4 yıl önce PKK tarafından kaçırıldığını söylediği oğlu Özkan (19) için 9 Eylül'den bu yana oturma eylemi yapan Süleyman Aydın, bir televizyon programında HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın tahliyesini gündeme getiren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na tepki gösterdi. Aydın, Kılıçdaroğlu'ndan kendilerine de destek isteyerek, "Kemal Kılıçdaroğlu'na sesleniyorum. Sen Selahattin Demirtaş'ın tahliyesini istiyorsun. Selahattin Demirtaş, suç işlemiş cezaevindedir. Bizim bu çocuklarımız ne yapmış. 13-14 yaşlarındaki çocuklarımızı zorla dağa göndermişler. Benim bu oğlumun gitmesinde sorumlu Demirtaş'tır. İlk gün ben Selahattin Demirtaş'ın yanına gittim. Kendisinden rica ettim. Dedim ki oğlumun ilk günüdür. Bana yardımcı ol, engel ol çocuğumu geri getirsinler. Bana 'Kendi iradesiyle gitmiştir' dedi. Ey Selahattin Demirtaş, beni tehdit ettiğin günleri unuttun mu? Nasıl senin tahliyeni istiyorlar? Bu çocukların dağa götürülmesinde hepsinin sorumlusu sensin. Senin tahliyeni nasıl istiyorlar ? Kemal Kılıçdaroğlu, sende hiç mi vicdan yok? Bakın biz kaç aydır burada perişan bir vaziyetteyiz. Neden gelip bize destek vermiyorsun ? Sen bir tek PKK'ya, PKK yandaşlarına destek veriyorsun. Biz burada Kürt vatandaşları değil miyiz? Gel, bize de destek ver. Sende yürek varsa gel Kandil'e yürüyelim. Gel bizim çocuklarımızı gidelim getirelim. Hepimiz burada eylemimizde kararlıyız. Hiç bir yere de gitmiyoruz. HDP'den de çocuklarımızı almadan kesinlikle hiç kimse bir yere gitmiyor. Biz buradayız" diye konuştu.
KILIÇDAROĞLU TEPKİSİ
Oğlu Yusuf (17) için oturma eylemini sürdüren Celil Bektaş ise CHP lideri Kılıçdaroğlu'na tepki göstererek, şunları kaydetti:
"Diyor ki, Demirtaş'ı serbest bıraksınlar. Bıraksın, tamam. Peki bizim çocuklarımızı kim bırakacak? Bizim çocuklarımız ne yaptı? Eğer biraz vicdan varsa onları vicdana davet ediyorum. Bir siyasi parti olarak yapmasınlar. Bizim üstümüzde oyun oynamasınlar. Zaten evimiz yıkılmış. Yardımcı olsunlar. Bir zahmet gelsinler buraya derdimizi dinlesinler. Diyor ki Demirtaş'ı bıraksınlar. Bıraksınlar, biz demiyoruz bırakmasınlar. Biz adalet bakanı değiliz. Biz savcı da değiliz. Demek ki, bir suç işlemiş ki içeridedir. Peki benim oğlum ne yapmış? Benim oğlum suçsuz günahsızdır. Bunu kim bırakacak ? Haydi oğlumu bıraksınlar, onu da bıraksınlar. Bu çocukların sebebi kimdir? HDP'dir. Benim oğlum bu binadan gitti. Bunu dünya alem biliyor. Artık içimiz yanıyor. Burada herkesi vicdana davet ediyorum."
Kaynak: Diyarbakır Söz