Kadife sesle şanatçı Edip Akbayram'ın ciğerinin yandığı gündü bugün. Edip Akbayram'ın annesi Türkan Akbayram, Aydın Didim'deki evinde hayatını kaybetti. Bugün düzenlenen cenaze merasiminde Edip Akbayram'ın acısı gözlerinden okunuyordu
Yaşlılığa bağlı sağlık sorunları yaşadığı öğrenilen 6 çocuk annesi Türkan Akbayram, kaldırıldığı hastanede bir süre tedavi gördükten sonra taburcu edildi. Türkan Akbayram, kızıyla birlikte kaldığı Didim'in Efeler Mahallesi'ndeki evinde bugün sabah karşı yaşamını yitirdi. Akbayram'ın ölümü şarkıcı oğlu Edip Akbayram ve sevenlerini yasa boğdu. Anne Akbayram için bugün ikindide Didim Merkez Camisi'nde cenaze töreni düzenlendi. Törene, Edip Akbayram'ın yanı sıra, CHP'li Didim eski Belediye Başkanı Mümin Kamacı, Didim Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Ali İhsan Kubaliç, Didim Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Naşit Oskay ve Akbayram'ın yakınları ile komşuları katıldı. Camide, Edip Akbayram taziyeleri kabul etti. Kılınan namazın ardından 6 çocuk annesi Akbayram'ın bir süre omuzlarda taşınan cenazesi, Denizköy Mezarlığı'na götürülüp, toprağa verildi.
Edip Akbayram, 29 Aralık 1950'de Gaziantep'te doğdu. Henüz dokuz aylıkken çocuk felcine yakalandı. Bu kötü hastalığın pençesinde çocukluğunu geçiren Edip Akbayram'ın müziğe tutkusu da çocukluk yıllarında başladı. Gaziantep Şahinbey Atatürk Lisesi’nden 1968 yılında mezun oldu ve arkadaşları Hasan Bora ve Mesut Mertcan ile birlikte kendi orkestrasını kurdu. Lisede kurdukları orkestradaPir Sultan Abdal'ın, Karacaoğlan'ın deyişleri üzerine yaptıkları besteleri çalıp söylemişlerdi. İlk plağını da lise yıllarında yaptı: "Kendim ettim kendim buldum".
Liseyi bitirdiği zaman hep öğrenmeyi istediği mesleğin, doktorn üniversite sınavlarına girdi ve diş hekimliğini kazandı. Ne var ki müzik ağır bastı ve bu meslekten vazgeçerek kendini müziğe verdi. "Zaten diş hekimi olsaydım, babamın bana muayenehane açacak parası yoktu ki!" diyordu sanatçı geçirdiği o yoksulluk yılları için.
İlk plağını çıkardığı grubun adı Siyah Örümcekler'di. Plak, "Siyah Örümcekler-Gaziantep Orkestrası" ve "Edip Akbayram ve Siyah Örümcekler" başlıkları altında iki farklı baskıyla çıktı. Adana, Edip Akbayram'ın kurduğu orkestrayla ilk sahneye çıktığı kenttir. Burada "Beyaz Saray" adlı bir gazinoda çalışmaya başladı.
1968 yılında İstanbul'a gelip profesyonel müzik çalışmalarına başlayan sanatçı, 1972 yılında Aşık Veysel'in bir şiirinden esinlenerek gerçekleştirdiği ilk bestesi olan "Kükredi Çimenler" adlı 45'liğiyle Günaydın Gazetesi'nin yeniden düzenlediği "Altın Mikrofon Ödülü"nü kazandı. "Aldırma Gönül" ve "Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz" adlı parçalarıyla satış rekorları kıran ve altın plak kazanan sanatçının çeşitli kuruluşlar tarafından verilen 250 kadar ödülü mevcut.
1974'te Dostlar Orkestrası'nı kurdu ve Anadolu rock müziğinin önde gelen isimlerinden biri oldu. Daha sonra Kara Kuzu, Deniz Üstü Köpürür ve Garip adlı 45'liklerle ödüller aldı ve ünü yurt çapında duyulan bir sanatçı oldu. 1981-1988 yılları arasında bestelerinin TRT'de çalınması yasaklandı. 90'ların ortasından itibaren, özellikle Türküler Yanmaz albümüyle yeni bir çıkış yaptı ve kendi çizgisinde sapmadan yürümeye devam ettiğini gösterdi.
Edip Akbayram, şarkılarında Fikret Kızılok ve Cem Karaca'nın Anadolu ezgilerini pop çizgisinde söylemelerini örnek olarak aldı ; renk ve çizgide tamamen bir Edip Akbayram üslubu olarak gelişzik çıktı.
Bugün geçimini kaset ve konserlerinden gelen paralarla sağlayan sanatçının ayrıca küçük çapta bina yapımıyla uğraşan, iki ortaklı küçük bir inşaat şirketi bulunuyor. Çevre düzenlemeciliği ve TIR taşımacılığı işi ile uğraşıyor.
1979 yılında Ayten Akbayram ile evlenen sanatçının bu evliliğinden Ozan adında bir oğlu ve Türkü adında bir kızı var.
Kaynak: Diyarbakır Söz