Kamulaştırmaya veryansın ettiler

Sur'da tahrip edilen ve işyerleri kamulaştırma kapsamına alınan Esnaflar, metrekareye teklif edilen meblağa veryansın etti. 7 yıl önce 7 bin 500 lira fiyat biçilirken, bugün 500 liranın dahi verilmediğini iddia ederek; "çifte mağduriyete" tepki gösterdi.

Kamulaştırmaya veryansın ettiler

Hükümet bir taraftan Sur'u ihya etmeye yönelik çok yönlü yapılanmaya giderken, işyerleri kamulaştırma kapsamına alınan esnaflar ise çifte mağduriyet yaşadıklarını iddia etti. Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası, Emlak Komisyoncuları ve Müşavirler Derneği'nden "alınan fiyatları" gerekçe gösteren Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nün kendi işyerlerine belirlediği kamulaştırma fiyatında, büyük bir haksızlık yaşandığını öne süren esnaflar, yargıya başvuracaklarını bildirdi.

SUR'UN İHYASINA SUİKAST YAPILIYOR

Mardinkapı semtindeki peynirciler çarşısı ile yıllardır otopark olarak kullanılan işyerleri sahipleri,7 yıl önce metrekareye dönemin Büyükşehir Belediye başkanı tarafından 7 bin 500 lira fiyat biçilirken, bugün Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, 500 lira gibi cüzi bir bedel tespit ettiğini söyledi. DTSO, DİEM-DER'in hangi kriterlere göre burada fiyat belirlediği, kime danışıldığı bilinmezken, Esnaflar kamulaştırmadaki skandal ve hukuk dışı işlemlerin, hükümetin "Sur'un ihyasına" yönelik çabasına bir suikast olduğunu öne sürdü.

ÇİFTE MAĞDURİYET YAŞIYORUZ

Kamulaştırmadaki hukuk dışı işlemlerin birilerine rant temin etmeye yönelik olduğunu söyleyen Sur Esnaflarından Hüseyin Taylan, şöyle dedi;

“Burası hendek olaylarında emniyet tarafından yapılan kontrollü patlama sonu bu hale geldi, tam 14 aydır bu mağduriyetimiz devam ediyor. Valilikçe gelen hasar tespit komisyonu, raporlarını ve tutanaklarını tuttular. Ödeme yapmaları gerekirken, 14 aydır mağdur ediyorlar. Efendim yok kamulaştırma kapsamındadır. Çevre Şehirciliğe gönderiyorlar, 3 defa dosyam Çevre ve Şehirciliğe gitti geri geldi. Yani 14 aydır iş yerim gitti, bütün kiracılarım her şeyim darmadağın oldu, düzenimiz bozuldu. Bugün bile Çevre Şehirciliğe gidiyoruz kamulaştırma kapsamındadır diyorlar. Aldığımız fiyatlarla birlikte metrekare birimi olarak 500 lira fiyat biçiyorlar. Buranın gerçek değerinin yüzde 10’u bile değil verdikleri rakam. Bunların hepsi aklımıza şu soru işaretini getiriyor. 2010 yılında devletin zaten mahkeme kararı ile vermiş olduğu birim fiyatlar var.

BİRİLERİNE RANT MI TEMİN EDİLİYOR?

Yaklaşık 7250 TL’lik rakam var. Ama bize verdikleri rakam 500 TL. Bu büyük bir haksızlık. Burada büyük bir rant oyunu oynanıyor, burada artık kime güveneceğimizi şaşırdık. Kime neyin hesabını soracağız, hasarımızı kimse ödemiyor. Çevre Şehircilik bu durumda bizi perişan etti. Normal şartlarda 40 yıllık ticari alandır burası, Otoparktır, kiracıları da belli geliri de belli gideri de belli. Bugün Emlakçılar odasına soruyoruz, ‘hayır efendim biz Çevre Şehirciliğe böyle bir fiyat vermemişiz’ Ticaret odasına soruyoruz ‘öyle bir fiyat verilmemiş’.

Ama Çevre Şehirciliğe gittiğimizde, ‘Efendim biz Emlakçılar odasından ve Ticaret odasından aldığımız rakamı baz alarak en fazla verebileceğimiz rakam 500 TL’dir diyorlar. Diyoruz ki konutlara bile ortalama metre karesine 800 TL verdiğiniz bir değeri, siz iş yerine ticari alana nasıl oluyor da 500 lira veriyorsunuz?"

