Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Leyla Zana'nın Kürt sorununun çözümü konusunda "Ben Recep Tayyip Erdoğan'ın bu işi çözeceğine inanıyorum. Buna dair umudumu da, inancımı da yitirmedim" açıklaması bölgede geniş yankı uyandırırken, Ak Parti Diyarbakır milletvekilleri dahil olmak üzere, Diyarbakır'daki STK'lar ve kanaat önderleri Zana'nın açıklamasını olumlu ve sağduyulu bir açıklama olarak değerlendirdi.
EKER, SAĞDUYU HİSSİ
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Leyla Zana'nın konuşmasının bütünü ele alındığında geneli itibari ile olumlu bir açıklama olduğunu söyledi. Zana'nın konuşmasında bir sağduyu hissedildiğini belirten Bakan Eker, "Barış dili var geneli içerisinde. Leyla hanım önemli siyasi tecrübeye sahip. Acılar yaşamış çekmiş bir insan. Tabii bu meselede de onun değerlendirmeleri önemli, önemsemek lazım. Başbakanımızın zaten Türkiye'de Kürt sorununa bir muhafazakar demokrat parti olarak, Kürt sorununa işaret eden ve bunu çözüm yönünde önemli adımlar atmış bir siyasi lider. Ak Parti de, Başbakanımız da sorunun çözümü yönünde partinin kuruluşundan bu yana sürekli çaba içerisinde aslında sabotaj girişimlerine rağmen, saldırılara rağmen. Türkiye'nin muhtelif gerçekte bölgelerinden, taraflarından, oluşumlarından gelen birçok saldırıya rağmen bu sorunu çözme yönünde büyük bir çaba içerisinde. Leyla hanım bunu görüyor olsa gerek. Başbakanımızdan bu sorunun çözümü yönünde Umutlu olduğunu, ümitvar olduğunu belirtmesi, gerçekçi, rasyonel ve sağduyulu bir açıklama ve değerlendirme" dedi.
"AÇIKLAMA BARIŞIN SESİ"
Leyla Zana'nın bağımsız bir milletvekili olduğunu, Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) milletvekili olmadığını ifade eden Bakan Eker, "Zaten sorunda bu BDP adına konuşanlar veya BDP'nin sözcülerinin Türkiye'de Kürt sorununun çözümüne dönük bugüne kadar yapıcı bir tutum içerisinde olmamalarının da sebebi bu. Kendi iradelerine sahip değiller. Biri bireysel olarak bir şeyler söylüyor, arkasından bir fırça geliyor veya bir ikaz geliyor veya bazıları geçmişte mahiyetindekiler tarafından sorgulandı, disiplin cezasına çarptırıldı. Bunları da biliyoruz. Onların içerisindeki bir sorun. Leyla hanımın açıklaması genel anlamda barışın sesi, sağduyunun sesi ve olumlu ve gerçekçi.
Başkasının sözleri ile ilgili, kendisinin daha önceki sözleri ile şimdiki sözleri arasındaki farkı bana soruyorsunuz. Onu hangi duygularla, hangi etkiyle konuştuğunu ben bilemem, o sözün sahibine aittir. Kürt sorununun çözümüne bu yaklaşım katkı sağlar" diye konuştu.
SICAK MESAJLARIN KAZANIMI VAR
Ak Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat ise, Leyla Zana'nın konuşmalarını herkes gibi gazeteden okuduğunu kaydederek, "Yani sıcak mesajlar buldum içinde açıkçası. Lafın erkeği var, dişisi var. Yumuşak olduğu zaman ortam kendiliğinden yumuşuyor zaten. Böyle mesajları, böyle konuşmaları halk istiyor. Yani barışın dili ile konuşmak her şeyden önemli, her şeyden güzel diyorum" şeklinde konuştu.
