Pop müziğinin efsane sanatçılarından olan oyunculuğuyla da büyük ilgi gören Demet Akalın takipçisinin yorumuna adeta ateş püskürdü. Demet Akalın’ın sözleri gündeme bomba gibi düştü.
Güzel sanatçı Demet Akalın, 17 Mart'taki konserini Ankara'da yaşanan hain saldırı nedeniyle 31 Mart'a erteledi.
Usta sanatçı Demet Akalın, erteleme haberini sosyal medya platformu Instagram sayfasında takipçileri ile paylaştı.
Demet Akalın bir takipçisinin 'Bomba patlar ölürüz diye erteliyorlar, yas tuttukları için değil' yorumuyla çılgına döndü.
Takipçisine oldukça sert bir yanıt veren Demet Akalın, şunları söyledi…
"1 saat önce yazdıkların ne peki! Full makyajınla 'hayat devam ediyor' yazmışsın! 'Lahana turşusu' sözü tam da senin için!!! B.k atarken önce elindeki b.ku temizle emi!"
Tr'nin sanatçısı Demet Akalın Kurt paylaşımı ile gündeme düştü
Efsane sanatçı Demet Akalın, tırcı eşi Okan Kurt ile nikah masasına oturmuş bu evlilikten de 2014 yılında Hira adını verdiği kızı dünyaya gelmişti.
TV8’in bir dönem yarışma programında jürilik yapan Demet Akalın, dünyalar tatlısı kızı Hira'nın namaz kılarken çekilen görüntülerini sosyal medya platformu Instagram hesabından paylaştı.
Güzel şarkıcı Demet Akalın, sosyal medya platformu üzerinden yapılan açıklamada şu ifadeleri kullandı…
'Dualarınızı maşallahınızı alayım. Rabbime binlerce şükür olsun. Seni bize gönderdi adının hürmetine yaşa Allah seni nazardan korusun' ifadeleri ile paylaştığı video takipçileri tarafından beğeni ve yorum yağmuruna tutuldu.
Efsane sanatçı Demet Akalın dünyalar tatlısı kızı Hira'nın bebeklik fotoğraflarını sosyal medya platformu Instagram hesabından paylaştı. Demet Akalın’ın duygu dolu paylaşımı sosyal medyada kısa sürede olay oldu.
Demet Akalın Kurt’un güzel kızı Hira yarın 2 yaşına girecek. Güzeller güzeli sanatçı Demet Akalın, doğum gününe bir kala, Hira'nın bebeklik fotoğraflarını sosyal medya platformu Instagram hesabından paylaştı.
Güzel sanatçı Demet Akalın paylaştığı fotoğrafın altına şu yorumu yaptı…
"Kucağıma altığım ilk an! Canım kızım iyi ki geldin hayatıma. Beni ben yaptın... Seni o kadar çok seviyoruz ki babacığın ve ben... Allah bize acını göstermesin." notunu düştü.
Demet Akalın Hira'nın babası Okan Kurt'un kucağında olduğu fotoğrafı ise "Yaka iğnesi diyordu Ebru Destan. İlk bir kaç gün sevgilim bakmıştı. Kendi değiştirdi altını. Evet biraz babacı ama olsun ikisi de benim nasılsa..." sosyal medyada mesajı ile paylaştı.
Demet Akalın'dan yazar Ahmet Hakan'a şok cevap
Komedinin efsanesi Şahan Gökbakar’ın son filmi Osman Pazarlama’da konuk oyuncu olan başarılı sanatçı Demet Akalın, kızı Hira'nın namaz kılarken çekilmiş görüntüsünü sosyal medya platformu hesabından paylaştığı için kendisini eleştiren gazeteci Ahmet Hakan'a sosyal medya platformu Twitter hesabından yazdı.
Demete Akalın, 2 yaşındaki dünyalar güzeli kızı Hira'nın namaz kılarken çekilmiş videosu nedeniyle kendisini bugünkü yazısında eleştiren Hürriyet yazarı başarılı gazeteci Ahmet Hakan'a cevap verdi.
Ahmet Hakan’nın Demet Akalın’ı eleştirdiği yazısı şu şekilde…
"Ben 28 Şubat'ı yaşadım. Ve o dönem hiçbir popçu, şovmen ve artist, kıyısında köşesinde "din" bulunan en küçük bir görselliğe bile pek yüz vermiyordu." diye Demet Akalın'ı eleştirdi.
Ünlü şarkıcı Demet Akalın da kendisini eleştiren gazeteci Hakan'a sosyal medya platformu Twitter'dan şu şekilde cevap verdi…
"Ahmetcim 30 sene once AKP yoktu!! Ve ben Gölcük'te Kur'an kursuna gidip namaz kılıyordum. Umarım cevap yeterlidir, sevgiler bizden sana :) @ahmethc"
Ahmet Hakan Kimdir?
Ahmet Hakan Coşkun 11 Ağustos 1967 tarihinde Yozgat’da doğmuştur. Aslen de Yozgat’lıdır. Tam adı Ahmet Hakan Coşkun'dır. Babası Hamdi Coşkun Silivri Eski Müftülerindendir. Çocukluğu, babasının müftü yani memur olduğu için, memuriyeti sebebiyle Ağrı, Amasya, Çanakkale ve Balıkesir'de geçti. Lisedeyken, Mavera Dergisi’ne abone oldu. Kitaplara, özellikle edebiyata çok meraklıydı. İmam Hatip Lisesinden mezun oldu. Bir süre Bursa Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde okudu. Üniversitedeyken hikayeler yazdı. Bu hikayelerden bir kaçı Yedi İklim Dergisi’nde yayınlandı.
1993-1994 yıllarında muhabir olarak TGRT'de çalıştı. TGRT'de 'Yankı' haber programını yapan ekip içindeydi. Kanal 7 kurulurken muhabir olarak oraya geçti. Bir süre muhabir olarak çalıştıktan sonra 1995-2003 arasında Kanal 7 Televizyonu Haber Müdürlüğü'nü ve ana haber spikerliğini yaptı. Kanal 7'de İskele Sancak programını yaptı ve bazı bölümlerini kitap haline getirdi.
2004 yılında Kanal 7’den istifa ederek ayrıldı. Yeni Şafak gazetesinde köşe yazarlığı yapmaya başladı. Sabah gazetesinde de çalışan Ahmet Hakan, şimdi yazılarına Hürriyet gazetesinde devam ediyor.
Ahmet Hakan, 2005'ten bu yana, CNN TÜRK’te “Tarafsız Bölge” adlı tartışma programını sunuyor.
Kitapları
2001 - Neden Milliyetçilik?
2001 - Çeteler, Mafya ve Siyaset
1999 - Sivil, Dayanılmaz Bir Yürek
Demet Akalın Kimdir?
23 Nisan 1972 tarihinde Kocaeli, Gölcük'de doğan Demet Akalın ilköğretim ve lise öğrenimini Gölcük'te bitirdi. Gölcük Barbaros Hayrettin Lisesinden mezun oldu.
İlkokul yıllarında gazeteci ya da öğretmen olma hayalleri kurardı. O zamanki Üniversite sınavı şartları günümüze göre daha zor olduğu için hayalleri suya düştü.
Ne yapacağım ne yapacağım diye düşünürken annesinin elinden tutmasıyla soluğu Yaşar Alptekin'in Mankenlik kursunda aldı ve arkası geldi...
1990 senesinde Mayo Güzeli seçildi. Ardından Neşe Erberk ajansda mankenlik yapmaya başladı. Hani o zamanlarda mankenlik ciddi ve iyi bir meslekti. Büyük performansla mesleğini sürdürürken bir gün sesinin güzelliğinin farkına vardı ve mankenlikte zirvedeyken "hadi bir de şarkı söyliyim" dedi ve en iyi gazinolarda dev isimlerin kadrosunda başladı yeni mesleğini icra etmeye..
Başardığını düşündüğü bir zamanda "hadi bir albümün olsun" dedi ve "SEBEBİM" adlı albümünü piyasaya çıkardı, işler yolunda gitti yani başarıya bir başarı daha eklendi ve artık mankenliği bırakıp tamamen şarkı söylemeyi seçti.
Daha sonra da "SENİN ANAN GÜZEL Mİ?" dedi ve ilk single çalışmasını çıkardı. O ekstra senin bu exstra benim derken artık sahnelerin bir parçası oldu.
Sonrası mı? "UNUTTUM" dedi ve 3. albüm çalışmasını müzik severlerin beğenisine sundu. Ehhh iyi de tepkiler aldı ve kendini bir kez daha kanıtlamış oldu. Bu kız da okuyo ya dedirtti.....
Uzun ve sıkı bir çalışma sonunda, nihayet beklediğimize değen radyolarda ve clublerde en çok istek alan albümü "BANANE" ile Türkiye'de hala konuşulmaya devam ediyor..
Demet Akalın 2006 yılında çıkardığı “Kusursuz 19” albümünü için MÜ-YAP'tan altın ödül aldı. Yine 2006 yılında Kral TV Video Müzik Ödüllerinde "Afedersin" adlı şarkısı ile "En İyi Pop Kadın Sanatçı" ve "Yılın Şarkısı" ödülünün sahibi olmuştur. Bunlardan başka daha bir çok ödül sahibidir.
2013 yılında “Popstar” yarışmasında Orhan Gencebay, Bülent Ersoy ve Serdar Ortaç ile birlikte jüri üyeliği yaptı.
Mankenlik döneminde de, adını ülkeye duyuran Demet Akalın, İbrahim Kutluay ile olan uzun birlikteliği ile de magazin haberlerinde bol bol yer aldı.
Demet Akalın, Acun Ilıcalı'nın kanalı TV8'de 2015 temmuz ayında başlayacak olan ve sunuculuğunu Acun Ilıcalı'nın yapacağı 'Rising Star' (Yükselen Yıldız) yarışmasında, Mustafa Sandal, Gülben Ergen ve Fuat Güner ile birlikte jüri üyeliği yapacaktır.
Evlilikleri
1.evliliği: Oğuz Kayhan ile Temmuz 2006 yılında evlendi, 3 ay sonra boşandı.
2.evliliği: Önder Bekensir ile 22 Ocak 2010 tarihinde evlendi, 27 Temmuz 2010 tarihinde boşandı.
3.evliliği: Demet Akalın, 23 Nisan 2012 yılında Okan Kurt ile evlendi.
Albümleri
1996 - Sebebim
2003 - Unuttum
2004 - Banane
2006 - Kusursuz 19
2008 - Dans Et
2010 - Zirve
2012 - Giderli 16
2014 - Rekor
2015 - Pırlanta
Oynadığı Diziler ve Filmler
1992 - Günlerden Pazar, (TV Filmi)
1994 - Sensiz Olmaz (TV Filmi)
1994 - Tele Anahtar (TV Filmi)
1998 - Sibel (dizi)
2004 - Avrupa Yakası 5. Sezon (Konuk Oyuncu)(dizi)
2010 - Evlilik Hayatı (Televizyon programı)
2011 - Yıldız Masalı (dizi) 2014 - Arkadaşım Hoşgeldin (Kendisi) (Tv Programı)
Gülben Ergen Kimdir?