ESNAF; HALKI DİKKATE ALSINLAR

İş yeri kamulaştırılan esnaflardan Adil Aydın ise, halkı ve esnafları dikkate almaları çağrısında bulunarak, yapılan uygulamanın, Sur'un ihyasına yönelik hükümetin çabasını engellemek olduğunu belirterek, suikast gibi bir işlem olduğunu söyledi.

Aydın, “Diyarbakır, Surları ile Hevsel ile 2015 tarih itibarıyla UNESCO kültür miraslar listesine girdi. Biz halk olarak, vatandaş olarak sevindik, ama maalesef 2016 itibarıyla Diyarbakır’da açılan hendek ve barikatlarla ilgili sıkıntıları hepimiz biliyoruz bizim hevesimiz kursağımızda kaldı. Şu anda Çevre ve Şehirciliğin almış olduğu kararlar neticesinde, Sayın Davutoğlu Diyarbakır’a gelirken, vatandaşın ve esnafın haklarını sonuna kadar savunacaklarını, zararlarını kendilerinin karşılayacağını söyledi. Burayı bir TOLEDO yapacaklarını söylediler, ama maalesef bunların hepsi boşa çıktı. 2010 tarihi itibarıyla Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin mahkeme kararı ile vermiş olduğu karar, metrekaresine 7250 TL, yani Ticari alanlara 7250 TL bugün ise Diyarbakır’da Sur ilçesinde Ticari alan olarak şu an önerilen miktar 500 TL’dir, yani bu komik bir rakam.

YARALIRIMIZA TUZ DÖKÜYORLAR

Burada acaba Çevre Şehircilik il müdürü ya da Bakanlığı ne yapmak istiyorlar, şuanda zaten yarası açılan vatandaşın yarasına tuz mu döküyorlar? Kimse bu milleti dikkate almıyorlar mı? Diyarbakır’ımız memleketimiz sahipsiz mi acaba? Ya da bizim Diyarbakır’ın sahipleri denilen insanlar nerede? Biz Çevre ve Şehircilik müdürlüğü ile görüştüğümüz zaman bu rayiç bedelinin Diyarbakır Ticaret Sanayi odası ve emlakçiler odasından aldıklarını söylüyorlar. Bizde bugün araştırmalarımıza rağmen bunların asla astı ve astarının olmadığını ve bunların hepsinin yalan beyan olduklarını ve kendilerine herhangi bir haber verilmediğini ve fiyat araştırması yapmadıklarını belirtiler. Buradan bizim milletvekillerimize sesleniyoruz, Diyarbakır’ımızın büyüklerine sesleniyoruz, bu halkı dikkate almaları lazım.”diye konuştu.

İL MÜDÜRLÜĞÜ KONUŞMAK İSTEMEDİ

Yaşananlarla ilgili Çevre ve Şehircilik İl Müdürü, resmi açıklama yapmaktan kaçınırken, yetkililer ise "Vatandaşlarımızın mağdur edilmemesi konusunda tüm birimlerimiz çok titiz bir çalışma yapmaktadır. Verilen rakamlar emlak piyasası ve ilgili kurumlardan alınan rakamlar baz alınmıştır. Bu rakamlar Genel müdürlüğümüzün onayı ile yapılmaktadır. Mağdur edildiğini ve mağdur olduğunu belirten vatandaşlarımız mahkeme yolu ile haklarını arayabilirler mahkeme yolu açıktır” iddiasında bulundu.

KOÇ; FİYAT BELİRLEMİŞ DEĞİLİZ

Diyarbakır Emlak Komisyoncular ve Müşavirleri Derneği Diem- Der başkanı Mustafa Koç ise “ Bahse konu olan ada ve parseller için 2009 yılında vermiş olduğumuz rakamlar şöyledir; 2009 yılı için ana caddeye sıfır olan parsellerin metre kare bedelleri 1450-1500 TL’dir, iç kısımlarda ise parsellerin fiyatı 700 ile 800 TL arasındadır. 2016 ve 2017 yılında ise her hangi bir kurum bizden fiyat tespiti istememiştir. Bu konuyla alakalı mağdur olduğunu düşünen vatandaşlarımız bize başvurarak yeniden fiyat belirleyebiliriz bunun için de herhangi bir ücret talep etmiyoruz” diye konuştu.

Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası ise konuyla alakalı araştırma yapacaklarını ve başkanlarının yurt dışı programında olması sebebiyle resmi bir açıklama yapamayacaklarını belirtti.

Kaynak: Diyarbakır Söz