Diyarbakır Barosu, her hafta Diyarbakır Adliyesi önünde düzenlediği Tahir Elçi'yi anma etkinliğinin 170’incisini gerçekleştirdi. Etkinliğe HDP Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş, Diyarbakır Barosu Başkanı Cihan Aydın ile bir grup avukat katıldı.
Etkinlikte konuşan Baro Başkanı Cihan Aydın, Elçi’nin katledilmesinin üzerinden 40 ayı aşkın süre geçtiğini belirterek, “Baromuz tarafından Londra Üniversitesi Adli Mimarlık Bölümüne hazırlatılan rapor, 14 Aralık 2018 tarihinde Cumhuriyet Savcılığına sunulmuştur. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı 8 Mart 2019 tarihinde soruşturma dosyasını bir kül halinde Adli Tıp kurumuna göndermiştir. Adli Tıp Kurumunun, bir an önce bu konudaki raporunu hazırlayarak soruşturma makamına sunmasını talep ve umut ediyoruz” dedi.
İRADEYE SAYGI
Yerel seçimlerdeki propaganda süreci boyunca ötekileştiren, kutuplaştıran, ayrımcı ve nefret söylemlerine hep birlikte tanıklık ettiklerini öne süren Aydın, “YSK bu süreci iyi yönetememiş, kurulun tarafsızlığı ve bağımsızlığını koruyamamış, tarafsızlık ilkesine gölge düşürmüştür” diyen Aydın, seçim sonuçlarına yapılan itirazlara dikkat çekerek, başta hükümet yetkilileri olmak üzere herkesi, sandıktan çıkan iradeye saygı duymaya davet etti.
‘KRİZİN NEDENİ KÜRT MESELESİ’
Türkiye’nin son dönemlerin en ağır ekonomik, sosyal ve siyasal krizini yaşadığını kaydeden Aydın, bu krizin en önemli sebebinin Kürt meselesinin demokratik çözümü ile temel hak ve özgürlükler konusunda takınılan negatif tutum olduğunu söyledi. Aydın, şunları söyledi: “Özgürlük-güvenlik denkleminde, özgürlüğün güvenliğe kurban edilmesi; hukukun üstünlüğü ilkesinin esamesinin okunmaması; yürütmenin bir organı haline gelen yargının bağımsızlık ve tarafsızlığını tümüyle yitirmesi; medya ve ifade özgürlüğüne kriminal yaklaşımlar; barış fikrinin yerine savaş fikrini ikame eden ve kutsayan yaklaşım; bu krizleri tetikleyen ve besleyen temel unsurlardır. Yani özcesi demokratik standartlardan uzaklaşınca, güçlü bir ekonomi kurmak mümkün değildir. Bu nedenle başta hükümet yetkilileri olmak üzere, tüm siyasi partileri, sivil toplum örgütlerini, yani toplumun bütün katmanlarını barış fikri etrafında yeniden bir araya gelmeye davet ediyorum. Bir kez daha barışı denemek ve ısrar etmek tüm Türkiye halklarının yararınadır.”
11 AVUKATA DAVA AÇILDI
Avukatların mesleki faaliyetleri nedeniyle sokakta, adliyede, karakollarda saldırıya uğradığı ve taciz edildiğini ifade eden Aydın, avukatların mesleki faaliyetleri nedeniyle, temsil ettikleri müvekkilleri ile özdeşleştirildiği, yargılandığı ve cezalandırıldığını kaydetti.
Bu kapsamda baro üyesi 11 meslektaşları hakkında Demokratik Toplum Kongresi (DTK) binasına gitmeleri ve bazı toplantılarına katıldıkları iddiasıyla haklarında dava açıldığını dile getiren Aydın, eski baro başkanı ve yönetim kurulu üyeleri hakkında çeşitli tarihlerde yaptıkları açıklamalar nedeniyle açılan iki ayrı soruşturmanın derdest olduğunu söyledi.
Kaynak: Diyarbakır Söz