Tarihinde olmadığı kadar büyük bir ziyaretçi topluluğunu ağırlayacağı yönünde beklentiler nedeniyle basın kuruluşlarının ilgisini çeken Şirince, basının ilgisinden yararlanmak isteyen grupların açıklamaları ve eylemlerine de sahne oluyor.
Bursa'dan gelen yaklaşık 40 kişilik EN Kulüp üyeleri, Şirince'de yaptıkları eylemle çevre kirliliğine dikkat çekmeye çalıştı. ''Cepli kefen'' giyen kulüp üyelerinden Mihriban Şentürk, AA muhabirine, para kazanma hırsıyla doğanın dikkate alınmadığını ifade ederek, esas kıyametin çevrenin korunmaması durumunda kopacağını söyledi.
Kulüp üyelerinden Hülya Pekdemir de paranın doğanın önüne geçemeyeceğini, ölünce paranın kıymetinin kalmayacağını göstermek için ''cepli kefen'' giydiklerini belirterek, isteyene, kefene koyacakları paranın milyonda birine yanında gül suyu hediyesiyle ''cepli kefenleri'' satmak istediklerini dile getirdi.
İşçiler özelleştirmeye ve taşeronlaşmaya karşı çıktı
Yatağan'dan gelen Maden-İş ve Tes-İş üyeleri ise ''Mayalar da özelleştirmeye taşeronlaştırmaya karşı'', ''Kıyamet dünyanın, özelleştirme ülkenin, işçinin sonudur'' pankartları açarak, linyite dayalı termik santrallerin özelleştirmesini ve taşeronlaşmayı protesto etti.
Jandarma ekipleri, izinsiz gösteri olduğu gerekçesiyle sendika üyelerinin protesto gösterisine müdahale ederek, eylemci işçileri köy girişinde oluşturulan jandarma kontrol noktası dışına çıkardı.
Çeşitli sivil toplum kuruluşlarının da bugünü fırsat bilerek faaliyetlerini duyurmak için stantlar açtığı Şirince, bireysel eylemcilere de sahne oldu.
''Kıyamet'' söylentilerine tekbir getirerek tepki gösteren bir kişi, köy sokaklarındaki yürüyüşünde Kuran'ı Kerim'den ayetler okudu.
Bu arada, Selçuk Belediyesi'ne yaklaşık 270 basın mensubunun akredite olduğu, akredite olmayanlarla birlikte bu sayının 300'ü geçtiği öğrenildi.
Kaynak: Diyarbakır Söz