Gülben Ergen, 1972 doğumlu ünlü ses sanatçısı, sinema ve dizi oyuncusu. Mankenlikle başladığı kariyerinde Fırat, Marziye ve Dadı adlı dizileriyle tanınan Ergen, ayrıca albümleriyle de şarkıcılıkta kendini kanıtlamış bir isim. 2004 yılının eylül ayında Sultan’s of the Dance ve Anadolu Ateşi adlı şovlarıyla adını duyuran Mustafa Erdoğan ile evlenen Ergen, 18 Ocak 2007’de bir erkek çocuk dünyaya getirdi.
Gülben Ergen Erdoğan, 25 Ağustos 1972’de Mazhar ve Gülser Ergen’in kızı olarak İstanbul’da dünyaya geldi. İlkokuldan sonra Erenköy Kız Lisesi’nde orta öğrenimini tamamlayan Ergen, lise öğrenimini ise Kadıköy Ticaret Lisesi’nde aldı. Ergen, 1987’de lise 2. sınıftayken katıldığı Sinema Yıldızı Yarışması’nda 2. seçildi. Hürriyet Gazetesi tarafından düzenlenen bu yarışma sayesinde tanınan bir yüz haline gelen Ergen, liseyi bitirdikten sonra mankenlik yapmaya başladı.
1988 yapımı Bülent Ersoy ve İsmet Özhan’ın başrolünde olduğu Samim Değer filmi Biz Ayrılamayız (Mine rolünde), Ergen’in ilk sinema filmi oldu. Yine 1988‘de Kartal Tibet’in yönettiği ve Kenan Kalav’la birlikte oynadığı Deniz Yıldızı filminin ardından, Cüneyt Arkın ile Av (1989), Serdar Gökhan ve Eşref Kolçak’la birlikte ise Kanun Savaşçıları (1989) adlı filmler, 18’indeyken kendisinden beş yaş büyük ağabeyini trafik kazasında kaybeden Ergen’in oynadığı diğer filmler oldu.
Ergen, 1990’da Orhan Kemal’in ünlü eserini TRT ekranına taşıyan ve büyük beğeni toplayan Hanımın Çiftliği adlı dizi filmde; Erol Taş, İlknur Bozkurt ve Fikret Hakan’la birlikte rol aldı. 1991’de Osman F. Seden’in senaryosunu yazıp yönettiği ve Halide Edip Adıvar’ın eserinden uyarlanan Yol Palas Cinayeti, 1992’de ise yine Osman F. Seden imzalı İki Kız Kardeş adlı filmlerde, Aydan Şener’le birlikte kamera karşısına geçti.
1994’te ünlü Maksim Gazinosu’nda, İbrahim Tatlıses’in alt kadrosunda yer alan Gülben Ergen, aynı zamanda ünlü türkücünün Haydi Söyle adlı parçasının klibinde oynadı. Bunun ardından yine 1994’de Tatlıses’in başrolünde olduğu ve yönetmenliğini de üstlendiği ''Fırat'' adlı dizide rol aldı. Ergen, bu dizinin çekimleri sırasında Fırat Nehri’nde geçen bir sahne sırasında kuvvetli akıntı nedeniyle çok zor anlar yaşadı.
Şarkıcılık konusunda da yeteneğini ortaya seren Ergen, 1997‘de ''Merhaba'' adlı ilk albümünü çıkardı. 1998’de cuma, cumartesi ve pazar günleri, Bostancı Gösteri Merkezi’nde Huysuz Virgin (namı diğer Seyfi Dursunoğlu) ile ''Castra Castra Show'' adını verdikleri bir şov sergiledi. Televizyon izleyicileri için hazırladığı ''Gümbür Gümbür Gülbence'' programı ile hayran kitlesini iyice arttıran Gülben Ergen’in atladığı önemli basamaklardan birisi de Kadir İnanır ile birlikte çevirdiği ''Marziye'' isimli dizi oldu. Diziye de ismine veren Marziye karakterini canlandıran Ergen, 1998-2000 yılları boyunca televizyon izleyicisini ekrana kitlemeyi başardı.
1999 yılında Avşa Film Festivali, En İyi Kadın Oyuncu Ödülü başta olmak üzere birçok ödüle layık görülen Gülben Ergen, yıl biterken ''Kör Aşık'' adlı ikinci albümünü piyasaya sürdü. 2000 yılında Haldun Dormen ve Kenan Işık ile birlikte ''Dadı'' adlı dizide buluşan Ergen, ''Melek'' isimli bir dadıyı canlandırdığı bu komedi dizisinde de başarısını gösterdi ve Magazin Gazetecileri Derneği, 9. Altın Objektif Ödülleri’nde 2000 yılının En İyi Kadın TV Yıldızı Ödülü’ne layık görüldü. Ergen aynı zamanda Altın Kelebek, 2000 yılının En İyi Kadın Oyuncusu Ödülü’nün de sahibi oldu.
1998-2001 yılları arasında TGRT'de yayınlanan “Gülbence” adlı programı yayınlandı.
2001’de genel yayın yönetmenliğini üstlendiği Gülbence isimli bir dergi çıkaran Ergen, 2003’de Ali Sürmeli, Yasemin Kozanoğlu ve Deniz Türkali ile birlikte başrollerini paylaştığı, yayını sadece 8 bölüm süren Hürrem Sultan adlı dizide rol aldı. Ünlü kanuni ve Türk müziği orkestra şefi Taşkın Sabah’la çalışmaya başlayan Ergen, son 4 albümünü de (Sade ve Sadece-2002, Uçacaksın-2005, 9+1 Fıkır Fıkır-2005 ve Gülben Ergen-2006) Sabah’ın müzik yönetmenliği eşliğinde hazırladı.
Gülben Ergen, 2004 yılının eylül ayında ''Sultan’s of the Dance'' ve ''Anadolu Ateşi'' adlı şovlarıyla adını dıyuran ve Yılmaz Erdoğan’ın da kardeşi olan Mustafa Erdoğan ile evlendi. Ergen, 18 Ocak 2007’de Atlas ismini verdikleri bir erkek çocuk dünyaya getirdi. Gülben Ergen Erdoğan ve Mustafa Erdoğan çifti, yakınları ve hayranları tarafından hastaneye gönderilecek çiçekler yerine, Tema Vakfı aracılığıyla bağışlanan fidanlarla gerçekleşen Atlas Bebek Ormanı’nı oluşturdu. 2008 yılında müzik çalışmalarına devam eden sanatçı "Aşk Hiç Bitmez" adlı albümü ile müzik piyasasına güçlü bir dönüş yaptı.
14 Mayıs 2008 tarihinde atv'de yayınlanmaya başlayan “Gülben Ergen'le Sürpriz” adlı programı sunmuştur.
2010 yılında Gülben Ergen öncülüğünde başlatılan Çocuklar Gülsün Diye kampanyasının devamı olarak “Çocuklar Gülsün Diye Derneği” kuruldu. Gülben Ergen’in başkanlığını, Araştırmacı Elvan Oktar'ın ise başkan yardımcılığını üstlendiği Çocuklar Gülsün Diye Derneği, Türkiye’de okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılmasına katkıda bulunmayı amaçlıyor. Şimdiye kadar; Tokat, Mardin, Trabzon, Erzurum, Sinop, Hatay, İstanbul, Aydın, Zolguldak,Van ve Sivas’da olmak üzere toplam 11 anaokulu inşaatı tamamlaıp, içlerini çağdaş bir eğitim için gereken tüm materyallerle donatarak Milli Eğitim Bakanlığı’na teslim edildi.
Meyvesiz bir gün geçiremeyen Gülben Ergen, ev yemeklerini tercih ederken; sebze yemeklerini, köfte-patates kızartmasını ve sıcacık bir domates çorbasını en şık yemeğe tercih edermiş.
Gülben Ergen, 16 Eylül 2013 tarihinde Show TV'de yayınlanmaya başlayan "GÜLBEN" adlı programla ekranlara geri döndü. Programın ilk konuğu Okan Bayülgen olmuştur.
Evlilikleri
1.eşi: Gülben Ergen, Anadolu Ateşi Grubu’nun kurucusu Mustafa Erdoğan ile 5 Eylül 2004 tarihinde evlendiler. 18 Ocak 2007’de Atlas ismini verdikleri bir oğlu oldu. Daha sonra 22 Haziran 2009 tarihinde Ares ve Güney adını verdikleri ikiz oğulları dünyaya geldi. 11 Nisan 2012 tarihinde boşandılar.
2.eşi:Gülben Ergen, 28 Eylül 2014 tarihinde TV sunucusu Erhan Çelik ile İzmir'in Selçuk ilçesinin Şirince köyünde evlendi.
Gülben Ergen, Acun Ilıcalı'nın kanalı TV8'de 3 Ağustos 2015 Pazartesi akşamı yayın hayatına başlayan ve sunuculuğunu Acun Ilıcalı'nın yaptığı 'Rising Star' (Yükselen Yıldız) yarışmasında, Demet Akalın, Mustafa Sandal ve Fuat Güner ile birlikte jüri üyeliği yaptı.
Ödülleri
1987 - Hürriyet Gazetesi Sinema Güzeli 2. ödülü,
1999 - MGD Tv Başarı Ödülü,
1999 - Avşa Film Festivali En İyi Bayan Oyuncu ödülü,
1999 - TGRT Evita Gülbence programının gösterdiği başarılı grafik ödülü
1999 - Magazin Gazetecileri Derneği - 7.Altın Objektif Ödülleri- 1998 yılının televizyon başarısı ödülü
2000 - MGD En İyi TV yıldızı,
2000 - Magazin Gazetecileri Derneği - 8. Altın Objektif Ödülleri - 1999 yılının televizyon en iyi kadın tv yıldızı ödülü
2001 - Magazin Gazetecileri Derneği - 9. Altın Objektif Ödülleri - 2000 yılının televizyon en iyi kadın tv yıldızı ödülü
2001 - Altın Kelebek - 2000 yılının en iyi kadın oyuncusu ödülü
2001 - Bizim Lösemili Çocuklar Vakfı Onur Üyeliği,
2002 - MGD En İyi Kadın Oyuncu,
2002 - Altın Kelebek En İyi Tv Oyuncusu,
2004 - Kral Tv Video Müzik Ödülleri - En iyi arabesk - fantazi kadın şarkıcı,
2005 - Kadir Has Üniversitesi - En has albüm: Uçacaksın
2005 - 2004 Yılının en iyi tüketicisi ödülü
2005 - 6.Tüketiciyle Dost Altın Kalite Zirvesi 2004 yılının en iyi sanatçısı ödülü
2005 - Fatih Üniversitesi 2004 Yılının En Aktif Kadın Sanatçısı Ödülü
2005 - Müyap en çok satan albüm ödülü (600 binlik satış ile uçacaksın albümü).
