Yakışanı değil gözünüzü koruyanı alın

Güneş ışınlarının etkili olduğu bugünlerde kullanımı artan güneş gözlüklerinin işportada satılanları 10 lira, mağazalarda satılan ultraviyole (UV) ışınlarını kesici özellikte olanlar ise yaklaşık 100 liradan başlarken, uzmanlar sadece yakışanı değil, özellikle UV ışınlarını kesici olanların tercih edilmesini önerdi.

Yakışanı değil gözünüzü koruyanı alın

Havaların ısındığı, güneş ışınlarının gözleri rahatsız edici boyutta etkili olduğu ilkbahar ve yaz döneminde güneş gözlüğüne olan talep artıyor.

Gösterilen ilgi nedeniyle kalitesiz güneş gözlükleri, işporta tezgahlarında ya da ucuz ürünler satan mağazalarda 10 ile 50 lira arasında satışa sunuluyor.

Mağazalarda satılan ve UV ışınlarını kesici özellikle olanlar ise yaklaşık 100 liradan başlayan fiyatlardan alıcı buluyor.

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Arzu Taşkıran Çömez, güneşin kendisini daha fazla hissettirmeye başladığı bugünlerde, "zararlı UV", yani mor ötesi ışınlardan göz ve göz çevresi dokuların korunmasının daha fazla önem kazandığını söyledi.

Göz sağlığı için tercih edilecek güneş gözlüğünün özelliklerinin son derece önemli olduğunu vurgulayan Çömez, "UV ışınları, gözün saydam tabakası olan korneada kurumaya yol açarak enfeksiyonlara yol açmada yatkınlığını artırmakta, yanma ve batma gibi alerjik şikayetlere neden olabilmektedir. Lensin, yani merceğin yapısını değiştirerek kataraktın daha erken oluşumuna ya da hızlanmasına veya retina bölgesinde sarı nokta hasarının artmasına yol açabilmektedir. Bunun yanı sıra güneşin etkisiyle ciltte görülebilen tüm kanserler de göz çevresi ve kapaklarında ortaya çıkabilmektedir." diye konuştu.

Doç. Dr. Çömez, gözlerde oluşabilecek hasarların önlenmesi bakımından Türkiye koşullarında yüksek ultraviyole blokajlı güneş gözlüklerinin kullanılmasının önem kazandığını belirtti.

Türkiye'de güneş gözlüklerinin yaygın olarak "yüze yakışan bir çerçeve"nin seçilmesiyle kısıtlı kaldığına dikkati çeken Arzu Taşkıran Çömez, "Oysa burada önemli nokta, UV blokajlı yüksek camların seçilmesidir." ifadesini kullandı.

- "Araç kullananlar kahverengi veya siyah tercih etmeli"

Çömez, halk arasında güneş gözlüğü seçimine ilişkin bilinen bazı yanlışlar olduğuna da değindi.

Gözlük camlarının koyu renk ya da açık renk olmasının UV blokajı ile bir ilgisinin bulunmadığı bilgisini veren Doç. Dr. Çömez, şöyle devam etti:

"Bu blokaj özelliği, gözlük camı üretimi aşamasında cama eklenen bir özelliktir. Herhangi bir renk de UV açısından önemli değildir. Örneğin mavi, kahverengi ya da kavuniçi camlarda UV blokajı yapabilir. Kahverengi ve siyah camların özellikle araç kullanan kişilerde renklerin daha net ortaya konulması bakımından daha uygun veya kullanımının daha kolay olduğu bilinmektedir."

Güneş gözlüklerinin UV blokajının en az yüzde 70-80 olması gerektiğini dile getiren Çömez, gözlerin fazla güneş ışınına karşı doğal bir savunma mekanizması bulunduğuna işaret etti.

Çok aydınlık bir ortama girildiğinde, göz bebeklerinin küçülerek ışınların içeriye fazla girmesini önlediğini aktaran Arzu Taşkıran Çömez, şunları kaydetti:

"Koyu renk camlı ama hiç UV blokajı olmayan bir gözlük kullandığımızı düşünelim. Gözlerimiz, karanlık bir ortamda olduğunu varsayarak, göz bebeklerini genişletecektir ve güneş ışınları daha bol bir şekilde hiçbir blokaja uğramadan gözün en iç tabakalarına kadar nüfuz edecektir. Korunduğumuzu düşünürken tam tersi hasarımızı bu gözlük ve camlarla artırmaktayız. UV ışınlarının zararı maruz kalma süresiyle de ilintilidir. Önünde uzun yaşam yılı olan çocukların güneş gözlükleriyle bu ışınlardan korunması çok daha önem kazanmaktadır.

Sonuç olarak, güneş gözlüğü alırken yüksek UV blokajlı olan camların seçimi sonrasında yüzümüze uygun çerçevenin seçilmesi önemlidir. Ehil, emin olduğumuz yerlerden sertifikalı ürünlerin temini, göz sağlığı için çok önemlidir."

- "Müşteri, 'gözlük olsun ve yakışsın yeter' diye bakıyor"

Çanakkale'de 10 yıldır gözlük satış işiyle uğraşan Saden Orhan ise insanların genellikle göz sağlığını düşünmediğini, yüzlerine yakışan gözlükleri tercih ettiğini anlattı.

"Müşteri, 'gözlük olsun ve yakışsın yeter' diye bakıyor" ifadesini kullanan Orhan, gözlük seçiminde güneşin zararlı ışınlarının genellikle dikkate alınmadığını dile getirdi.

Göz sağlığının ikinci plana atıldığını vurgulayan Saden Orhan, "Gözlük aslında sağlıktır, gözü koruyandır. Gözümüzü koruyan sadece göz kapağı var. UV ve zararlı diğer güneş ışınlarından korumak için UV kesici özellikli camlar var. Yansımayı ve parlamayı kesen camlar var. Bu camlar, göz sağlığı için en uygun olanlarıdır." değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak: Diyarbakır Söz