"DİKKATE ALIYOR VE ÖNEMSİYORUZ"
Ak Parti Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten ise, parti olarak bu açıklamayı çok dikkate aldıklarını söyledi. Partilerinin kurulduğundan bu yana Kürt hakları konusunda elini, yüreğini ve cüssesini ortaya koyan bir duruş sergilediğini dile getiren İçten, şunları söyledi: "10 yıl sonra bunların bu coğrafyada siyaset yapan ve aslında isimleri de değerli olan insanların bu şekilde bir yorum yapması bizler için onur ve gurur verici bir olay. Bu süreçte ciddi adımlar atıldı. TRT 6, OHAL'in kaldırılması, işkencelerin bitmesi, köy yakma olaylarının bitmesi, köye dönüşlerin sağlanması, üniversitelerde farklı dillerde eğitimin önünün açılması ve en sonda Kürtçe'nin seçmeli ders olarak eğitim müfredatına girmesi çok önemli adımlar. Leyla Zana da bu mantıklı olumlu gelişmeleri gören, bunu da diline sürükleyen bir tarz sergiledi. Onlarla birlikte siyaset yapan arkadaşlarının, dostlarının ve özellikle BDP'nin ve bu bölgede, bu coğrafyada siyaset yapanların çok dikkate alması gerektiğine inanıyoruz. Yeterli görülmeyebilir, eyvallah hepsini tartışabiliriz, ama eğitim müfredatına seçmeli ders olarak sokmamız, bizim geçmişte verdiğimiz bütün sözleri tuttuğumuz anlamına geliyor. Buyurun bizim eksikliklerimizi onlar tamamlasınlar."
STK VE İŞÇEVRELERİ
Güneydoğu Demokrasi Derneği Başkanı Mustafa Şenay Canoruç ise, Leyla Zana gibi, Kürt sorununu ile özdeşleşmiş, ulusal ve uluslararası alanda tanınmış, bu konuda yıllarca cezaevinde kalmış bir aktörün açıklamalanın dikkate değer olduğunu ifade ederek şöyle dedi:
"Zana'nın açıklamalarının genelinde "Türklerle, Kürtler bir ailedir" kavramının kullanılmış olması, BDP'ye yönelik samimi özeleştirilerde bulunması ve yapılan çalışma ve gelişmeleri önemseyerek hakkı teslim etmiş olmasını da bu anlamda olumlu görmek gerekmektedir. Tabi yapılan açıklamlara BDP kanadından, özellikle Selehattin Demirtaş'ın yapmış olduğu eleştiriler ile birlikte değerlendirildiğinde yakın zamanda konu ile ilgili olarak bir takım gelişmelerin olabileceğini de görmek gerekmektedir. Zana'nın Başbakana yönelik olumlu açıklamlarının(sorunu çözebileceğini ve güvendiği yönündeki), AK Parti tarafından olumlu karşılanması, özellikle anayasa yapım sürecinde olumlu birtakım sonuçların olabileceği sinyalini vermektedir.
ANAYASAYA DESTEK
Zaten, açıklamalarında BDP'nin anayasaya destek vermesi gerektiğini açıkça beyan etmektedir. "Tüm tartışmaların zemini Meclis olmalı", "Kürt politikacılar ise olumsuz dilden vazgeçmeli, toplumdaki umutlar söndürülmemeli, siyasette küfür olmaz" Bu açıklamalar ile ülke genelinde BDP ve temsilcilerinin sert ve şiddeti çağrıştırdığı yönündeki elştirileri berteraf etmesi açısından önemsiyoruz. Türkiye'de mevcut sorunun çözümü konusunda güzel şeyler oluyor.Yapılan çalışmalar, görüşmeler, düzenlemeler ve açıklamalar toplumun barışın tesisi konusundaki umutlarını arttırıyor.
ÇOK SIKINTI ÇEKİLDİ
Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi İşadamları Derneği Başkanı Aziz Özkılıç, Leyla Zana'nın açıklamalarını gerçekten olumlu bulduğunu söyledi. Özkılıç, "Çünkü bugüne kadar bu bölge çok acılar çekti, çok sıkıntılar çekti. halende çekiyor. İnsan yaşamıyla alakalı bir sürü sıkıntılar yaşandı ve şiddet ortamı yaşandı halende devam ediyor. Bunu durması için bu akan kanın durması için Leyla Zana'da bu yaraya bir merhem sürme anlamında önemli bir görüş ifade etmiştir. Önemli aktörlerden biridir, Kürt sorunun anlamında önemli aktörlerden biridir" dedi.
