbul Büyükşehir Belediyesinin önüne geçtiklerini anlatan Çelik, şöyle konuştu:
"İBB'nin önüne geldiğimizde, yani ben hayatımda televizyonlarda o anları izlemiştim, direkt canlı olarak gördüm. İnsanlara hedef gözetmeksizin ateş ediyorlardı. Birlikte sokağa çıktığım arkadaşım sol tarafımdaydı, gelen mermi gözünün bir tarafını komple götürmüştü. Yere düşüp şehit olmuştu ve ben bunu fark etmedim. Biz hiçbir şekilde korkmadık. Saat 2 civarlarında özel harekat kuvvetlerimiz geldi, emniyet müdürümüz geldi. Karşı tarafın üstüne yürüdüler, püskürtüler. O arada helikopter geldi. Helikopterin ateşi sırasında kafatasımdan vuruldum. Beni hastaneye götürdüler. Bu vatan için can vermek büyük bir şereftir. Bunu her zaman arzulamışımdır. 27 gün komada kaldım."
Üzeyir Civan ise toplanan gençlerle sohbet ettiklerini ve sivil oldukları için kendilerine ateş açacaklarını düşünmediklerini belirterek, darbecileri uyarmak için iki elini kaldırarak üzerlerine yürüdüğünü ve onlara engel olmak istediği sırada elinden ve kolundan vurulduğunu anlattı.
Programa İl Emniyet Müdürü Salavat Mete Pınar, İl Milli Eğitim Müdürü Bilal Gür, Şube Müdürü Oktay Kızılkaya ve öğrenciler katıldı.
Kaynak: Diyarbakır Söz