Teknolojinin gelişmesi, el emeği gerektiren birçok mesleği bitirdiği gibi halen daktilo kullanan arzuhalcileri de etkilemeye başladı. Gerek e-devlet sisteminin hayata geçmesi gerekse dilekçelerin bilgisayar ortamında yazılması arzuhalcileri, zor duruma soktu. Diyarbakır'da sayıları 15 dolayında olan arzuhalciler; valilik, belediye, adliye ve bazı kamu kurum kuruluşlarının duvar kenarında kendilerine oluşturdukları yerlerde daktiloyla dilekçe yazarak, geçimlerini sağlıyor.
'BÖYLE DEVAM EDERSE 10 YIL SONRA MESLEK BİTER'
Eskişehir'de askeri okula giden ve Hava Kuvvetleri'nde 28 yıl hizmet veren emekli astsubay arzuhalci Demirseçen, teknoloji ilerledikçe meslekte yaşanan sıkıntıları anlatırken, eski günleri özlediğini söyledi. Dilekçe yazmayı Hava Kuvvetleri'nde askeri mahkemelerde görev yaparken, öğrendiğini söyleyen 25 yıllık arzuhalci Demirseçen, böyle devam ederse arzuhalciliğin 10 yıl sonra biteceğini dile getirdi. Demirseçen, şöyle konuştu:
TEKNOLOJİ BU MESLEĞİ DE BİTİRENLERDEN OLDU
"Diyarbakır eskiden bir taneydi, şimdiyse 4 ilçeye bölündü. 4 ilçeye bölündüğü için ekmeği de 4'e bölüyoruz. 25 yıl önce başladığım bu meslekte, bugün itibariyle çok büyük farklıklar var. 25 yıl önce günde 20 dilekçe yazardık. Bugün ise en fazla 5 tane yazabiliyoruz. İnsanlar, bizleri tercih etmemelerin en büyük nedeni internetten kaynaklanıyor. Böyle devam ederse en fazla 10 yıl sonra bu meslek biter. Eskiden sayımız çoktu. Gittikçe herkes, bırakmaya başladı. Genelde emekliler bu işi yapıyor. Adliye önünde olduğumuz için bize gelip, dilekçe yazdıranlar genellikle adli işlemler içindir. Eskiden sabıka kaydını da bizi yazıyorduk; fakat onu da kaldırdılar. Bu mesleğin eski zevki kalmadı. Eskiden iyi kazanıyorduk, şimdi ise para kazanamıyoruz. Bir dilekçeyle 10 ila 30 lira arasında yazıyoruz."
Osmanlı Dönemi'nde, 18'inci yüzyılda hayata geçen arzuhalcilik, ilk dönemlerde kurumlar arasında resmi yazışmalarda kullanılırdı. Zamanla resmi kurumlar dışında, seyyar arzuhalciler ortaya çıktı. Arzuhalcilik, şarkıcı Selda Bağcan'ın söylediği, Pir Sultan Abdal'ın 'Katip Arzuhalim Yaz Yare Böyle' türküsünde yer almıştı.
Kaynak: Diyarbakır Söz