Diyarbakır Barosu, İçişleri Bakanlığı tarafından Diyarbakır Büyükşehir Belediye (DBB) Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı'nın görevden alınarak yerine kayyım atanmasının yürütülmesinin durdurması istemiyle açtığı davada, mahkemenin önce yürütmeyi durdurma kararı verip, İçişleri Bakanlığının itirazıyla verdiği kararı, 12 gün sonra ortadan kaldırmasına karşı temyiz yoluna gitti.
Diyarbakır Barosundan yapılan yazılı açıklamada, "Mahkemenin 15 Ocak 2020 tarihinde tarafımıza tebliğ edilen “yanlışlığın düzeltilmesi kararı” başlıklı 30 Aralık 2019 tarihli kararın hukuka, yasaya ve yerleşik İçtihatlara aykırı bir şekilde verildiğinden bahisle Danıştay’a gönderilmek üzere temyiz edilmiştir" denildi.
'MAHKEME HÜKMÜ ORTADAN KALDIRDI'
Ankara 2'nci İdare Mahkemesi'nin 18 Aralık 2019'da kayyım atamanın yürütmesini durdurduğu hatırlatılarak, yaşananlar şu şekilde ifade edildi: "Mahkeme tarafından verilen yürütmeyi durdurma kararının taraflara tebliğinden hemen sonra davalı İçişleri Bakanlığı tarafından kararı veren mahkemeye hitaben yürütmeyi durdurma kararının içeriğinden geçen işyeri kapatması ibaresi nedeniyle söz konusu yürütmenin durdurulması kararının sehven verildiği gerekçe gösterilerek kararın düzeltilmesi talebiyle itiraz edilmiştir. İtirazı değerlendiren mahkeme bu maddi hatayı (yazım yanlışını) düzeltmek yerine, hüküm fıkrasını tümden ortadan kaldırmış ve yeni bir hüküm kurarak vermiş olduğu yürütmeyi durdurma kararını yetkisini aşacak şekilde ortadan kaldırmıştır. Mahkemenin 15 Ocak 2020 tarihinde tarafımıza tebliğ edilen 'yanlışlığın düzeltilmesi kararı' başlıklı 30.12.2019 tarihli kararın hukuka, yasaya ve yerleşik İçtihatlara aykırı bir şekilde verildiğinden bahisle Danıştay’a gönderilmek üzere temyiz edilmiştir."
'DAHA AĞIR HATAYA DÜŞÜLMÜŞTÜR'
Açıklamada, paylaşılan temyiz dilekçesinde, yasal olarak kararın yeterince açık olmaması durumunda mahkemenin kararda düzeltmeye gidebileceği ancak mahkeme hatayı düzeltmek yerine hükmü tümden ortadan kaldırdığına dikkat çekilerek, şunlar dile getirildi: "2577 sayılı yasanın 29. maddesindeki kararın düzeltilmesi halleri sınırlı olarak sayılmıştır. Yasa maddesine göre 'mahkemelerince verilen kararlar yeterince açık değilse, yahut birbirine aykırı hüküm fıkralarını taşıyorsa' Mahkeme talep üzerinde kararı düzeltebilir, aykırılığı giderebilir. İtiraza konu kararda itiraz edilen kısım, hüküm fıkrasındaki ‘işyeri kapatılmasına ilişkin olması’ ibaresidir. İtiraza konu bu ibare kararı, tümden anlaşılmaz kılmamakta, ancak bir maddi hata olarak değerlendirilmektedir. Mahkeme bu maddi hatayı (yazım yanlışını) gidermekle yetinmek yerine, hüküm fıkrasını tümden ortadan kaldırmış ve yeni bir hüküm kumuştur. Hatayı düzeltmek yerine, bir kez daha ve sonuçları itibariyle daha ağır bir hataya düşmüştür."
'DÜZELTME KARARININ KALDIRILMASI TALEP EDİLDİ'
Düzeltme kararının ortadan kaldırılmasının istenildiği temyiz dilekçesinde, Danıştay'ın ilgili kararlarına atıfta bulunularak, "Açıkladığımız nedenlerle Mahkemenin 30.12.2019 tarihinde vermiş olduğu karar, bir tavzih niteliğini aşmış, eski hüküm ortadan kaldırılmış ve yeni bir hüküm kurulmuştur. Bu durumda yukarıda atıfta bulunduğumuz Danıştay içtihatları da dikkate alınarak itiraza konu düzeltme kararının temyizen incelenerek kaldırılması zorunluluğu ortaya çıkmıştır" denildi.
Açıklamada, kayyım atama işleminin seçmen iradesini ortadan kaldıran bir durum olması, Anayasal düzene müdahale niteliği taşıması nedeniyle iktidardan bir an evvel söz konusu karardan vazgeçilmesi talep edildi.
Kaynak: Diyarbakır Söz