2006 - Altın Nota Müzik Ödülleri 2005 yılının en iyi Pop-Fantezi Kadın Sanatçısı ödülü
2006 - Kadir Has Üniversitesi - En has albüm: 9+1 Fıkır Fıkır
2006 - Jetix Ödül Töreni - En iyi kadın şarkıcı
2008 - En İyi Kadın Sanatçı
2008 - En İyi Şarkı (Sürpriz)
2009 - En Çok Satan Albüm (Aşk Hiç Bitmez)
2009 - En Çok İndirilen Albüm (Aşk Hiç Bitmez)
2009 - En Has Albüm (Aşk Hiç Bitmez)
2009 - Yilin Yorumcusu
2009 - AB Kalite Onur Ödülü
2009 - En İyi Pop-Fantezi Kadın Şarkıcı
2009 - Yılın Klibi (Yalnızlık)
2010 - En İyi Düet (Oğuzhan Koç - Giden Günlerim Oldu)
2010 - Yılın Şarkısı (Giden Günlerim Oldu)
2010 - En İyi Pop Kadın Şarkıcı
2010 - En İyi Düet (Oğuzhan Koç - Giden Günlerim Oldu)
2010 - En İyi Albüm
2010 - Yılın Sosyal Girişimcilik Projesi Ödülü
2010 - En Çok İndirilen Şarkı (Giden Günlerim Oldu)
2011 - En İyi Sosyal Sorumluluk Projesi
2011 - En İyi Sosyal Sorumluluk Projesi
2011 - En Has Sosyal Sorumluluk Projesi
2011 - En İyi Sosyal Sorumluluk Projesi
2011 - En İyi Sosyal Sorumluluk Projesi
2012 - En Çok İndirilen Şarkı (Şıkır Şıkır)
2013 - Yılın Sanatçısı
2013 - Yılın En Başarılı Sosyal Medya Kullanıcısı
2013 - Vakıf Özel Ödülü
2013 - En İyi Sosyal Sorumluluk Projesi
Albümleri
1997 - Merhaba
1999 - Kör Aşık
2002 - Sade ve Sadece
2004 - Uçacaksın
2005 - Gülben Ergen Live in İstanbul
2005 - 9+1 Fıkır Fıkır
2006 - Gülben Ergen
2008 - Aşk Hiç Bitmez
2009 - Uzun Yol Şarkıları
2011- Şıkır Şıkır
2011 - Hayat Bi Gün
2012 - Durdurun Dünyayı
2013 - Düşman Olmaz Benden
2013 – Sen
2015 - Kalbimi Koydum
Filmleri
1988 - Biz Ayrılamayız
1988 - Deniz Yıldızı
1989 - Av
1990 - Hanımın Çiftliği (TRT)
1991 - Kanun Savaşçıları (TRT)
1992 - İşgal Altında (TRT)
1994-1995 - İki Kız Kardeş (Show TV)
1997 - Fırat (Star TV)
1998-2001 - Marziye (TGRT)
1998-2001 - Gümbür Gümbür Gülbence (TGRT) (talk show, sunucu )
2001-2003 - Dadı (Show TV, atv, Star TV)
2002-2003 - Hürrem Sultan (Star TV)
2006 - Gönül (Kanal D)
2008 - Gülben Ergen'le Sürpriz (atv) (talk show, sunucu )
2009 - Popstar Alaturka (Fox TV) (yarışma, juri )
2011 - 2012 - Gülben (TRT) (Gündüz programı, sunucu)
2012 - Benzemez Kimse Sana (Star TV) (Yarışma )
2013 - Bir Milyon Kimin? (Show TV) (yarışma, juri)
2013 - Gülben (Show TV) (Gündüz programı, sunucu) 2015 - Rising Star (TV8) (yarışma, juri)
Kadir İnanır Kimdir?
Kadir İnanır, 1949 doğumlu sinema oyuncusu. Özellikle; Selvi Boylum Al Yazmalım, Yılanların Öcü, Tatar Ramazan, Bodrum Hakimi ve Med Cezir Manzaraları isimli filmleriyle tanınan ve Türk sinemasının en beğenilen oyuncusu olmayı başaran İnanır, uzun yıllar sonra ilk kez Türkan Şoray ile Gönderilmemiş Mektuplar adlı filmde rol aldı.
Kadir İnanır, 15 nisan 1949’da (Bu tarih nüfus cüzdanındaki bilgidir, fakat 1949 yılının ağustos ayı sonunda doğduğu sanılmaktadır.) Ordu’ya bağlı Fatsa ilçesinde Mehmet İnanır, Rukiye İnanır çiftinin oğlu olarak doğmuştur. Kalabalık ailesinin son çocuğu olan İnanır, sanki oyunculuk yapmak için doğmuştu. 14 kardeşin en küçüğüdür. Fatsa’daki ilkokul ve ortaokul eğitimi sırasında da bu yeteneğini çeşitli okul gösterilerinde sergiledi. İnanır, yatılı olarak okuduğu İstanbul Haydarpaşa Lisesi’nin ardından gidemediği üniversiteye yıllar sonra Marmara Üniversitesi, İletişim Fakültesi, Radyo Televizyon Bölümü’nü bitirdi.
1969 yılında katıldığı bir yarışmada 1.lik ödülü alan ardından çeşitli foto-romanlarda oynayan İnanır, buradan da sinemaya geçiş yaptı. İlk filmi olan “Son Yedi Adım Sonra”da yer aldıktan kısa bir süre sonra, başrollerde oynamaya başladı. Toplam 182 sinema filminde ve 7 televizyon dizisinde rol alan İnanır’ın en uzun soluklu dizisi Marziye adlı yapım oldu.
5. Adana Altın Koza Film Şenliği’nde Utanç (1973) adlı filmle En İyi Erkek Oyuncu seçilen Kadir İnanır, başrollerini Fatma Girik, Serpil Çakmaklı, Nur Sürer, Erdal Özyağcılar ile paylaştığı 1985 yapımı Yılanların Öcü adlı Şerif Gören filmiyle ise 23. Antalya Film Şenliği’nde En İyi Erkek Oyuncu ödülününün sahibi oldu. Kadir İnanır, 1990’da Med Cezir Manzaraları adlı film ile 3. Ankara Film Şenliği’nde de En İyi Erkek Oyuncu dalında ödülün sahibi oldu.
Son dönem Türk sinemasında 2000 yapımı Komser Şekspir adlı Sinan Çetin filminde yeralan ünlü oyuncu, 24 yıl aradan sonra 2003 yılında Gönderilmemiş Mektuplar adlı filmde Türkan Şoray’la yeniden biraraya geldi. Uzun yıllar birbirine yakıştırılan ikili, bu filmle de büyük ilgi topladı.
Kadir İnanır hakkında, 2000 yılında Derman Bey dizisinin çekimleri sırasında rol arkadaşı olan Buket Saygı'ya gönderdiği smsler nedeniyle taciz suçlamasıyla dava açıldı. İnanır, smsleri "motivasyon" amaçlı gönderdiğini belirtmesine karşın 2003 yılında sonuçlanan davada "sarkıntılık ve hakaret etmek" suçundan 6 ay hapis cezası verildi, iyi halden dolayı bu ceza 456 milyon 300 bin lira para cezasına çevrilip ertelenmiştir.
Kadir İnanır son olarak, Memduh Ün ve Tunç Başaran’ın yönettiği, Fatma Girik ile birlikte başrollerini paylaştığı, 2005 yapımı Sinema Bir Mucizedir adlı yapımda oynadı.
Reklam filmlerinde de oynayan, sosyoloji, ekonomi ve siyasetle de ilgilen ve hiç evlenmeyen Kadir İnanır’ın, kurbağa (göden) koleksiyonu bulunuyor.
Şarkıcı Soner Arıca yeğenidir.
Hüseyin Karabey tarafından 2010 yılında Kadir İnanır’ın 41 yıllık sanat hayatını anlatan belgesel yapıldı.
2011 yılında “Petrol ofisi” reklamlarında oynayan Kadir İnanır 2012 yılında “Ofçay” reklamında oynadı.
Şubat 2012 tarihinde bel fıtığı ameliyatı oldu. Hemen ardından akciğerlerinde görülen bir tümör nedeniyle bir ameliyat daha oldu.
Kadir İnanır, 3 nisan 2013 tarihinde Ak Parti Hükümeti tarafından açıklanan ve barış sürecini yönetecek olan 63 kişilik Akil Adamlar listesine Akdeniz Bölgesinden girmiştir.
Ödülleri
1986 - 23. Antalya Film Şenliği, Yılanların Öcü - En İyi Erkek Oyuncu
1973 - 5. Adana Altın Koza Film Şenliği, Utanç - En İyi Erkek Oyuncu
1990 - 3. Ankara Film Şenliği, Med Cezir Manzaraları - En İyi Erkek Oyuncu
Oynadığı Filmler
2012 - Elveda Katya
2008 - Son Cellat
2005 - Sinema Bir Mucizedir
2003 - Gönderilmemiş Mektuplar
2002 - Kumsaldaki İzler
2001 - Ünye de Fatsa Arası
2000 - Komser Şekspir.
1995 - Aşk Ölümden Soğuktur
1992 - Tatar Ramazan Sürgünde.
1991 - Umut Hep Vardı
1991 - Aldatacağım.
1990 - Tatar Ramazan
1990 - Sayın Başkan
1990 - Eskici ve Oğulları
1990 - Darbe.
1989 - Med Cezir Manzaraları
1989 - Karılar Koğuşu.
1989 - Film Bitti
1989 - Acılar Paylaşılmaz
1988 - Hüzün Çemberi
1988 - Emanet
1988 - Bir Beyin Oğlu.
1988 - 7 Uyuyanlar
1987 - Yarınsız Adam
1987 - Yaralı Can
1987 - Sende Yüreğinde Sevgiye Yer Aç
1987 - Menekşeler Mavidir
1987 - Küçücüğüm
1987 - Katırcılar.
1987 - 72. Koğuş
1986 - Yarın Ağlayacağım
1986 - Sultanoğlu
Umut Sokağı
1986 - Suçumuz İnsan Olmak
1986 - Sevgi Çıkmazı
1986 - Sen Türkülerini Söyle
1986 - Hayat Köprüsü
1986 - Güneşe Köprü.
1986 - Dikenli Yol
1985 - Yılanın Öcü
1985 - Yaz Bitti
1985 - Seyyid
1985 - Ölüm Yolu.
1985 - Ateş Dağlı
1985 - Amansız Yol
1984 - Yabancı
1984 - İmparator.
1984 - Güneş Doğarken
1984 - Bir Yudum Sevgi
1984 - Balayı
1983 - Kurban.
1983 - Bedel
1982 - Yürek Yarası
1982 - Tomruk
1982 - Elveda Dostum.
1982 - Aşkların En Güzeli
1981 - Kırık Bir Aşk Hikayesi.
1981 - Ah Güzel İstanbul
1979 - İsyan.
1979 - İstanbul
1979 - Gazeteci
1979 - Fırat
1979 - Doktor
1978 - Hedef.
1978 - Evlidir Ne Yapsa Yeridir
1978 - Düzen
1978 - Derviş Bey
1977 - Tövbekar
1977 - Silah Arkadaşları
1977 - Selvi Boylum Al Yazmalım
1977 - Fırtına
1977 - Dila Hanım
1977 - Cevriyem.
1977 - Ana Ocağı
1976 - Taksi Şöförü
1976 - İki Kızgın Adam.
