Yargıdaki siyasi gölgeye son
CHP iktidar olduğunda önce demokrasiyi ve özgürlüğü getirecek bu ülkeye. Yargı bağımsızlığını sağlayacağız. Siyasi otoritenin yargı üzerindeki gölgesine son vereceğiz. Yargıç, vicdanıyla karar verecek. Yargıcın verdiği karar, halkın vicdanında kabul görecek. Eğer poşu taktı diye bir gence, bir üniversite öğrencisine 11 yıl hapis cezası verirseniz, orada demokrasi yoktur. Demokrasi ve özgürlüğü medya için de getireceğiz. İşten atılan gazeteciler, korkudan yazamayan gazeteciler, bu düzene son vereceğiz. Herkesin özgürce yazdığı, özgürce eleştirdiği belli bir düzeyi koruduğu, tam bağımsız ve özgür Türkiye’yi kuracağız.
% 10 barajını kaldıracağız
12 Eylül’de darbe yapıldı, yüzlerce yasa çıktı. Eğer biz darbe yasalarının arkasına saklanırsak, bilin ki, biz darbecilerin ortağı oluruz. O halde CHP olarak yapacağımız ilk işlerden birisi darbe yasalarına son vermektir. Darbe hukukunun getirdiği Siyasi Partiler Yasası’nı değiştireceğiz. Yüzde 10 seçim barajını kaldırarak, Türkiye’yi demokrasi ayıbından kurtaracağız. Siyasi Partiler Yasası’nı değiştireceğiz. Bu yasada saydamlık söz konusu değil. Kimin, ne kadar harcama yaptığı, nerelere harcandığı, siyasetin nasıl finanse edildiği saydam bir şekilde ortada yok. Bunu da sağlayacağız.
ABD teşeronluğuna hayır
Bütün komşularımızla neredeyse savaş halindeyiz. Bizim Suriye’de ne işimiz var? Suriye ile neden savaşıyoruz? Müslüman, Müslüman’a ne zaman kurşun sıkmaya başladı? Efendim, orada demokrasi yokmuş. Senin ülkende demokrasi var mı? Hiç değilse Suriye’de toplama kampı yok. Senin ülkende bir de toplama kampı var. Bizim görevimiz, demokrasinin olmadığı yerde demokrasiye sahip çıkmaktır ama bu savaşla olmaz. Neymiş, Amerika talimat vermiş. Ne zamandan beri Türkiye Cumhuriyeti Batı’nın egemen güçlerinin Ortadoğu’daki taşeronu oluyor? Taşeronluğu bağımsız Türkiye adına reddediyoruz. Irak’a demokrasi için girildi ve 1 milyona yakın Müslüman katledildi. Binlerce kadına tecavüz edildi. Şimdi aynı senaryoyu Suriye’de yapmak istiyorlar. 1 Mart tezkeresini CHP’nin kararlı duruşuyla reddettik, bütün dünyada parlamentonun saygınlığı arttı. Şimdi Suriye’ye nasıl gireceğiz, onun yollarını arıyorlar. Olmaz. CHP savaşa izin vermeyecek.
Çuvalın hesabını soramıyorsun
Kafayı 50-60 yıl öncesine takmış. ‘İnönü zamanında bu oldu, şu oldu’ diye. İnönü’nün zamanında Irak’ta Türk askerlerinin başına çuval geçirilmedi Recep Bey. Gazeteciler soru sorarlar, ‘Efendim, bizim askerlerin başına çuval geçirildi. Çuvalı geçiren Amerikan askerleri. Siz Amerika’yı uyaracak mısınız, nota verecek misiniz?’ diye. Verdiği cevaba bak, ‘Siz müzik notasından mı bahsediyorsunuz?’. Çünkü yürek lazım. Amerika’ya karşı durmak için adam gibi adam olacaksın. Senin askerinin başına çuval geçirilirken çıkacaksın hesabını soracaksın. Hesabını sorabilir mi? Hesabını soramaz. O, hesabı ancak Mersin’deki köylüye sorar. Çünkü gücü ona yeter. Gücün karşısında diz çöken, ülkeye yarar getiremez.
Öğretmen süt kobayı
Ankara’dan karayolu ile partisinin il kongresine katılmak için Kırşehir’e gelen CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Akpınar ilçesi yakınlarındaki Mavikent Tesisleri’nde mola verdi. Burada, garsonlarla hatıra fotoğrafı çektiren ve partililerin ikram ettiği çaydan önce su içen Kılıçdaroğlu, “Galiba artık süt içmiyorsunuz?” diye sorulunca, “Okul sütünü kastediyorsanız, şimdi sütü önce öğretmenlere, sonra öğrencilere içiriyorlar. Süt dağıtımında maalesef öğretmenler kobay oldu. Şimdi dağıtılan sütü önce öğretmenlere içiriyorlar” yanıtını verdi. Kırşehirli sanatçı Neşet Ertaş’ın türkülerinin çalındığı parti otobüsünden, kongrenin yapılacağı Aşıkpaşa Spor Salonu’na gelirken, yoldan geçen ve kendisine el sallayan kadınların Anneler Günü’nü kutlayan Kılıçdaroğlu, salon girişinde coşkuyla karşılandı. Kılıçdaroğlu, salonda bulunanları selamladıktan sonra şeref tribününe oturdu. Bu sırada, divan başkanlığı yapan ve bir süre önce Genel Başkan Yardımcılığı görevinden istifa eden Gürsel Tekin, tribüne çıkarak Kılıçdaroğlu’nun elini sıktı. Bu görüntüyü partililer uzun süre alkışladı.
Hürriyet
Kaynak: Diyarbakır Söz