Prof. Dr. Osman Çerezci, gün içerisinde devamlı kullanılan ve elektromanyetik radyasyon saçan araçların hayata kolaylık sağladığını ancak kişi sağlığı için zararlı etkileri de olduğunu belirtti
Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü Elektromanyetik Alanlar ve Mikrodalga Tekniği Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Osman Çerezci, iletişim teknolojisinin çeşitli haberleşme olanakları sunması nedeniyle cep telefonu ve diğer haberleşme araçlarının kullanımının herkes tarafından tercih edildiğini söyledi.
Yapılan araştırmalara göre, son zamanlarda telefon kullananların yüzde 70'inin 13 ila 17 yaş aralığındaki gençlerden oluştuğunu ifade eden Çerezci, şöyle dedi:
"Günümüzde, reklamlarda cep telefonları fazlasıyla cezbedici hale getirildi. Bu durum gençlerin bundan sonraki yaşamlarında daha fazla elektromanyetik radyasyonun etkisini göreceği anlamına geliyor. Gün içerisinde sıkça kullanılan ve elektromanyetik radyasyon yayan araçlar yaşama kolaylık sağladığı gibi sağlığa da zararlı etkiler yapabiliyor."
HAFIZA KAYBI, ALZAIMER VE PARKİNSON GİBİ HASTALIKLARI TETİKLİYOR
Uzun süre telefonla konuşan insanların çeşitli sağlık sorunlarıyla karşılaşılabileceğine dair bilimsel raporların bulunduğunu aktaran Çerezci, şunları söyledi:
"Elektromanyetik kirliliğe dikkat edilmesi gerekiyor. Yapılan çalışmalar artık buz dağının arkasında böyle bir riskin ve tehlikenin olduğunu gösteriyor. Her gün yeni bir ürün çıkıyor. Her gün yeni bir elektromanyetik kirlilikle insanlar karşı karşıya kalıyor. Son teknolojiyle üretilen ürünler elektromanyetik radyasyon seviyesinin azaldığı anlamına gelmiyor, aksine elektromanyetik radyasyon seviyesi daha da artıyor. Ülkemizde geçen yıl baz istasyonu sayısı 80 bin adet iken şu an 100 bini geçiyor. Çevremizde sürekli elektromanyetik radyasyon yayan ve kirlilik oluşturan fiziksel bir etki altında kalıyoruz. Elektromanyetik radyasyonun şiddeti az bile olsa zaman içerisinde hafıza kaybı, alzaımer, parkinson gibi birtakım hastalıklara neden olabiliyor. Son zamanlarda beyin tümörü nedeniyle beyin kanserine yakalanmada artışların söz konusu elektromanyetik kirlilikten olabileceği bilim adamları tarafından da vurgulanıyor."
EVLERİMİZDE ELEKTROMANYETİK KİRLİLİĞE TEDBİR ALMALIYIZ
Çerezci, evlerde elektromanyetik kirlilikten korunulması ve bireysel anlamda evlerin içerisindeki elektromanyetik kirliliğin mutlaka ölçtürülmesi gerektiğine işaret etti.
Yaşam alanlarının çevresinde baz istasyonu varsa etkisini azaltmak için bazı önlemler alınmasını öneren Çerezci, "Kent yöneticilerinin de elektromanyetik kirlilik konusuna daha hassas yaklaşmaları gerekiyor. Halk bu konuda bilgi sahibi olamayabilir veya bireysel olarak alabileceği önlemler yetersiz olabilir. Kent yöneticilerinin elektromanyetik kirlilik parametresini üzerinde durulması gereken bir sağlık sorunu olarak değerlendirmeleri gerekiyor. Alınabilecek önlemlerle ilgili de bir plan yapılması gerekiyor" diye konuştu.
Elektromanyetik kirlilik konusunda insanların bilinçlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Çerezci, konutlarda elektromanyetik kirlilik seviyesinin en aza indirebileceğini, yüksek gerilim hatları, enerji hatları hakkında bilgi sahibi olunabileceğini söyledi.
ÇOCUKLARINIZI ELEKTROMANYETİK BULUNAN PARKLARA GÖTÜRMEYİN
Çerezci, çocukların yoğun elektromanyetik radyasyon bulunan parklarda ve o hatların yakınlarında oynamalarına izin verilmemesi, okullarda elektromanyetik kirlilik konusunda eğitim verilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Evlerde saç kurutma makinelerini daha az kullanması tavsiyesinde bulunan Çerezci, "Tavan yüksekliği düşükse tasarruflu ampul kullanılmaması gerekiyor. Ev içerisinde tasarruflu ampuller az kullanılan yerlerde tercih edilmeli. Oturma odası, ders odası, çocuk odasın da kesinlikle tasarruflu ampullerin kullanılmaması gerekiyor. Tasarruflu ampul yerine LED ampul kullanılmasını öneriyoruz" dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz
