Kasıktan girip kalpte delik açıldı

Diyarbakır’da doğuştan kalbinde delik bulunan ve 1,5 yıl önce ameliyatla kapatılan Züleyha Çakan (45), 22 gün önce nefes darlığı şikayetiyle Dicle Üniversitesi Hastanesi'ne kaldırıldı.

Kasıktan girip kalpte delik açıldı

Yenişehir ilçesinde yaşayan ve doğuştan kalbinde delik bulunan 4 çocuklu Züleyha Çakan'ın, şikayetleri nedeniyle 1,5 yıl önce ameliyat edilerek, kalp deliği kapatıldı. Çakan, 22 gün önce nefes darlığı şikayetiyle Dicle Üniversitesi Hastaneleri Acil Servis´ine başvurdu. Nefes almakta zorlanan Çakan, hemen yoğun bakıma alınarak, pozitif basınçlı oksijen desteği verildi. Çakan'ın kapatılan kalp deliğinin neden olduğu nefes darlığı, Kardiyolog Prof. Dr. Hakkı Şimşek ile Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Erkan Baysal tarafından, 45 dakika süren ve kasıktaki damardan girilerek, 'Atriyal balon septostomisi´ yöntemiyle anjiyografik olarak kalpte tekrardan delik oluşturulmasıyla kan döngüsü sağlandı. Pozitif basınçlı oksijen desteğinde ameliyattan 3 gün sonra kurtulan Çakan'ın, tedavisi burnundan az oksijen desteğiyle sürerken, Prof. Dr. Şimşek, hastanın yakında taburcu edileceğini söyledi.

'BİR ZAMANDAN SONRA KALP DELİĞİNİ KAPATMAMAK GEREKİYOR'

Kardiyolog Prof. Dr. Hakkı Şimşek, hastanın yaklaşık 44 yıl kalp deliğiyle yaşaması sonucu, soldan sağa kalp kan akışının geç oluşması nedeniyle akciğerin fazla kana maruz kaldığını ve akciğerde yüksek basınç oluştuğunu ifade ederek, "Pulmoner hipertansiyon dediğimiz yüksek basınç zamanla, kalbin sağ tarafında yetmezliğe ve genişlemeye, sağ kalpte büyümeye neden oluyor. O yüzden bir zamandan sonra kalp deliğini kapatmamak gerekiyor. Kalbinde delik olan herkesin kalbindeki delik kapanmaz. Eisenmenger sendromu dediğimiz tablo oluşmuşsa, hastanın oksijen satürasyonu düşmüşse artık hastanın o deliğinin kapatmamak, kapatmaktan çok daha iyidir. Kapattığımız zaman hasta böyle dekonpansa olabiliyor. Yıllarca yüksek kana maruz kalmış o deliği erken kapatmak gerekiyordu. Artık, o kalp deliğini kapatmak için geç kalınmış sayılırız. Bizim de sağ kalbin akciğere gönderemediği kanı, gidebileceği alanı oluşturmak adına `patcr´ dediğimiz malzemeyle kapatılan yerden tekrar delik açmamız gerekiyordu. `Atriyal balon septostomi´ dediğimiz işlemi Doç. Dr. Erkan Baysal ile beraber yaptık. Burada cerrahi olarak yerleştirilen yamanın içinden iki tane delik açtık. O deliği 56 milimetrelik balonlarla genişlettik. Orada bir iki delik oluşturarak kanın tekrar akciğere gidebileceği bir alan oluşturarak vücutla kalp arasındaki dolaşım döngüsünü sağlamaya çalıştık. Faydası oldu. Hastamız birinci günün sonunda ciddi anlamda faydasını gördü. 110 milimetre kadar olan akciğer tansiyonu 55'lere kadar düştü. Hastamız `CDAF´ dediğimiz pozitif basınçlı bir havalandırma oksijen desteğinden 3 gün sonra kurtulmaya başladı. Yaklaşık 56 gündür o desteği olmadan sadece burundan az oksijen desteğiyle gayet rahat. Taburcu etmeyi düşünüyoruz" diye konuştu.

'SAĞLIĞIMA KAVUŞTUM ALLAH RAZI OLSUN'

Züleyha Çakan, sağlığına kavuştuğu için mutlu olduğunu dile getirerek, "Yaklaşık 2 yıl iyiydim. Sonra yine fenalaştım. Buraya geldim. Bize iyi baktılar. Tedavilerimi hepsini yaptılar. Sağlığıma kavuştum. Allah onlardan razı olsun. Ne gerekiyorsa yaptılar" ifadelerini kullandı.

Hastanın eşi Mahmut Çakan da, koronavirüs korkusu nedeniyle hastaneye gitmeye korktuklarını ama ağrıları artınca mecburen hastaneye geldiklerini anlatarak, "Eşim sonunda sağlığına kavuştu. Allah'a çok şükür iyileşti. Şu anda hayatta. Allah hepsinden razı olsun" dedi.

Kaynak: Diyarbakır Söz