Yazar Kemal Burkay, yeni anayasanın en kilit noktasının kimlik sorunu ve vatandaşlığın ifade biçimi olacağını belirterek, ''Bu konuda yüz yıldır yapılan yanlış bir uygulamanın şimdi sıkıntılarını çekiyoruz ve bu durumdan nasıl çıkabileceğimizi tartışıyoruz'' dedi.
Abant Palace Otel'de düzenlenen ''26. Abant Toplantısı''nın, ''Ana Dilde Eğitim'' başlıklı oturumunda konuşan Burkay, Türkiye'de vatandaşların sahip olduğu pek çok kimliğin yok sayıldığını ve teke indirgendiğini öne sürdü.
Abant platformu toplandı
Türkiye'deki kimlik sorununa çoğulcu bakış açısıyla yaklaşmak gerektiğini ifade eden Burkay, şöyle konuştu:
''Kanımca yeni anayasanın en kilit noktası kimlik sorunu ve vatandaşlığın ifade biçimidir. Bu konuda 100 yıldır yapılan yanlış bir uygulamanın şimdi sıkıntılarını çekiyoruz ve bu durumdan nasıl çıkabileceğimizi tartışıyoruz. Kimlikler sorununa ülkenin ve toplumun gerçeklerine uygun olarak çoğulcu bir bakış açsısıyla mı yoksa tekçi bakış açısıyla mı yaklaşmalı? Türkiye Cumhuriyeti'ni kuranlar ikincisini seçtiler, tekçi bir anlayışla yeni devleti temellendirdiler. Yasal sistemleri ona göre düzenlediler, topluma da ona göre biçim vermek istediler. Toplum mühendisliği yapmak istediler.''
İnsanların ''Vatan'' olarak ifade edilen coğrafyada yaşadığını belirten Burkay, vatandaşlığın devlet kavramıyla çok yakından ilişkili olduğunu söyledi.
Burkay, Türkiye'de oluşturulan devlet yapılanmasının tek kimliğe göre belirlendiğini savunarak, şöyle devam etti:
Burkay: Resmi dil olsun
''Bu yapılanma ülkenin çoğulcu yapısına göre olmadı, tek kimliğe göre belirlendi ve diğer kimlikler yok sayıldı. Bu ülkenin vatandaşlarının sahip olduğu pek çok kimlik yok sayıldı ve teke indirgendi. Diğer kimliklerin yok sayılması ister istemez sorunlar yarattı ve o sorunlar büyüyerek bugüne kadar geldi. Şimdi demokratik bir anayasa yaparken bu tekçi anlayışı terk etmek lazım. Tabii bu kolay değil, yüz yıllık bir uygulama. Sorunlar birbiriyle bağlantı içinde. Dil sorunu, kimlikler, demokrasi sorunu ve bu sorunların çözümü... Kürt sorunu, Alevi sorunu da bütün bunlarla bağlantı içinde. Yeni anayasa bu bağlantıyı göz önüne alacaksa, gerçekten radikal, ciddi bir radikal uygulama yapacaksa, yüz yıllık uygulamaya son vermesi lazım.''
Burkay, bütün kimliklerin bir arada yaşayabilmelerine ortam sağlayacak yeni bir anayasa oluşturulması gerektiğine işaret ederek, ''Yeni anayasa formüle edilirken sade olmalı, çok uzun olmamalı'' dedi.
Yazar Türköne
Yazar Mümtazer Türköne ise uzun süredir ''Kürt sorunu'' üzerine yazı yazdığını belirterek, sorunun çözümü için Kürtçe sorununun ele alınması gerektiğini savundu.
TRT'nin Kürtçe yayın yapan bir kanal açmasının sorunun çözümü konusunda önemli bir çıta oluşturduğunu kaydeden Türköne, ''Bu çıtanın altında kalan tüm sorunları da çözdü aslında. Çünkü devlet televizyonunda Kürtçe yayın verdiğiniz zaman otomatik olarak birçok sorunu da çözmüş oluyorsunuz. Kürtçe eğitim meselesi öne geldiği zaman bir direnç ortaya çıkıyor'' ifadesini kullandı.
Pazar günü sona erecek toplantıda yarın ''Üniter Devlet-Özerklik Dengesinde Yerel Yönetimler'' ve ''Yeni Anayasada Cumhurbaşkanının Konumu'' başlıklı oturumlar yapılacak.
Kaynak: Diyarbakır Söz