Özkılıç, sorunun çözümüne her kesimin katkısı olması gerektiğini belirterek, "Çünkü bu sorun Türkiye'nin sorunudur, sadece Kürtlerin sorunu değildir. Hatta dünya sorunudur, Kürt sorunu. Bunu etrafları ve bütün paydaşları herkes kendine bir rol biçmeli ve bununda en büyük aktörleri bellidir, İmralı'dır, Kandil'dir. Aslında Leyla Zana'nın söyleminin destekleyici İmralı ve Kandil'inde burada rol alması bence gerekir. Çünkü Kandil ve İmralı'sız bu çözümün sıkıntılı olacağına çözümün olmayacağına inanıyorum aslında. Yani mutlaka tabi ki uzantısı BDP'dir. BDP'nin Kandil ve İmralı ile görüşmesi gerekiyor. Bu anlamda Leyla Zana'nın açıklamasını gerçekten olumlu buluyoruz" dedi.
ÖNEMLİ BİR ÇAĞRIDIR
Diyarbakır Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Alican Ebedinoğlu, Leyla Zana'nın yaptığı açıklamanın büyük önem taşıdığını söyledi. Ebedinoğlu, "Bu sadece siyasi partiler için değil bölge halkının adına bana göre yapılmış bir çağrıdır. Çünkü bölge halkı artık 'edi bese' (artık yeter) diyor. Çatışmalı sürecin artık bir şekilde bitirilmesi gerektiğini düşünüyor. Onun için Sayın Zana'nın bu yapmış olduğu açıklamanın arkasını doldurması gerekiyor. Bütün bölgenin destek vermesi gerekiyor. Siyasetçilerimizin hiçbir siyasi düşünce öne sürmeden, bütün siyasi çıkarlarını bir kenara bırakıp bayın Zana'nın bu açıklamasının arkasını doldurması gerekiyor. Mutlak suretle AKP hükümetindeki Kürt kökenli Milletvekilleri de sayın Zana'nın duruşu gibi gerektiği yerde bu sorunun çözümü noktasında hükümete de sayın Başbakana tavrını yeri geldiği zaman koyması gerektiğini düşünüyoruz. Sayın Zana'yıda bölgede bence yalnız bırakmamak lazım, kendi siyaseti içerisinde, kendi partisi içerisinde sıkıntı yaşabilir. Biz STK'lar adına kendi teşkilatım adına, mensuplarımız adına, büyük çoğunluğumuz bu görüşün arkasında, çözüm noktasında destek veriyoruz yoksa her hangi bir siyasi partiye AKP'ye, BDP'ye, CHP'ye değil. Bu sorunun çözülme noktası hangi siyasi partiden geçiyorsa, bu çözümle birlikte herkesin bir duruş sergilemesi gerektiğini düşünüyorum" dedi.
SAHİPLENİLMESİ GEREKİR
Güneydoğu Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Şahismail Bedirhanoğlu, Zana'nın açıklamasınıdiyalogun kapısını aralayan, üslubu genel olarak yumuşatan bir demeç olarak değerlendirdiğini söyledi. Bedirhanoğlu, Türkiye'nin son dönemlerde böylesi seslere ihtiyacı olduğunu bildirdi.
DUYARLI VE İSTİKRARLI
Diyarbakır Girişimci İşkadınları Derneği Başkanı Nezahat Barutçuoğlu, Leyla Zana'nın açıklamasını doğru bulduğunu söyledi. Barotçuoğlu, "Üç dönemder iktidarda olan Ak Parti, gerçekten duyarlı ve istikrarlı bir şekilde davranırsa bu problemlerin çözüleceğine inanıyoruz çünkü bu bölgede ticaretin aktif hale gelebilmesi için bu sorunların çözülmesi lazım,ben Leyla hanımın düşüncelerine katılıyorum. Bir defa bu dönemde anayasanın çalışma dönemi anayasada bu Kürt problemin gerçekten çözüleceğine inanıyoruz biz. İstikrarlı bir döneme geçildi, bu problemler çözüldüğü taktirde bölgedeki kalkınmanın da çok hızlı olacağına inanıyoruz. Ciddi bir sıkıntı var, iş piyasasında sıkıntı var, istihdam sıkıntısı var, genç nüfusta büyük bir problem var. Bunların çözülebilmesi için bir defa siyasetin çok düzgün bir şekilde ele alınıp biran önce Kürt problemin çözülmesi gerekiyor. Bunun içinde iktidarında çok güçlü olduğu bir dönem bu dönem bu dönemde de çözülemezse bir başka dönemde de çözülebileceğini ben pek tahmin etmiyorum" dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz