Kılıçdaroğlu, “Yasak getireceklermiş. Getirmezseniz namertsiniz. Engelleyeceklermiş, engellemezseniz namertsiniz siz. Biz her türlü baskıya direnmesini bilen, her türlü baskının karşısında özgürce konuşan, bedel ödemek varsa bedelini ödemeye hazır olan Bir ruh dünyasına sahibiz.“ dedi.
Halk yürüyüşüne katılmak için önce uçakla Çarşamba Havaalanı’na, oradan da parti otobüsü ile Atakum ilçesine gelen CHP Lideri Kılıçdaroğlu, partililerin ilgisi yüzünden zor anlar yaşadı. Partili yetkililer, yürüyüşe katılan Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD), Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD), Türk-İş, Cumhuriyet Kadınları Derneği ve CHP Atatürk Gençlik Kolları Örgütü’nü kortej eşliğinde yürütmeyi koordine edemedi. Kılıçdaroğlu’nun gelmesiyle yürüyüşü terk eden yurdun dört Bir yanından çok sayıda CHP’li, otobüsünün önüne atlayarak yolu trafiğe kapattı. CHP Lideri, partilileri yürüyüşe devam etmelerini istediğini işaret etmesine rağmen başarılı olamadı. Zorla hareket eden parti otobüsünün önü açılınca Kılıçdaroğlu, uygun bir yerde inerek güçlükle yürüyüşe katıldı. Partililere engel olmakta zorlanan korumalar yüzünden gazeteciler de rahat görüntü alamadı.
Atatürk Bulvarı’nın yanındaki tali yoldan hızlı adımlarla ilerleyen halk yürüyüşü, sahildeki halk iskelesi önüne kadar sürdü. 12 genel başkan yardımcısı ve 18 milletvekili ile kendisini bekleyen partililerle buluşan Kılıçdaroğlu, burada yaptığı kısa konuşmasına sanatçı Edip Akbayramı’n ‘Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz’ şarkı sözleriyle başladı. Gençlere seslenen CHP Lideri, “19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Gençlik Bayramınız kutlu olsun. Bu bayram bağımsızlığımızın sembolüdür. Bağımsızlık mücadelemizdir bu bayram. Bugün gençlerin bayramı, bugün genç düşünenlerin bayramı, bugün Mustafa Kemallerin bayramıdır. Bu bayram dolayısıyla bütün gençlere sesleniyorum. Renginiz ne olursa olsun, inancınız ne olursa olsun, kimliğiniz ne olursa olsun bir ortak paydamız var, yurt sevgisi. Bir ortak paydamız var, insan sevgisi. Bir ortak paydamız var onurlu Türkiye. Bir ortak paydamız var bağımsız Türkiye. Bir ortak paydamız var özgür Türkiye. Çünkü bizim babalarımız, dedelerimiz ulusal Kurtuluş Savaşı verirken kimse kimsenin rengine bakmadı. Kimse kimsenin inancına bakmadı. Kimse kimsenin kimliğine bakmadı. Dediler iki yedi düvele karşı mücadele edeceğiz. Aht ettiler, yedi düvele karşı mücadele ettiler, kanlarını döktüler, şehit oldular, kucak kucağa yatıyorlar, onların çocukları bugün Samsun’da kucak kucağa, özgürlüğü, demokrasiyi savunuyorlar.“ dedi.
Gençlerin geleceği için söyleyecek sözleri olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “Türkiye’de demokrasi olacaksa YÖK garabeti olmayacaktır. Türkiye’de demokrasi olacaksa özel yetkili mahkemeler olmayacaktır. Türkiye’de demokrasi olacaksa bağımsız mahkemelerin olması gerekiyor. Özgür mahkemelerin olması gerekiyor. Siyasal baskılardan arınmış, altını çiziyorum her türlü düşüncenin özgürce dile getirildiği bir Türkiye kurmak için yola çıktık ve mücadelemizde gençleri yanımızda görmek istiyoruz. Yasak getireceklermiş. Getirmezseniz namertsiniz. Engelleyeceklermiş, engellemezseniz namertsiniz siz. Biz her türlü baskıya direnmesini bilen, her türlü baskının karşısında özgürce konuşan, bedel ödemek varsa bedelini ödemeye hazır olan bir ruh dünyasına sahibiz.“ şeklinde konuştu.
“Tarih baskıcı rejimlerle doludur. Hiçbir despot rejim, hiçbir baskıcı rejim hayatta kalmamıştır.“ diyen Kemal Kılıçdaroğlu, “Ama demokrasi ve özgürlüğün olduğu, insanların özgürce konuşabildiği, özgürce yazabildiği, özgürce haber alabildiği rejimler hep ayakta kalmıştır ve yaşamıştır. Biz özgür medya istiyoruz. Biz gazeteciler kalemlerini düşüncelerini özgürce dile getirsinler diyoruz. Baskıya karşı olacağız, baskıya direneceğiz. Evet gençler, sizler direneceksiniz, sizler baskıya göğüs gereceksiniz. İnanın her Cumhuriyet Halk Partili sizin yanınızda ve önünüzde olacaktır.“ diye konuştu.
Bütün demokrasilerde insanlar ağır bedeller ödediğini de hatırlatan CHP Lideri, sözlerini şöyle sürdürdü, “Demokrasi tarihine baktığınızda bütün ulusların, demokrasi mücadelesi verenlerin ödediği bedelleri görürsünüz. Kimisi canıyla ödedi, kimisi malıyla ödedi. Ama her demokrasi mücadelesi veren tarihte onurlu yerini almıştır. Demokrasiye karşı direnen, baskıcı olan rejimlerin tamamı da tarihin çöp sepeti içindeki yerini almıştır. Onun için diyorum. Özgürlük için, bağımsızlık için, demokrasi için mücadele edeceğiz ve yılmayacağız.”
Kılıçdaroğlu daha sonra TOBB Genel Kurulu’na katılmak ve bunun için hazırlık yapmak için alandan ayrıldı. Partili gençler, daha sonra Edip Akbayram konseri ile gönüllerince eğlendi.
CİHAN
Kaynak: Diyarbakır Söz