1976 - Devlerin Aşkı
1976 - Deprem
1976 - Delicesine
1976 - Can Pazarı
1976 - Bodrum Hakimi
1976 - Alev
1975 - Yatak Hikayemiz.
1975 - Pisi Pisi
1975 - Köprü
1975 - Baldız
1974 - Yazık Oldu Yarınlara
1974 - Uyanık Kardeşler.
1974 - Sensiz Yaşanmaz
1974 - Sahipsizler
1974 - Korkusuzlar
1974 - Enayi
1974 - Ceza
1974 - Bir Yabancı
1974 - Askerin Dönüşü
1974 - Almanya'lı Yarim
1973 - Yaban
1973 - Ölüme Koşanlar.
1973 - Kambur
1973 - Hayat Bayram Olsa
1973 - Gazi Kadın
1973 - Ezo Gelin
1973 - Bitirimler Sosyetede
1973 - Bitirim Kardeşler
1973 - Arap Abdo
1973 - Anadolu Ekspresi
1972 - Vur.
1972 - Utanç
1972 - Paprika Gaddarın Aşkı
1972 - Leyla ile Mecnun
1972 - Kanlı Para
1972 - Dönüş
1972 - Baskın
1972 - Asi Gençler
1971 - Üç Arkadaş
1971 - Unutulan Kadın
1971 - Mualla.
1971 - Kerem ile Aslı
1971 - Kara Gün
1971 - Azrailin Beş Atlısı
1970 - Mechul Kadın
1970 - Kara Gözlüm
1970 - Dağların Kartalı.
1970 - Ankara Ekspresi
1969 - Yaralı Kalp
1969 - Fato.
1969 - Çılgınlar Cehennemi
1968 - Son Yedi Adım Sonra
Oynadığı Dizi Filmler
1995 - Savcı
1998 - Marziye
2001 - Derman Bey
2002 - Kumsaldaki İzler
2002 - Kırık Ayna
2004 - Bütün Çocuklarım
2006 - Azap Yolu
2006 - İyi ki Varsın
2007 - Kuzey Rüzgarı
2008 - Kardelen
2008 - İpsiz Recep
2011 - İzmir Çetesi
Türkan Şoray Kimdir?
Oyuncu. 60'lı yılların başında start alan sinema kariyeri boyunca sayısız filmde rol alan Şoray, "Sultan" lakabıyla anılmaktadır. Türk sinemasının gelmiş geçmiş en güzel ve büyük oyuncularından biri olan aktris, kariyeri boyunca hep zirvede kalmayı başarmıştır. Dramadan komediye farklı türlerdeki rolleri başarıyla canlandıran aktris, güzel, kırılgan, utangaç ama ulaşılmaz bir kadın profili çizmiş, bu özellikleri dolayısıyla da halkın sevgilisi olmuştur.
28 Haziran 1945'de devlet demir yollarında memur olan Halit Şoray ve ev hanımı Meliha Şoray'ın kızı olarak İstanbul'da dünyaya geldi. Ekonomik açıdan sıkıntılar yaşayan bir ailesi olan Şoray, öğrenimine Rami Taş okulunda başladı. Sürekli olarak mahalle değiştirdiklerinden, farklı okullara devam etmek zorunda kalan Şoray, ilköğrenimini 1956’da Feriköy İlkokulu'nda tamamladı.
Şoray’ın babası bir süre sonra işini bırakıp polis memuru oldu, annesi ise bir lastik fabrikasında çalışmaya başladı. Zorlu yaşam koşulları sebebiyle Şoray, küçük yaşta evin işleriyle ilgilenmek zorunda kalmıştı. 1954’te kız kardeşi Nazan Şoray dünyaya geldikten sonra anne babası arasındaki geçimsizlik üst noktalara ulaşmıştı ve çift boşanma kararı aldı. Kız kardeşiyle birlikte annesinde kalan Şoray, liseye devam ediyordu. Boşanma sonrası Karagümrük'teki Sarmaşık Sokak’a taşınan aileyi yine zorlu günler bekliyordu. Ancak Şoray'ın ev sahiplerinin kızı Emel Yıldız'la taşınması hayatının dönüm noktalarından biri olacaktı. Yıldız sayesinde Yeşilçam'a adım atan Şoray'ı o dönem Nisan Haper’in asistanı olan Türker İnanoğlu keşfedecekti. Köyde Bir Kız Sevdim filmindeki rol için önceden Emel Yıldız'la anlaşılmasına rağmen Şoray'a şans verildi. Annesi Meliha Şoray kızının aktris olmasını istemediği halde maddi sıkıntıları yüzünden çalışmasına onay vermişti. İlk filmi için kamera önüne geçen Şoray'ı sinemada uzun soluklu bir kariyer dönemi bekliyordu.
O dönemde henüz 15 yaşında olan ve Şadi Çadırcı ile nişanlı olan Şoray, ilk filminden sonra yeni teklifler almaya başlamıştı. Bir süre sonra Çadırcı'dan ayrılıp İnanoğlu ile nişanlanan oyuncu, Aşk Rüzgarı ve Utanmaz Adam filmlerinden sonra basının da dikkatini çekmeye başladı ve dönemin ün yapmış haftalık popüler dergilerinden “Sinema" için kapak kızı seçildi. Şoray'ın 15 Mart 1961'de basılan dergiyle artık yüzü tanınmaya başlamıştı. Sinema dergisinin ardından Artist, Büyük Gazete ve Ses gibi yayınlarda da görüldü.
Eylül 1962’de bir film setinde tanıştığı Rüçhan Adlı’nın Şoray’ın hayatında önemli bir rolü olacaktı. Zira baba sevgisini kendisinden 23 yaş büyük olan Adlı'da bulan Şoray, bu ilişkisini yirmi yıl gibi uzun bir süre sürdürecekti. Rüçhan Adlı'nın evli olması nedeniyle magazin basınında haklarında birçok şey yazılıp çizilen çift, tüm olumsuzluklara rağmen birlikte olmayı seçmişlerdi. Şoray’ın Sultan olarak anılmasında ve "Şoray Kanunları" olarak nitelendirilen kurallarının oluşmasında Rüçhan Adlı'nın büyük rolü vardı. Zira Adlı, Şoray'ın her filmde rol almasını istemiyor, dekolte giymesine, filmlerdeki ağır çalışma koşullarına ve öpüşmesine karşı çıkıyordu. Adlı, oyuncuya bazı kısıtlamalar getiriyordu ve ona "Sultanım" diye hitap ediyordu. Bu hitap biçimi daha sonra dönemin ünlü yayınlarında haber oldu ve Şoray, "Sultan" lakabıyla anılmaya başladı.
Şoray “Otobüs Yolcuları”ndan sonra, aktris olarak kendini iyice yetiştirmiş olduğu görülen Acı Hayat'ta rol aldı. Sinema yazarları tarafından “Yılın filmi” seçilen Acı Hayat, Şoray'a 1964’te I. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde en iyi kadın oyuncu ödülünü kazandırdı. Şoray, filmografisi için oldukça önemli olan bu filmdeki rolüyle sinema eleştirmenleri ve senaristlerden büyük övgüler aldı.
Şoray sayesinde ailesinin maddi durumu da düzelmiş, üst üste çektiği filmlerle oyunculukta kendine sağlam bir yer edinmeye başlamıştı. Dönemin ünlü yapımcıları ve film şirketi sahipleri Murat Köseoğlu (Aca Film), Osman Seden (Kemal Film), Nevzat Pesen (Pesen film) Şoray'ı filmlerinde oynatabilmek için birbirleriyle yarışıyorlardı. Oyuncu 60'lı yıllara çok kısa sürede damgasını vurmuş, 1965'te Fatma Girik, Hülya Koçyiğit, Filiz Akın'la birlikte Türk sinemasının en iyi dört kadın oyuncusundan biri olmuştu. Aynı yıl rol aldığı “Sürtük” adlı film, Türk sinema tarihi açısından önemliydi, zira inanılmaz bir seyirci rakamına ulaşmış, Şoray’ı büyük bir yıldız yapmış ve gazino filmleri dönemini başlatmıştı.
Ancak 1966'dan sonra yapımcıların para makinesi olarak gördüğü Şoray, ardı ardına benzer konulu filmler çekmeye başlamıştı ve sinemalarda sadece Şoray filmleri gösteriliyordu. Bu durum oyuncunun filmlerine gösterilen ilgiden kaynaklanıyordu ancak sinema izleyicisinde bir süre sonra bıkkınlık yaratmaya başlamıştı.
70’lerin başında yine zirvede görünen Şoray, 1972 yılıyla birlikte mesleki yaşamında yeni bir döneme başladı. Zira film sayısını ciddi anlamda azaltma kararı almıştı. Aynı yıl çektiği Cemo ve Dönüş filmleriyle başarı kazanan Şoray için Dönüş filmi ayrı bir önem taşıyordu. Çünkü oyuncunun ilk yönetmenlik deneyimiydi. Tepkilerle karşılaşsa da o dönemde hapiste olan Yılmaz Güney'den rejisörlüğü için kutlama mesajı alan Şoray'ın kendine güveni arttı. Film yılın en büyük hâsılat getiren yapımı olmasının dışında 1973 yılında “Moskova Film Festivali”nde özel bir ödül aldı. İkinci yönetmenlik denemesi olan Azapta için 1973'te kamera arkasına geçen Şoray, ilki kadar başarılı olamadı.
70’li yıllarda ortaya çıkan porno film furyasının yanında muhtıra nedeniyle de Şoray, bu süreç içinde çok az yapımda yer aldı. Bunlardan biri de Atıf Yılmaz’ın yönetmenliğinde büyük ses getiren ve başrollerini Kadir İnanır’la birlikte paylaştıkları Selvi Boylum Al Yazmalım’dı.
80’ler, Şoray’ın hem özel hayatında hem de sinema kariyerinde önemli değişikliklerin gerçekleştiği yıllar oldu. Zira oyuncu, 1983’te Rüçhan Adlı’yla 20 yıl süren ilişkisini sona erdirdikten sonra, Şoray kanunlarının pek hükmü kalmamıştı. Kendisi gibi oyuncu olan Cihan Ünal’la yine 1983’te dünya evine giren Şoray’ın 1 yıl sonra annesi hayata gözlerini yumdu. 1985 yılında kızı Yağmur Ünal dünyaya geldikten sonra Şoray film çalışmalarına bir süre ara verdi ve 1987’de Hayallerim Aşkım ve Sen’de başrolde oynadı. Aynı yıl Ünal’dan boşanan Şoray, Rumuz Goncagül, Gramofon Avrat, Soğuktu ve Yağmur Çiseliyordu gibi başarılı filmlerde rol aldı. 1993’te Aziz Nesin’in aynı adlı romanından beyaz perdeye uyarlanan Tatlı Betüş isimli TV dizisinde kamera önüne geçtikten sonra ona Altın Portakal’da ikinci kez en iyi kadın oyuncu ödülünü kazandıracak olan Bir Aşk Uğruna 1994’te vizyondaydı. Aynı yıl babasını bir yıl sonra da büyük aşkı Rüçhan Adlı’yı kaybeden Sultan, Yerçekimli Aşklar, Nihavend Mucize gibi yapımlardan sonra, Türk televizyon tarihinde çok önemli bir yere sahip olan İkinci Bahar’da Hanım rolünü canlandırdı. 2001’de TV izleyicisiyle Haluk Bilginer’le başrolleri paylaştıkları Tatlı Hayat ile yeniden buluşan Şoray, 1997’den sonra ilk kez uzun bir metrajlı bir filmle kamera önüne geçecekti: Gönderilmemiş Mektuplar.
