TB-2’nin fıçı tonosu: Akrobasi hareketinden fazlası

Bayraktar TB-2’nin fıçı tono hareketini otonom olarak yaptığı anlara ait görüntüler geçtiğimiz günlerde paylaşıldı. Dünyada ilk kez bir insansız hava aracı bu harekete imza atarken uzmanlar o anların basit bir akrobasi hareketinin çok daha ötesinde anlamlar taşıdığı ve yakın gelecekte Türk SİHA’larında farklı yaklaşımlar görebileceğimiz kanaatinde.

TB-2’nin fıçı tonosu: Akrobasi hareketinden fazlası

Türkiye’nin küresel bazda dikkat çektiği alanlardan biri de hiç şüphesiz insansız hava araçları… Dünyanın farklı coğrafyalarında son derece başarılı işlerle öne çıkan Türk SİHA’ları yine bir ilk ile adından söz ettiriyor. Dünyada ilk kez bir insansız hava aracı otonom şekilde fıçı tono olarak bilinen harekete imza attı.

Peki, Bayraktar imzalı TB 2’nin bu hareketi yapabilmesi neden önemli, söz konusu video başka hangi anlamlara geliyor, bundan sonra benzer işler görebilir miyiz? Bu soruların yanıtını Savunma Sanayi Uzmanı Kadir Doğan ile konuştuk.

İnsansız hava araçlarının doğasına ters bir hareket

Doğan öncelikle insansız hava araçlarının temel görevinin keşif-gözetleme-istihbarat olduğunu, bu nedenle agresif hareketler yapabilecek şekilde tasarlanmadıklarını hatırlatıyor. Haliyle fıçı tono gibi manevraların aslında bu araçların doğasına ters kaldığını vurguluyor.

Genelde S/İHA’ların en fazla 40 ila 60 derece arası yattığı bilgisini paylaşıyor Doğan ve konuyu TB-2’nin fıçı tonosuna getiriyor. "Aslında bunu KIZILELMA gibi bir hava aracı yapsa şaşırmazdım ama TB-2’nin yapabilmesi dikkate değer" dedikten sonra devam ediyor:

“Haliyle bu video bize önemli mesajlar da veriyor aslında… Birincisi; TB-2’nin çok iyi bir uçuş kontrol sistemi var. Hem donanım hem yazılım olarak. Çünkü platform hareket ederken sensörlerin de çok hızlı bir şekilde bu dönüşü algılayıp uçağı kontrol eden bilgisayara hızlı, kesintisiz ve doğru şekilde bilgi aktarması lazım. Videoda gördüğümüz üzere sensörler durumu iletiyor, kontrol bilgisayarı da buna çok uygun şekilde yanıt verip eksiksiz çalışıyor.

Bir diğer nokta da mekanik kısmı. Bu hareketi yaptığında kanat ve gövdenin bağlandığı yerde platforma nerdeyse 8G-9G yük biniyor ki bu çok ciddi bir etki demek. Buna dayanıyor olmak da kritik. TB-2 demek ki bunların hepsine cevap verebiliyor.”

S/İHA’lar için riskler giderek artıyor

Kadir Doğan, bu noktada önemli bir parantez açıyor. Söz konusu işin basit bir akrobasi hareketi olmadığı üzerinde duruyor.

Türk S/İHA’ları için son dönemlerde tehditlerin de arttığına dikkat çekiyor. İşte fıçı tono hareketi yapabilmenin burada öne çıktığına işaret edip, sözlerini şöyle tamamlıyor:

“Havadaki S/İHA’lar devletlerin de terör örgütlerinin de öncelikli hedeflerinden biri haline geldi. Türk S/İHA’ları bu tür hareketlerle bir nevi tehditlere karşı refleks geliştiriyor. Gelecekte bu hareketin devamında başka işler de görebiliriz.

Isı güdümlü füzeleri şaşırtmak için kullanılan ve flare olarak bilinen sistem bir örnek olabilir. Ya da termal güdümü engellemek için platformun motor kısmına ısıyı yaymayı en aza indirgeyen ilave çözümler eklenebilir.

Tehdit ortamının böylesine hızla arttığı bir süreçte Bayraktar TB-2’nin bu manevrasının basit bir akrobasi hareketinin çok daha fazlası anlamına geldiğini düşünüyorum. Gelecek dönemde KIZILELMA başta olmak üzere diğer platformlarımızda da benzer görüntülere şahit olabiliriz.

S/İHA'lar ağırlıklı olarak keşif-gözetleme-istihbarat faaliyetlerinde kullanılıyor.

Son bir parantez de işin ihracat boyutu için açalım. TB-2 almayı düşünen ülkeler için bu tür hareketler karar verme noktasında belirleyici olabilir. Çünkü onlar da bu hareketin ancak çok gelişmiş bir yapay zekalı otonom kontrol, sorunsuz işleyen bir sensörler kümesi ve tüm bunlara yanıt verebilecek seviyede bir gövde ile mümkün olduğunun farkında.”

Kaynak: İHA