Hamilelikteki sağlıklı beslenme çocuğun zeka düzeyini etkiliyor

Her anne-baba çocuklarının zeka kapasitesinin yüksek olmasını ister. Ancak çocuğun zeka gelişiminin sağlıklı olabilmesi için anne adayının gebelik döneminde kendine çok dikkat etmesi gerekir. Uzmanlar, çocuğun zeka gelişimi için anne adaylarının beslenme ve uyku düzenine dikkat etmesini belirterek haftada 1 defa balık tüketmenin yanında stresten uzak durmalarını tavsiye etti.

Hamilelikteki sağlıklı beslenme çocuğun zeka düzeyini etkiliyor

Çocuk Nörolojisi Uzmanı Uzm. Dr. Aydan Angay, çocuklarda zeka gelişimini ve zeka gelişimini etkileyen faktörler hakkında açıklamalarda bulundu. Angay, "Çocuğun beyin hücreleri anne karnındayken oluşmaya başladığından beslenme ve uyku düzenine özen gösterilmelidir. Özellikle sağlıklı bir beyin ve sinir sistemi gelişimi için haftada 1 defa mutlaka balık tüketilmelidir. Ayrıca stres ve kaygı yaratan durumlardan da mümkün olduğunca uzak durulmalıdır." diye konuştu.

Çocuğun beyin hücrelerinin anne karnındayken gebeliğin ilk 3 ayında başladığına dikkat çeken Dr. Aydan Angay, “Beyin hücreleri diğer tüm hücrelerden daha hızlı çoğalarak doğumdan sonraki ilk yıl boyunca devam eder. Nöronları besleyen ve bir arada tutan destek doku hücreleri de bu dönemde oluşur. Tüm bu hücreler çocuğun yaşamı boyunca kullanacağı zekanın temelini oluşturacağından anne adaylarının hamilelik süresince kendilerine çok dikkat etmesi ve iyi bakması oldukça önemlidir.” dedi.

'5 YAŞA KADAR ZEKA GELİŞİMİNİN YÜZDE 80’İ OLUŞUR'

Angay, çocukların zihinsel gelişiminin 5 yaşına kadar şekillendiğini ve zekanın yaklaşık yüzde 80’i bu yaşa kadar oluştuğuna dikkat çekti. “Çocuğu tüm hayatı boyunca etkileyecek zihinsel-anatomik yapılar, beceriler ve sosyal özellikler bu sayede gelişir.” diyen Angay, “Bu nedenle çocuğun zeka gelişimi için en önemli dönemler okul öncesi yıllarıdır. Bu yıllarda çocuğun kişilik gelişimin temeli de atılmış olur.” şeklinde konuştu.

'ZEKA GELİŞİMİNDE EN ÖNEMLİ ETKEN GENETİK FAKTÖRLER'

Çocuklarda zeka gelişimini etkileyen en önemli etkenin genetik faktörler olduğunu söyleyen Angay sözlerini şöyle sürdürdü: “Zekanın kalıtım kadar çevre ile de önemli bir ilgisi vardır. Kişilik yapısı, sosyo- psikolojik çevre, dil yeteneği, güdüler, gebelik koşulları, çocukla kurulan duygusal etkileşim ve beslenme gibi durumlar da zeka gelişimini büyük oranda etkiler. Tek yumurta ikizleri birbirlerinden ne kadar farklı çevrelerde yetişirlerse aralarındaki zeka farkı da o kadar fazla olmaktadır. Beynin hızlı büyümesi ve toksinlere en duyarlı olunan dönem anne karnındaki süreçtir. Zeka gelişimi için genetik potansiyelin uygun olması, çocuğa yoğun uyaran verilmesi ve beslenme düzeni arasında çok yakın bir ilişki bulunmaktadır. Aile ile zihinsel gelişme arasında da birebir etkilenme vardır. Eğitim seviyesi yüksek ailelerin çocuklarının, aynı zeka seviyesine sahip düşük eğitimli ailelerin çocuklarından daha başarılı oldukları gözlemlenmiştir.”

'GEBELİKTE YAŞANAN STRES ÇOCUĞU ETKİLEYE BİLİR'

Anne adayının hamilelik dönemindeki duygusal durumun da bebeğin zekasını etkileyebileceğine değinen Angay, ”Gebeliğini aşırı kaygılı, korkulu, öfkeli, mutsuz ve stresli geçiren anne adaylarının çocukları ileriki dönemlerinde aşırı hassas olabilir. Yoğun yaşanan duygular, bazı kimyasal maddelerin vücuda yayılarak anne karnındaki bebeğin dolaşım sistemine geçmesine sebep olabilir. Bunun sonucunda da bebeğin beyin işlevleri önemli derecede etkilenebilir.” ifadesini kullandı

'ÇOCUĞA ZEKA GENİ HANGİ EBEVEYNDEN GEÇER'

Çocuğa zeka geninin ebeveynlerden hangisinden geçtiğinin de merak konusu olduğunu ifade eden Angay, “Zeka kapasitesi tamamen genetik yapı ile alakalıdır ancak zekanın anne veya babadan geçtiğini saptamak genel olarak mümkün değildir.” dedi.

Sağlıklı DNA yapısına sahip bireylerin çocuklarının zekasının da buna bağlı olarak iyi olduğunu üstün zekalı kişilerin ise genellikle toplum tarafından utangaç ve uyumsuz olarak algılandığını belirten Angay, “Ancak yapılan birçok araştırma üstün zekaya sahip olanların birçok normal insandan çok daha iyi iş yapabilen, uyumlu ve sevilen kişiler olduğunu ortaya koymuştur. Ayrıca hamilelik öncesinde ve sürecinde sağlıklı ve iyi beslenmek zeka gelişimi ile doğru orantılıdır.” diye konuştu.

'HAFTADA BİR DEFA BALIK TÜKETİLMELİ'

Hamilelik süresince süt, yumurta ve tavuk gibi protein yönünden zengin besinler düzenli olarak alınması gerektiğinin altını çizen Angay, “Karbonhidrat ağırlıklı gıdalar tüketilmeli ve haftada 1 defa mutlaka balık yenmelidir. Balıkta bulunan omega 3 yağ asitleri, folik asitleri, kalsiyum ve fosfor bebeğin beyin ve sinir sistemi gelişimi için oldukça önemlidir.” dedi.

'ANNE SÜTÜ ŞART'

Doğumdan sonra anne sütünün önemine değinen Angay, şu ifadelere yer verdi: “Demir eksikliği sebebiyle oluşan kansızlık da çocuğun zeka gelişimini önleyebilir. Bu sebeple mevsim yeşillikleri, fasulye, fındık, pekmez benzeri yiyeceklerin tüketimine özen gösterilmelidir. Ayrıca doğum sonrası çocuğu anne sütüyle beslemek de bebeğin zeka gelişimini üst seviyeye çıkarmaya yardımcı olur. Zeka kapsamlı bir kavram olduğundan anne-babadan geçen genler ve beslenme düzeni haricinde çocuğa yeterli sevgi ve bakım ortamı da sağlanmalıdır. Anne ve babanın çocuğa olan bağlılığı da zeka gelişimini olumlu veya olumsuz yönde etkileyebilen faktörlerden biridir.”

'ZEKA GELİŞİMİ İÇİN DÜZENLİ BESLENME ŞART'

Çocukların zekasını geliştirmek için sağlıklı ve düzenli beslenmenin şart olduğuna dikkat çeken Angay, "Özellikle ilk çocukluk döneminde beyin gelişimi için alınan gıdaların değeri ve miktarı önemlidir. Bunların haricinde oyun oynamak da çocuğun zekasını geliştiren önemli bir etkinliktir. Düzenli spor yapmak hem fiziki yönü geliştirir hem de beyin gelişimine ve hafızaya olumlu katkı sağlar. Bu sebeple çocuklar yaşlarına ve kapasitelerine uygun spor dallarına yönlendirilmelidir.” şeklinde konuştu.

Kaynak: Diyarbakır Söz