Şoray, Mürüvvetsiz Mürüvvet ve Cemile isimli TV dizilerinden sonra 2006’da Uğur Yücel’in yönetmenliğini yaptığı “Hayatımın Kadınısın” isimli filmle izleyiciyle buluşmuştur.
Haziran 2015 ayında Muğla’nın Menteşe ilçesinde çekimlerine başladıkları, senaryosunu Onur Ünlü'nün yazdığı ve Yağmur Ünal’ın yapımcılığını üstlendiği "Uzaklarda Arama" adlı filmin yönetmenliğini annesi Türkan Şoray yapacak. Yağmur Ünal, ayrıca bir hayat kadınını canlandıracağı bu filmde ilk defa oyunculuk da yapacak. Filmin oyuncuları ise Sevda Erginci, Doğa Konakoğlu, Eşref Kolçak, Tanem Sivar, Fırat Tanış, Kaan Urgancıoğlu, Suna Selen, Elif Atakan, Mustafa Uğurlu, Ekin Türkmen, Pınar Göktaş, Sercan Badur, Mehtap Bayri gibi oyuncular olmuştur.
Uğur Yücel Kimdir?
Türkiye'de her kesimden insanın zevkle izlediği bir oyuncu olan Uğur Yücel, kabarelerle başladığı oyunculuk hayatına sinemada devam etmiş ve sadece oyunculukla sınırlı kalmayarak yönetmenlik ve senaristlik dallarında da birçok ödüle layık görülmüştir.
Uğur Yücel, 1957 yılında İstanbul'da doğdu. Aslen van'lıdır. İstanbul Belediye Konservatuvarı Tiyatro Bölümü'nde öğrenim gördü. 1977 yılında konservatuvardayken tek kişilik oyunlara ve stand up gösterilerine başladı. 1975 ile 1984 yılları arasında Kenter Tiyatrosu, Tef Kabare Tiyatrosu, Dormen Tiyatrosu ve Şan Müzikholünde çeşitli oyunlar oynadı. Yer aldığı kabareler ve müzikallerde Müjde Ar ve Sezen Aksu gibi sanatçılarla çalıştı.
1984 yılında ilk kez "Fahriye Abla" adlı film ile sinemada oyunculuğa başladı. Ardından 1986 yılında "Teyzem" ve "Milyarder", 1987 yılında ise başrolünde Şener Şen'in oynadığı "Selamsız Bandosu" adlı filmde yer aldı. Sinemada çıkış yapması yine başrolünü Şener Şen ile paylaştığı 1987 yapımı "Muhsin Bey" ile oldu. Hemen arkasından 1988 yılında Ertem Eğilmez'in son filmi olan "Arabesk"de Müjde Ar, Şener Şen ve Necati Bilgiç ile birlikte rol aldı.
1994 yılında televizyon dünyasına girdi. Birçok dizi ve tv skeçlerinde rol alan oyuncu ilk kez "Aziz Ahmet" adlı televiyon dizisiyle yapımcılık, senaristlik ve oyunculuk yaptı. Sinemada oyunculuğa 1996 yılına kadar ara veren Yücel, bu dönem kendi filmlerini çekmek için hazırlıklarda bulundu.
1996 yılında "Eşkiya" adlı film ile sinemaya dönüş yaptı. 1996 yılında senaryosunu Yavuz Turgul’un yazıp yönettiği “Eşkıya” adlı filmde Şener Şen ile başrolde oynarken Uğur Yücel Cumali karakterini canlandırdı. Kamran Usluer, Sermin Hürmeriç, Yeşim Salkım, Kemal İnci, Özkan Uğur gibi oyuncularla birlikte oynadı.
Ardından 2000 yılında Kemal Sunal'ın ölümü üzerine "Balalayka" adlı filmde yer aldı.
Uğur Yücel, 1998 yılında "İkinci Bahar" adlı televizyon dizisinin ilk 8 bölümünü çekerek televizyon dünyasında çalışmaya devam etti. Ardından TRT'de yayınlanan "Karanlıkta Koşanlar" adlı televizyon dizisinde yönetmen, senarist ve oyuncu olarak yer aldı.
2003 yılında ilk uzun metrajlı filmi olan "Yazı Tura"da yapımcıi yönetmen ve senarist olarak karşımıza çıktı. Yapımcılığa aynı yıl "Alacakaranlık" adlı dizi ile devam etti. Aynı zamanda bu dizide oyuncu olarak da yer aldı. 2005 yılında "Hırsız Polis" adlı dizide canlandırdığı karakter ile büyük beğeni kazanan oyuncu ertesi yıl "Hayatımın Kadınısın" ve "Ramon" adlı filmlerde yönetmen olarak karşımıza çıktı.
Yönetmenlik, yapımcılık, senaristlik ve oyunculuk dışında 1998 yılında çekilen "Laleli'de Bir Azize" ve "Gemide" adlı filmlerde müzik yapımcılığı da yaptı.
Oyuncu Derya Alabora ile 1983 yılından bu yana evli olan Uğur Yücel'in bu evlilikten bir de Can yücel (2)(d.1985) isimli oğlu bulunmakta.
2008 - 2010 yılları arasında yayınlanmış olan Canım Ailem adlı TV dizisinde Ozan Güven, Şebnem Bozoklu, Funda Eryiğit, Ezgi Mola, İlker Aksum ile birlikte başrol oynadı.
2009 yılında kendi yönettiği Ejder Kapanı adlı sinema filminde Kenan İmirzalıoğlu, Nejat İşler, Berrak Tüzünataç ve Ceyda Düvenci ile birlikte başrolü paylaştı.
2015 yılında yönetmenliğini Uğur Yücel’in oğlu Can yücel (2)’in yaptığı “Yaktın Beni” adlı sinema filminde Sarp Apak, Sinem Kobal, Uğur Yücel, Meltem Cumbul, Hasibe Eren, Sezai Aydın, Ozan Özcan, Bülent Şakrak ile birlikte oynadı.
Orhan Gencebay Kimdir?
Müziğe 6 yaşında Rus konservatuvarı mezunu ve aslen Kırım göçmeni eski bir opera sanatçısı olan klasik batı müzikçi Emin Tarakçı Hoca'dan keman ve mandolin dersleri alarak başladı. 7 yaşında bağlama ve Türk Halk Müziği dersleri almaya başladı. 10 yaşında ilk beste çalışması olan Kara Kaşlı Esmerdi Kim Bilir Kimi Sevdi isimli eseri yaptı.
13 yaşında Türk Sanat Müziği ve tambur eğitimi almaya başladı. Ortaokul ve lise yıllarında Samsun, Edirne ve İstanbul musiki cemiyetlerinde yaylı tambur, THM cemiyetlerinde ise bağlama çaldı. Samsun ve İstanbul'da halk evlerinin kuruculuğunu yaptı. Kendi açtığı müzik dershanelerinde öğretmenlik yaptı.
İlk profosyonel bestesi Ruhumda Titreyen Sonsuz Bir Alevsin'i 14 yaşında yaptı.
16 yaşından itibaren jazz ve rock müziği ile ilgilenmeye başladı, batı nefesli sazlardan oluşan orkestralarda tenor sax çalarak görev yaptı. Istanbul'a gelerek konservatur sınavlarına girdi ve kazandı. İcra heyetinde 4 yıl görev yaptıktan sonra konservatuardan ayrıldı. Vatani görevini bahriyeli olarak sürdürdüğü yıllarda bandoda saksafon çalmaya devam etti.
20 yaşında TRT Ankara, 22 yaşında TRT İstanbul Radyosu sınavlarına girdi. Ankara radyosundan İstanbul radyosuna geçerek 10 ay çalıştı, kendi isteği ile ayrıldı.
TRT’den ayrıldıktan sonra babasının da işlerinin bozulması üzerine yeniden Samsun’a döndü. Ne var ki içindeki müzik tutkusu her geçen gün biraz daha yoğunlaşdı. Orhan Gencebay çalışmalarını bu kez İstanbul Plakçılar Çarşısın’da yoğunlaştırdı. Söz yazarı, besteci, yorumcu, bağlama sanatçısı olarak zirveye doğru uzanan bir maratona başladı. Sanatçı henüz şarkıcı olarak tanınmadan önce de birçok bestesiyle şöhret olmuştu. “Sevemedim Kara Gözlüm “, “Koca Dünya”, “Sabır Taşı” adlı besteleri, besteci Orhan Gencebay’ın tanınmasına yetti.
1966'da Türkiye çapında yapılan bağlama çalma yarışmasında Arif Sağ ve Çinuçen Tanrıkorur ile birlikte derece aldı.
Arif Sağ ile birlikte 1966-1968 arası dönemde Muzaffer Akgün, Yıldız Tezcan, Ahmet Sezgin, Şükran Ay, Sabahat Akkiraz, Nuri Sesigüzel gibi birçok sanatçıya bağlama çaldı. Bu dönem içinde Kızılırmak Karakoyun, Ana, Kuyu gibi Türk filmlerinin müzik direktörlüğünü yaptı. İstanbul'daki halk evlerinde Abdullah Nail Bayşu, İsmet Sıral, Burhan Tonguç, Erkin Koray, Ömer Faruk Tekbilek, Vedat Yıldırımbora, Özer Şenay, Neşet Ertaş gibi sanatçılarla sık sık bir araya gelip müzik yaparak gelecekte kendi ortaya koyacağı müziksel sentezin ilk meyvelerini verdi. Ağlıyorum Yana Yana, Gönül bağları, Yıldız Akşamdan Doğarsın, Neredesin Leylâ'm gibi türkü plakları çıkardı. Sevemedim Karagözlüm, Sabır Taşı, Koca Dünya gibi besteleri çeşitli sanatçılar tarafından okunmaya, sanat dünyasında adı besteci ve bağlama virtüözü olarak duyulmaya başlandı.
Türkü plâklarından sonra, 1968 yılında ilk serbest çalışmalar plâğı Sensiz Bahar Geçmiyor/Başa Gelen Çekilirmiş'i çıkardı.Bundan sonra Topkapı Plak ve İstanbul Plak'tan seri olarak plaklar çıkarmaya devam etti. 1969 yılında çıkardığı Bir Teselli Ver/Yorgun Gözler 45'liği ile Türkiye çapında ün yaptı. Bestekâr ve enstrümanist kimliğinin yanı sıra, yorumcu kimliği ile ön plana çıkmaya başladı. Ben Eski Halimle Daha Mesuttum, Hor Görme Garibi, Severek Ayrılalım, Ümit Şarkısı, Sevenler Mesut Olmaz gibi plaklara imza attı.
