Erdoğan, Diyarbakır'ın, terör örgütünün siyasi uzantıları başta olmak üzere milli irade gaspçılarına bugün çok güzel bir cevap verdiğini, birilerinin arka bahçesi olmadığını haykırdığını ifade ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Diyarbakır, istismar siyasetini kaldırıp çöpe atmıştır. Bugün Diyarbakır, Kürt kardeşlerimin iradesini elindeki viski şişesiyle ahkam kesen bir avuç marjinale peşkeş çekenlere tavrını belli etmiştir. CHP ile bir olup siyaset mühendisliği yapanların hesabı inşallah önce Diyarbakır'da bozguna uğrayacaktır. Ben Diyarbakırlı kardeşlerimin inancına, imanına bu noktadaki kiminle beraber yol yürüyeceğini iyi bildiğine inanıyorum. Artık bu seçimle benim Diyarbakırlı kardeşim, genciyle, yaşlısıyla 'İmandır o cevher ki ilahi ne büyüktür, imansız olan paslı yürek sinede yüktür.' diyerek yoluna yürüyecektir. Yavrularını, kızlarını dağa kaçıranların kim olduğunu, kimlerin bunu yaptığını gayet iyi bilen Diyarbakırlı kardeşim bunun hesabını soracaktır. Belediyenin önünde hüngür hüngür ağlayan anneler bunun hesabını soracaktır. Öyleyse şu kalan 20 günde el ele, omuz omuza vereceğiz ve bu milletin gerçek sahipleriyle beraber bu yolu yürüyeceğiz. Burası artık kimlik siyaseti üzerinden bölücülük yapanların değil, kardeşlerin, dayanışmanın şehridir. Burası artık terör örgütüne yandaşlık yapanların değil, ülkesine aşkla hizmet edenlerin yönettiği bir şehirdir."
Erdoğan, Diyarbakır'da, artık milletin emanetini korumakla görevli olanların, bodrum katlarında teröristlerin ayakçıları tarafından tokatlandığı, belediyenin imkanlarının teröristlerin emrine verildiği dönemin sona erdiğini, Diyarbakır'ın yeni bir başlangıcın, şahlanışın arifesinde olduğunu belirterek, "24 Haziran, kendileri zevk ve sefa içinde yüzerken, Diyarbakırlı gençleri bile bile ölüme gönderen Kandil'deki terör baronlarına vurulan bir şamar olacaktır. 24 Haziran, Kürt kardeşlerimin inancıyla, değerleriyle, tarih ve medeniyet birikimiyle kavgalı siyaset tarzının mezara gömüldüğü gün olacaktır" dedi.
'İKİYÜZLÜ SİYASETE BAŞVURMADIK'
Bugüne kadar gönül ve samimiyet diliyle konuştuğunu, Diyarbakır'da nasıl bir siyaset anlayışını savunuyorsa diğer 80 ilde de aynısını savunduklarını söyleyen Erdoğan, "Bölücü örgütün siyasi uzantıları gibi Doğu'da farklı Batı'da farklı bir dil kullanmadık. Onlar gibi çift dilli, çift kimlikli, hepsinden öte iki yüzlü siyasi söylemlere başvurmadık" diye konuştu.
Afrin'de Zeytin Dalı operasyonunu yaptıklarını, Afrin'de zaferi yakaladıklarını söyleyen Erdoğan, şöyle konştu:
'TEK SORUNUMUZ TERÖR, ONU DA ÇÖZÜYORUZ'
"Bazıları Kandil'den atıp tutuyor. Sıra oraya da gelecek. Analar ağlamasın diye demokratik açılımı çözüm sürecini biz devreye aldık. Terör sorununu bu ülkenin gündeminden kaldırmak için terör örgütünün ihanetlerine rağmen bu süreci devam ettirdik. Kürt kardeşlerimin sıkıntılarını çözmeye çalıştık. Yüzlerce düzenlemeyi hayata geçirdik. Sadece hakka ve halka güvenerek bu yolda Kürt sorununu çözmeyi başardık. 2018'in Türkiye'sinde Kürt sorunu diye bir sorun yoktur. Eski Türkiye'de Kürtlerin kendileri sorun olarak görülüyordu. Bugünün Türkiye'sinde hiçbir vatandaş öyle görülmüyor. Bizim tek sorunumuz terör. Onu da çözüyoruz. Üstesinden geliyoruz. 780 bin kilometrekare vatanın bir karışında dahi eli kanlı terör sürülerine hak tanımayacağız. Sokak çetelerinin bölge halkına musallat olmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Reformlarımız sayesinde Türkiye en büyük dönüşümü gerçekleştirdi. Etnik kökeninden dilinden başörtüsünden poşusundan dolayı ayrımcılık yapan devlet anlayışı tedavülden kalktı. Bu devlet artık vesayetçilerin değil, Türkü ile Kürdü ile 81 milyonundur."
İftar programından sonra Diyarbakır'dan ayrılmak üzere havalimanına giden Cmhurbaşkanı Erdoğan, yol üzerinde bulunan bir tatlıcı salonunda dururarak tatlı yedi ve kahve içti. Burada vatandaşlarla sohbet eden Cumhurbaşkanı daha sonra Diyarbakır'dan ayrıldı.
Kaynak: Diyarbakır Söz