1972 yılında Yaşar Kekeva ile birlikte Kervan Plak şirketini kurdu, şirketin yöneticisi oldu ve kardeşi Burhan Gencebay ile birlikte çalışmalarını burada sürdürmeye başladı. Kervan Plak, Türkiye'nin ilk yerli sermayeli plak şirketiydi. Bünyesine Erkin Koray, Ajda Pekkan, Muazzez Abacı, Mustafa Sağyaşar, Ahmet Özhan, Kamuran Akkor, Semiha Yankı, Samime Sanay, Neşe Karaböcek, Bedia Akartürk, Nil Burak, Ziya Taşkent, Semiramis Pekkan, Ferdi Özbeğen gibi starları alan Kervan Plak, dönemin plak piyasasının en güçlü şirketlerinden biri oldu. Daha sonra Yaşar Kekeva Kervan Plak’tan ayrılıp kendi adını verdiği plak şirketini kurunca Kervan Plak Orhan Gencebay ve Burhan Gencebay kardeşlerin ortaklığı ile bugünlere geldi. 1978 yılında yaptığı “Yarabbim” adlı plağı yurt içinde ve dışında yaptığı satışlarla rekor kırdı.
Orhan Gencebay, bugüne kadar 36 sinema filminde başrol oynadı, 90'a yakın filmde müzik direktörlüğü yaptı.
1000'den fazla bestesi bulunan Orhan Gencebay, bunların 400'e yakınını kendisi seslendirdi.
Orhan Gencebay'ın yaptığı çalışmalara TRT denetleme kurulunca arabesk dendiyse de, Orhan Gencebay bu değerlendirmeyi "yanlıştır ve eksiktir" diyerek kabul etmedi.
Yasal olarak 60 milyon civarı plak ve kaset tirajı olan Orhan Gencebay'ın, korsan üretimlerin yasal üretimlerden 2 kat fazla olduğu düşünülürse, yasal olmayan üretimlerle birlikte 200 milyon civarı tirajı olduğu tahmin ediliyor.Bu da; dünyanın sayılı tiraj rakamlarındandır.
Orhan Gencebay’ın 1970 yılında ilk evliliğini yaptığı Beyaz Kelebekler grubunun da eski solisti olan ses sanatçısı Azize Gencebay’dan Altan (d.1970) adını verdiği bir oğlu dünyaya geldi. Daha sonra oğlunun annesinden boşanan sanatçı “Tanrı katında eşimdir” dediği Sevim Emre’yi kendine hayat arkadaşı olarak seçti. 1974 yılından bu yana birlikte olan ünlü çift beraberliklerini büyük bir uyum ve mutluluk içinde sürdürüyorlar. Oğlu Altan Gencebay halen Kervan Plak prodüktörlüğünü yürütmektedir.
Orhan Gencebay’a 1999 yılında Kültür Bakanlığı'nca Devlet Sanatçısı unvanı verildi. 2002 yılında Dışbank’ın İdeal Kart reklamında, 2010 yılında Vodafone Türkiye reklamında oynadı.
1996-1997 yıllarında TGRT ekranlarında “Orhan Abi Halk Show” adlı programda sunuculuk yaptı. 2006 ve 2008 yıllarında Star TV ekranlarında yayınlanan “Popstar Alaturka” yarışmasında jüri üyeliği yaptı. 2013 yılında Star TV ekranlarında yayınlanan Popstar 2013 yarışmasında jüri üyeliği yaptı.
Orhan Gencebay, 3 nisan 2013 tarihinde Ak Parti Hükümeti tarafından açıklanan ve barış sürecini yönetecek olan 63 kişilik Akil insanlar listesine Karadeniz Bölgesi Temsilcisi olarak girmiştir.
2015 yılında Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri Yönetmeliği kapsamında, müzik alanında ödüllendirildi.
Albümleri
- Musalla Taşı (1968–1969 derleme)
- Kaderimin Oyunu (1968–1970 derleme)
- Bir Teselli Ver (1968–1972 derleme)
- Batsın Bu Dünya (1971–1974 derleme)
- Sarhoşun Biri (1974–1976 derleme)
- Hatasız Kul Olmaz (1974–1976 derleme)
- Benim Dertlerim (1978)
- Yarabbim (1979)
- Aşkı Ben Yaratmadım (1980)
- Ben Topraktan Bir Canım (1981)
- Kördüğüm (1977–1982 derleme)
- Bir Damla Mutluluk (1978-82 derleme)
- Leyla ile Mecnun (1983)
- Dil Yarası (1984)
- Beni Biraz Anlasaydın (1985)
- Cennet Gözlüm (1986)
- Akma Gözlerimden (1987)
- Emrin Olur (1988)
- Ya Evde Yoksan (1989)
- Utan - Dokunma (1990)
- Hasret Rüzgarı (1991)
- Sen de Haklısın (1992)
- Hayat Devam Ediyor (1993)
- Yalnız Değilsin (1994)
- Gönül Dostu (1995)
- Kiralık Dünya (1996)
- Orhan Gencebay Klasikleri (1998)
- Cevap Ver (1999)
- Orhan Gencebay Klasikleri 2 (2002)
- İdeal Aşk (2002)
- Yürekten Olsun (2004)
- Yargısız İnfaz (2006)
- Orhan Gencebay Film Müzikleri (2007)
- Berhudar Ol (2010)
- Orhan Gencebay ile Bir Ömür (2012)
Filmleri
1971 - Bir Teselli Ver
1972 - Sev Dedi Gözlerim
1973 - Ben Doğarken Ölmüşüm
1974 - Dertler Benim Olsun
1975 - Batsın Bu Dünya
1975 - Bir Araya Gelemeyiz
1976 - Bıktım Her Gün Ölmekten
1976 - Şoför
1977 - Hatasız Kul Olmaz
1978 - Derdim Dünyadan Büyük
1978 - Çilekeş
1979 - Aşkı Ben Mi Yarattım
1980 - Kır Gönlünün Zincirini
1980 - Yarabbim
1980 - Vazgeç Gönlüm
1980 - Ben Topraktan Bir Canım
1981 - Feryada Gücüm Yok
1982 - Kördüğüm
1982 - Bir Yudum Mutluluk
1982 - Leyla İle Mecnun
1983 - Zulüm
1983 - Kahır
1984 - Kaptan
1984 - Dil Yarası
1984 - Aşkım Günahımdır
1985 - Doruk
1987 - Cennet Gözlüm
1988 - Küçüksün Yavrum
1989 - Kan Çiçeği
1989 - Seni Arıyorum / Sensiz Yaşıyorum
1990 - Utan
1993 - Gerçek Bir Masal (Dizi)
1993 - Hamuş (Dizi)
1993 - Bayan Perşembe (Dizi)
1993 - Kızımı Arıyorum (Dizi)
2009 - Altın Kızlar (Dizi)
Ödülleri
1968-1972 arası her 45liği için Altın Plak ödülleri
1972 Ses dergisi Yılın Türk Müziği Sanatçısı ödülü
İstanbul Plak tarafından, yüksek tiraj başarısından olayı verilen Altın Taç Ödülü (1970)
Tercüman gazetesi tarafından verilen Yılın Sanatçısı Ödülü (1984)
Merhaba dergisi tarafından verilen Yılın Sanatçısı Ödülü (1984)
Ses dergisi tarafından verilen Yılın Sanatçısı Ödülü (1985)
MÜYAP tarafından Dokunma adlı albümünün göstermiş olduğu yüksek satış başarısından dolayı verilen Yüksek Tiraj Ödülü (1990)
ABD-Mısır-İsrail'in önde gelen üniversiteleriyle, Hacettepe Üniversitesi'nin ortaklaşa vermiş olduğu Montu Merit Doktorası (Fahri Müzik Doktoru) Ödülü (1990)
Mehmetçik Vakfı tarafından verilen Altın Madalya Ödülü (1995)
İntermedia ekonomi dergisi tarafından verilen Ekonomide Yılın Yıldızları Ödülü (1998)
Kültür Bakanlığı'nca verilen Devlet Sanatçısı unvanı (1998)
Cumhurbaşkanlığı tarafından, Türk Milli Eğitimine katkılarından dolayı verilen Onur Ödülü (2000)
Kral Tv Müzik Ödülleri Onur Ödülü (2011) Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri Yönetmeliği kapsamında, müzik alanında ödüllendirildi. (2015)
Ajda Pekkan Kimdir?
Ayşe Ajda Pekkan, 12 Şubat 1946'da İstanbul'da Kasımpaşa Askeri Deniz Hastanesi'nde doğdu. Babası Rıdvan Pekkan deniz binbaşısı, annesi Nevin Dobruca ev hanımıydı. Babasının görevi dolayısıyla çocukluğu Gölcük'te, Amerikan askerlerinin ailelerinin arasında geçti. Modern bir ortamda ancak ailevi sorunlar arasında geçirilen çocukluk Ajda Pekkan'ın gençliğini etkileyen önemli bir dönem oldu. İlk okuldan sonra İstanbul’a taşındılar. Kadıköy Ortaokulu'nu bitirdikten sonra Çamlıca Kız Lisesinde okudu. Bu yıllarda anne – babası boşandı. 1963 yılında Ses dergisinin açmış olduğu yarışmada birinci olunca okulu bıraktı.
Şarkıcı olmak için büyük heves taşıyan Çamlıca Kız Lisesi öğrencisi Ajda Pekkan, kardeşi Semiramis Pekkan'ın da desteğiyle 1962 yılında dönemin en popüler gece klubü Çatı'nın sahibi olan İlham Gencer'e ulaştı. İlk olarak seslendirdiği Mina Mazzini'nın "Il Cielo In Una Stanza" şarkısıyla kendini kabul ettirdiği Çatı gece klubünde Los Çatikos topluluğu eşliğinde bir müddet sahne çalışması yaptı.
1963 yılında bir aile dostlarının teşvikiyle Ses dergisinin, sinemaya yeni yüzler kazandırmak amacıyla açtığı kapak yıldızı yarışmasına katıldı. Ediz Hun'un erkekler dalında birinci, Hülya Koçyiğit'in bayanlar dalında ikinci olduğu yarışmada, birinci seçilen Ajda Pekkan'ın profesyonel kariyeri böylece başlamış oldu. Avrupai görünümü ve cüretkar tavırlarıyla Yeşilçam'ın gözde sanatçılarından biri olan Ajda Pekkan, beyaz perdeden gelen teklifleri değerlendirmeye başladı ve 1963 yılında "Adanalı Tayfur" ile ilk kez çıktığı kamera karşısında, 1967 yılındaki son filmi olan "Harun Reşit'in Gözdesi"ne kadar baş rollerini Ayhan Işık, Cüneyt Arkın ve Tamer Yiğit gibi sanatçılarla paylaştığı 47 film çevirdi.
Ses kabiliyeti rol aldığı filmlerdeki yapımcıların da dikkatinden kaçmadı ve pek çok filminde şarkıcı rolü üstlendi ve çeşitli şarkılar seslendirdi. İlk filmi "Adanalı Tayfur"da seslendirdiği "Göz Göz Değdi Bana" şarkısı, arka yüzünde Öztürk Serengil'in seslendirdiği "Abidik Gubidik" şarkısıyla birlikte 45'lik plak olarak yayınlandı. Sinemaya başlamadan önce tanışıp şarkıcılık yapabilmesi için yardım istediği ve kabiliyetine ikna ettiği Fecri Ebcioğlu, sinema yıllarında da Ajda Pekkan'la irtibatını hiç koparmadı ve 1965 yılında kendine ait ilk plağı olan "Her Yerde Kar Var / 17 Yaşında" piyasaya sürüldü. Fecri Ebcioğlu'nun yabancı şarkılar üzerine Türkçe sözler yazarak ülkemize benimsettiği "aranjman" tarzının en büyük starı, Salvatore Adamo'nun ünlü şarkısını yine Adamo gibi Fransız aksanıyla söyleyerek, yavaş yavaş ismini duyurmaya başladı.
Sahnelerden sinemaya geçen sanatçıların aksine, sinemadan sahneye geçen Ajda Pekkan, birkaç plak denemesinden sonra 1968 yılında çıkardığı "İki Yabancı" 45'liği ile aranjman dalında onbinlerce plak satarak satış rekoru kırdı. "Dünya Dönüyor", "Saklanbaç" ve "Üç Kalp" gibi üstüste çok başarılı plaklar yaptı. Bu yükselen trendin neticesinde yurtdışından davetler aldı ve Atina'daki Uluslarası Apollonia Müzik Festivali'nde 1968 yılında "Özleyiş" ve 1969 yılında "Perhaps One Day" şarkıları ile üstüste iki kere dördüncü olarak müzik piyasasındaki yerini sağlamlaştırdı. Barcelona'daki Akdeniz Şarkıları Festivali'nde "Ve Ben Şimdi" şarkısı ile Türkiye'yi temsil etmesi ve şarkılarının pek çok filmde fon müziği olarak kullanılması, Ajda Pekkan'ı tüm ülkede tanınır hale getirdiği gibi, 1966 yılında Zeki Müren’in alt kadrosunda Maksim’le gazino hayatına başladı. Ajda, o günlerde, yeni bir aşka yelken açtı. CHP Genel Sekreteri Kemal Satır’ın oğlu Mustafa Satır ile beraberliği 1967 yılının en çok ses getiren olaylarından biri oldu..
1973 yılında Avrupa´nın ünlü müzikholü ‘Olympia’da verdiği konserle hem dış dünyaya açıldı. Türkiye’nin mutlu azınlığı ona ´Superstar´ ünvanını verdi. 7 yıl kadar Fransa´da kaldıktan sonra ülkesine döndü. Ülkü Aker ve Fikret Şeneş gibi söz yazarlarıyla çalıştı.
Her ülkenin starlarını bünyesinde barındırmaya özen gösteren Philips firması, Türkiye'den seçtiği Ajda Pekkan'ı kanatlarının altına aldı ve kayıtları Fransa'daki stüdyolarda gerçekleştirilen, Fikret Şeneş'in sözlerini yazdığı şarkılarla, Ajda Pekkan'ın diğer şarkıcılardan bir adım öne fırladığı yıllar başladı. Üstüste gelen hit plaklarla Ajda Pekkan'ın sesi tüm ülkede keyifle dinlendiği gibi, şık giyimi, sürekli kendini yenileyen görünümü ve değişime açık tavrıyla sadece müzikte değil moda konusunda da hayranlarını sürükleyen bir ikon haline geldi. "Sensiz Yıllarda", "Yalnızlıktan Bezdim" gibi şarkılarla fırtına gibi girdiği 70'lerin ortalarında seslendirdiği "Tanrı Misafiri", "Kimler Geldi Kimler Geçti", "Hoşgör Sen", "Sana Ne Kime Ne" gibi ileride birer Ajda Pekkan klasiği haline gelecek şarkılarıyla Türkiye sınırlarını zorlamaya başladı. Bu üstün performansının sonucunda 1976 yılında Paris'in ünlü Olympia müzikholünde, pek çok şarkısının Türkçe versiyonlarını seslendirdiği, dönemin ünlü Cezayir asıllı Fransız şarkıcısı Enrico Macias'la seri konserler verdi. Bir dost toplantısında Hürriyet Gazetesi sahibi Erol Simavi'nin "Ajda Pekkan'a Star demek yetmez, ancak Süperstar dersek yerini bulur." sözüyle birlikte önce sanat çevrelerinde, sonra hayranlarının arasında, daha sonra da tüm ülkede "Süperstar" ünvanıyla anılır oldu.
1977 yılında bu ünvanını ilk kez resmileştiren, o güne kadar benzeri görülmemiş bir kapak dizaynı ve prodüksiyonla piyasaya sunulan, "Kim Ne Derse Desin", "Hancı" gibi şarkıların yer aldığı albümü "Süperstar"ı hazırladı. Aynı yıl Tokyo'daki Yamaha Müzik Festivali'nde "A Mes Amours" şarkısıyla elde ettiği başarılı netice, 1970'lerin başında yurtdışında ilk olarak bir Almanca ve daha sonra birkaç Fransızca plağı satışa sunulan Ajda Pekkan'ın 1977 ve 1978 yıllarında Fransa'da ses getiren 45'lik çalışmaları yapmasına ve sonunda "Pour Lui" isimli Fransızca albümünü hazırlamasına ön ayak oldu. Halk konserleri, sahne çalışmaları ve konuk sanatçı olarak katıldığı uluslararası organizasyonlar ile başarısını pekiştiren Ajda Pekkan, 1979 yılında "Bambaşka Biri", "Haykıracak Nefesim" gibi şarkıların yer aldığı Süperstar serisinin ikinci albümü "Süperstar 2"de kariyerinin doruğuna çıktı. 70'li yıllarda defalarca yılın sanatçısı seçildiği gibi şarkıları da liste başlarından inmedi, çeşitli ödüller kazandı.
O seneye kadar, Türkiye'yi temsil etme görevinin, eleme usulüyle belirlendiği Eurovision şarkı yarışmasına 1980 yılında atama yoluyla Ajda Pekkan seçildi. İlk önce tespit edilen 5 bestecinin şarkılarının jüri tarafından 3'e düşürülmesiyle, "Bir Dünya Ver Bana", "Olsam" ve "Pet'r oil" ile Tv ekranlarında boy gösterdi. "Pet'r oil"ın Türkiye'yi temsil etmesine karar verilen gece sonunda, ülkemizde hiç olmamış birşey oldu ve henüz plağı satışa sunulmamış bir şarkı tüm halk tarafından ezbere söylenir oldu. Kulis faaliyetlerinin yetersizliği, şarkının siyasi hicivli yapısı ve yarışma gecesindeki organizasyon bozuklukları neticesinde Ajda Pekkan bu yarışmada hayal kırıklığı yaratan bir derece aldı. Süperstar'ı bir hayli küstüren bu yarışmadan sonra bir süre dinlenme kararı alıp ABD.'ye yerleşti. 70'lerin sona ermesiyle birlikte pop müziğin cazibesini yitirip, alaturka ve arabeske yönelindiği yıllarda "Sen Mutlu Ol" ve "Sevdim Seni" isminde hafif müzik ve alaturka sentezi iki albüm yaptı. Ancak Süperstar'ın bir türlü içine sinmeyen ve kendi isteği doğrultusunda gerçekleşmeyen, ısmarlama olarak hazırlanan bu albümler Ajda Pekkan hayranlarının beklediği renkten ve kıvamdan uzaktı. Yerli bestecilerle çalışmaktan beklediği verimi alamayan Ajda Pekkan, 70'lerde kendi önderliğinde yükselen aranjman akımına geri döndü.
1970-79 arasını Paris'te yaşadı. 80'de Eurovizyon şarkı yarışmasında yaşadığı hüsranın ardından küsüp İngiltere'ye, oradan da Amerika'ya gitti. İki sene oralarda kaldı.
"Süperstar 83 Show"uyla sahnelerde fırtına gibi eserken, en başarılı çalışmalarında yanında olan Fikret Şeneş'le birlikte çalıştığı "Uykusuz Her Gece", "Son Yolcu" gibi şarkıların yer aldığı "Süperstar 83" albümüyle yeniden gönülleri fethetti. Reklam filmleri, Tv programları, sahne çalışmalarıyla ikinci baharını yaşayan Süperstar, 1984 yılının sonlarında yapımcılarının ve yakın çevresinin ısrarıyla dönemin popüler gruplarından Beş Yıl Önce 10 Yıl Sonra ile bir albüm hazırladı. "O Benim Dünyam" şarkısıyla yeniden çıkış yakalayan Ajda Pekkan, şarkı yorumlarındaki üstün bir performansına rağmen şarkıların özensizliği ve zorlama bir albüm olmasından dolayı, yeni ekibiyle beklediği sükseyi yapamadı.
1987 yılında Ülkü Aker ve Fikret Şeneş'in sözlerini yazdığı "Kim Olsa Anlatır", "Yalnızlık Yolcusu" gibi şarkılarla, özel hayranları için eşsiz olarak nitelenen ancak hit şarkı eksikliği nedeniyle, fazla tutulmayan "Süperstar 4" albümünü hazırladı. Sonrasında yaptığı evlilik nedeniyle aldığı müziği bırakma kararı tüm müzik severleri üzse de, müzikten ayrı geçen günlerinde yaşadığı boşluk hissi neticesinde yeniden müziğe dönüş kararı verdiği sıralarda evliliği de sona erdi.
1989 yılının son günlerinde "Ajda '90" albümünü piyasaya sürdü. Pop müziğin çıkmaza girdiği, hatta unutulduğu günlerde "Yaz Yaz Yaz" ile ortalığı kasıp kavurdu. Yarısı yerli beste, yarısı aranjman olan bu albüm, Ajda Pekkan'ın muhteşem dönüşünün bir işaretiydi adeta. Peşi sıra başlayan Rumelihisarı konserleriyle Süperstar, sevenlerini kaldığı yerden büyülemeye devam etti. '91, '93 ve '96 yıllarında çoğunlukla yerli bestecilerle çalıştığı albümleri, sivrilen bir kaç şarkı dışında beklenen ilgiyi görmedi. 90'ların ortalarına kadarki 30 senelik müzikal kariyerinde hiç toplama albüm yapmayan Ajda Pekkan'ın, hayranlarını çok memnun etse de kendi rızası dışında yayınlanan "Hoş Görsen" ve "Unutulmayanlar" albümleri piyasaya çıktı.
Çeşitli sahne çalışmalarına devam ederken 1998 yılında eski şarkılarının yeni düzenlemelerini seslendirdiği "Best Of" albümü müzik marketlerdeki yerini aldı. Yüksek satış grafiği yakalayan bu albümün devamı niteliğinde, 2000 yılında 2 CD'den oluşan "Diva" albümü piyasaya çıktı. Bu albümde Ajda Pekkan'ın eski şarkılarının yeni yorumlarının yanı sıra, "Mutlu Bütün Şarkılar" ve "Aşka İnanma" gibi iki yeni şarkı ve kardeşi Semiramis Pekkan'ın eski şarkılarından "Dert Ortağım" ile "Bu Ne Biçim Hayat"ın da Ajda Pekkan yorumları yer aldı. Büyük başarı elde eden bu albümün şarkılarından "Bir Günah Gibi", dünyaca ünlü DJ Claude Challe'nin "Buddha Bar" serisinde yer aldı. 2000 yılında Monaco'da Monte Carlo Sporting D'été müzikholü'nde dünyaca ünlü sanatçılarla birlikte sahne alan Süperstar, bir de "Prestige de la Turquie avec Ajda Pekkan" isminde videoklip hazırladı. 60, 70 ve 80'li yıllarda pek çok filmde fon müziği olarak kullanılan Ajda Pekkan şarkılarından sonra Ajda Pekkan'ın sesi, 2001 yılı içerisinde sinemalarda gösterime giren "Cahil Periler" filminde "Bambaşka Biri" ve Meksika'da yayınlanan bir pembe dizide de "Bir Günah Gibi" şarkıları ile yer aldığı filmlere renk kattı.
2002 yılında vizyona giren "Şöhret Sandalı ismindeki sinema filminde Halil Ergün'le beraber başrolleri paylaştı. 2003 yılında sözü ve müziği Şehrazat (müzisyen)’a ait Sen İste adlı single çalışmasını yayınlayan Pekkan, 2005 yılında Kanal D'de Superstar Show adlı bir televizyon programı yapmaya başladı. 2006 yılında çıkarttığı Cool Kadın adlı albümü MÜYAP tarafından Altın Plak ile ödüllendirilen Pekkan 2008 yılında İstanbul, Ankara ve İzmir'i kapsayan büyük bir turneye çıktı. Turnenin ardından Aynen Öyle adlı 21. stüdyo albümünü çıkarttı.
Ajda Pekkan son olarak 2009 yılında Serdar Ortaç tarafından söz ve müziği yazılan Resim adlı single çalışmasını yayınladı.
Evlilikleri :
2 evlilik yapmıştır. 1975 yılında Ajda’nın aşk hayatına önce Galatasaray kalecisi Yasin Özdenak sonra da Ahmet Mavitan girdi.
1.evliliği : Ajda Pekkan 27 yaşındayken, 17 Kasım 1973 tarihinde 19 yaşındaki Coşkun Sapmaz ile Zürih’te evlendi. Bu evlilik 6 gün sürdü.
Ajda Pekkan 1979 yılı yazında İzmir Fuarı'nda Gazeteci Erol Yaraş ile nişanlandı, ancak birkaç gün sonra ayrıldı.
2.evliliği : 27 Aralık 1984 tarihinde iş adamı Ali Bars'la evlendi 6 yıl sürdü ve 1989 yılının sonunda evliliği sona erdi.
İkinci evliliği Aziz Üstel yüzünden bittikten sonra, bu dönemde, Talip Özkan isimli genç işadamı girdi Ajda’nın hayatına. Ajda, çok geçmeden Talip Özkan’a da “bye bye” deyip, gönül rotasını bu kez Jülide Ateş ile başarısız bir evlilik yapan İzmirli işadamı Cemal Özgörkey’e kırdıysa da fazla uzun sürmedi. Çok geçmeden işadamı Teoman Demir girdi bu kez hayatına (1994). Kesintilerle üç yıl kadar sürdü bu ilişki. Derken 1998 yılında politika dünyasının parlayan yıldızı Sağlık Bakanı Yıldırım Aktuna aşkı patladı. Beklenenden de uzun sürdü bu ilişki, ama Ajda’nın neredeyse genel kuralı haline gelen “Ne evlilik, ne ilişki uzun ömürlü olmaz. Zamanı gelince biter” ilkesine uygun olarak bitiverdi. 2000 yılında Monaco’da konser verirken yanında İzmirli iş adamı Erol Özbaş vardı. Daha sonra 2003 -2007 yılları arasında Okan Tapan ile birlikte oldu.
Ajda Pekkan, 19 mart 2013 tarihinde Beşiktaş spor klübünün 110. Kuruluş yılı kutlamaları çerçevesinde İnönü stadında sahneye çıktı.
13 – 19 Mayıs 2013 tarihleri arasında Antalya Lara'da düzenlenen UNI SummerLife 2013 Uluslararası Dans ve Müzik Festivalinde Ajda Pekkan da şarkılar söyledi.
Bugüne kadar bıçak değmemiş yeri kalmayan ünlü sanatçı 21 kez Estetik Yaptırdı:
3 kez burnunu yaptırdı.
6 kez dudaklarına silikon enjekte ettirdi.
Diz kapaklarını gerdirdi.
2 kez karın bölgesini gerdirdi.
4 kez yüzünü gerdirdi.
Kaşlarını çektirdi.
Göz kapaklarını kaldırttı.
Göğüslerini dikleştirdi.
2 kez kollarının alt bölgesindeki yağları aldırdı.
Süperstar ayrıca 6 ayda bir yüzüne botoks enjekte ettiriyor.
Albümleri;
Farkın Bu (2011)
Resim (2009)
Aynen Öyle (2008)
Cool Kadın (2006)
Diva (2000)
The Best of Ajda (1998)
Ajda Pekkan (1996)
Ajda 93 (1993)
Seni Seçtim (1991)
Ajda 90 (1990)
Süperstar IV (1987)
Ajda Pekkan ve Beş Yıl Önce On Yıl Sonra (1985)
Süperstar III (1983)
Sevdim Seni (1982)
Sen Mutlu Ol (1981)
Süperstar II (1979)
Pour Lui (1978)
Süperstar (1977)
La Fete A L’Olympia (1976)
Ajda (1975)
Ajda Pekkan Vol. III (1972)
Fecri Ebcioğlu Sunar: Ajda Pekkan (1969)
Ajda Pekkan (1968)
Filmleri;
Şıpsevdi (1963) Kendini Arayan Adam (1963) Adanalı Tayfur (1963) Şaşkın Baba (1963) Öpüşmek Yasak (1963) Abudik Gubidik (1964) Çanakkale Aslanları (1964) Plajda Sevişelim (1964) Kaynana Zırıltısı (1964) Avare (1964) Hızır Dede (1964) Koçum Benim (1964) Sokakların Kanunu (1964) Artık Düşman Değiliz (1965) Cici Kızlar (1965) Kart Horoz (1965) Kolla Kendini Bebek (1965) Pantolon Bankası (1965) Şaka İle Karışık (1965) Şepkemin Altındayım (1965) Yabancı Olduk Şimdi (1965) Bir Caniye Gönül Verdim (1965) Şehvetin Esiriyiz (1965) Babamız Evleniyor (1965) Sevdalı Kabadayı (1965) Taçsız Kral (1965) Dalgacı Mahmut (1965) Berduş Milyoner (1965) Helal Adanalı Celal (1965) Bir Gönül Oyunu (1965) Lafını Balla Kestim (1965) Sevinç Gözyaşları (1965) Avare Kız (1966) Kara Tren (1966) Şoför Deyip Geçmeyin (1966) Seher Vakti (1966) Ümit Sokağı (1966) Düğün Gecesi (1966) Siyah Otomobil (1966) Dişi Düşman (1966) Dağda Silah Konuşur (1966) Günah Çocuğu (1966) Affet Sevgilim (1966) Ayrılık Şarkısı (1966) Erkek Severse (1966) Harun Reşid'in Gözdesi (1967) Tatlı Günler (1969) Şöhret Sandalı (2002) Romantik Komedi 2: Bekarlığa Veda (Film şarkılarını seslendirmiştir "Yakar Geçerim" 2013)
45'likleri;
Yurtdışı
I Agapi M' Afise - Alli Den Tha Vreis Opos Emena (1970 Yunanistan) Den Rotises Pote - San To Karavi (1970 Yunanistan) Zigeuner Müssen Singen - Der Große Abschied (1971 Almanya) Ai No Omoide - Wasureenu H ito (1972 Japonya) Babylone, Babylone - Viens Pleurer Dans Mon Ceour (1973 Almanya) Je T'apprendrai L'amour - Tu Pars Et Tu Reviens (1976 Fransa) Mediterranée - Kim Derdi ki (1976 Fransa) Viens Dans Ma Vie - Face Á Face Avec Moi (1976 Fransa) Mediterráneo - A Mes Amours (1976 İspanya) A Mes Amours - Satisfaction (1977 Fransa) A Mes Amours - Satisfaction (1977 Japonya) Hancı - Mediterranée (1977 Japonya) Et Je Voyage - Je Danse (1978 Fransa) Loin De Nous Je T'aime - Combien Je T'aime (1978 Fransa) Pet'r Oil - Le Roi Du Petrole (1980 Fransa) Pet'r Oil - Bir Dünya Ver Bana (1980 Almanya)
Yurtiçi
Abidik Gubidik Twist - Göz Göz Değdi Bana (1964) Her Yerde Kar Var - Onyedi Yaşında (1965) Moda Yolunda - Serseri (1966) Seviyorum - ilkokulda Tanışmıştık (1966) iki Yabancı - Bang Bang (1967) Dönmem Sana - ilk Aşkım (1967) Oyalama Beni - Saklanbaç (1967) Aşk Oyunu - Et C'est Pour Toi (1967) Boşvermişim Dünyaya - Sevdiğim Adam (1967) Dünya Dönüyor - Üç Kalp (1968) Kimdir Bu Sevgili - Onu Bana Bırak (1968) Özleyiş - Ve Ben Şimdi (1968) Boş Sokak - Çapkın (1968) Ne Tadı Var Bu Dünyanın - Mesut Ol Sen (1969) İki Yüzlü Aşk - Erkekleri Tanıyın (1969) Durdurun Şu Zamanı - Yaşamak Ne Güzel Şey (1969) Ben Bir Köylü Kızıyım - Tatlı Dünya (1969) Son Arzu - Üzgün Yüzlü Dertli Akşam (1969) Ay Doğarken - Sev Sen de Gönlünce (1969) Sensiz Yıllarda - Olmadı Gitti (1970) Yağmur - Tek Yaşanır mı (1970) Gençlik Yılları - Bilmece Bildirmece (1971) Yalnızlıktan Bezdim - Gel (1971) Sen Bir Yana Dünya Bir Yana - içiyorum (1971) Olanlar Oldu Bana - Çapkın Satıcı (1972) Dert Bende derman sende - Varsın Yansın Dünya (1972) Kaderimin Oyunu - Kimler Geldi Kimler Geçti (1973) Babylone, Babylone - Viens Pleurer Dans Mon Cœur (1973) Tanrı Misafiri - içme Sakın (1973) Seninleyim - Palavra Palavra (1973) Nasılsın iyi misin - inanmam (1974) Sana Neler Edeceğim - Haram Olsun Bu Aşk Sana (1974) Hoşgör Sen - Sana Ne Kime Ne (1975) Al Beni - Aşk Budur (1975) Ne Varsa Bende Var - Yere Bakan Yürek Yakan (1976) Je T'apprendrai L'amour - Tu Pars Et Tu Reviens (1976) Gözünaydın - Kim Ne Derse Desin (1976) Viens Dans Ma Vie - Face Á Face Avec Moi (1977) Ağlama Yarim - Sakın Sakın Ha (1977) A Mes Amours - Satisfaction (1977) Ya Sonra - Yeniden Başlasın (1978) Pet'r Oil - Loving On Petrol (1980) Sen İste (2003) Resim (2009)
Kaynak: Diyarbakır Söz