Nottan iki gün sonra saldırı
Soruşturma kapsamında Ulusoy’dan elde edilen ajandada cinayetten iki gün önce “15 MAYIS” tarihinin altında “Danıştay video sistemleri çalışıyor. Orhan Alb. aradı.” notu yer alıyor. 16 Mayıs’ta Danıştay kameraları arızalı olduğu gerekçesiyle sökülürken, 17 Mayısta Türkiye’yi sarsan Danıştay saldırısında Danıştay üyesi Mustafa Yücel Özbilgin öldürülmüş 4 kişi de yaralanmıştı. Danıştay saldırısından önce OYAK Genel Müdürü Şerif Coşkun Ulusoy’un ajandasındaki ilginç notlar kamera kayıtlarının ardındaki sis perdesini aralayacak cinsten.
‘Kameralar arızalı’ denmişti
Soruşturma kapsamında OYAK Genel Müdürü Şerif Coşkun Ulusoy’dan elde edilen 2006 tarihli bir ajanda içerisinde; cinayetten iki gün önce “15 MAYIS” tarihinin altında “Danıştay video sistemleri çalışıyor. Orhan Albay aradı” notunun olduğu belirtildi. 17 Mayıs 2006 günü Danıştay 2. Dairesine yönelik gerçekleştirilen silahlı saldırı sonucunda ise Danıştay üyesi Mustafa Yücel Özbilgin öldürüldü ve Mustafa Birden, Ayla Gönenç, Ayfer Özdemir, Ahmet Çobanoğlu da yaralandı, ancak saldırı sırasında kameraların arızalı olduğu ve çalışmadığı iddia edildi. Soruşturma kapsamında evi aranan OYAK Genel Müdürü Ulusoy hakkındaki delillerin incelendiği ve önümüzdeki süreçte ifadesinin alınacağı öne sürüldü. Ulusoy hakkında dosyanın tefrik edildiği belirtilirken, soruşturmanın sürdüğü öğrenildi.
‘O SLOGANLARI KAOS İÇİN ATTIRDILAR’
İddianamede,‘’Ergenekon kaos ortamı oluşturmak amacıyla Danıştay saldırısından sonra yapılan açıklamalar ve medyada çıkan haberler, kaos ortamının oluşmasına hizmet ettiği kanaatine varılmıştır” denildi. Mustafa Yücel Özbilgin’in cenaze töreninde atılan sloganlar hatırlatılarak iddianamede, “Katılımcıların tepkileri ve sloganlarına bakıldığında ülkede nasıl bir kaos ve kargaşa ortamı oluşturulmaya çalışıldığı açıkça görülmektedir” ifadeleri yer alıyor.
KAYIP HARD DİSKİ SRAİL’DE
İddianamede, OYAK SGS tarafından teslim edilen hard disklerin içinde Danıştay’dan sökülen bir adet hard diskin halen teslim edilmediği belirtildi. OYAK SGS tarafından teslim edilen hard disklerin, log kayıtlarının incelendiği, 05.03.2012 tarihli bilirkişi raporuna göre Danıştay’dan sökülen bir adet hard diskin halen teslim edilmediği belirtiliyor. Savcılık iddianamede Danıştay binasında gerçekleştirilen saldırıdan sonra şüpheliler kendilerinde bulunan hard diskleri adli mercilere veya kolluk kuvvetlerine teslim etmediğini vurgulayarak, sanıkların söz konusu kayıp hard disci üretici İsrail firması Regard’a gönderdikleri belirtiliyor.
MÜDAHALE İSRAİLLİ JONATHAN’DAN
Şüpheli Y. Selim Kavaklıoğlu’nun işyerinde yapılan aramada 17.05.2006- 05.06.2006 tarihleri arasında eacun@oyaksgs.com.tr mail adresinden, jon_m@regard.co.il isimli mail adresini kullanan Jonathan Mensky ile yapılan mail yazışmaları da yer alıyor. Erdem Acun; söz konusu e-mail yazışmalarını kendisinin yaptığını,Jonathan Mensky isimli şahsın İsrail’de bulunan Regard firmasının yetkilisi olduğunu, sabah saatlerinde Barış Demirtaş ile beraber yeni hard disk takılan cihazı çalışır duruma geçirmek için Jonathan Mensky ile mail yoluyla irtibata geçtiklerini, bu şahsa cihazın IP adresini verdiklerini belirtiyor.
ERGENEKON’A HİZMET EDİYORDU
‘iddianamede Ergenekon’un özel güvenlik şirketi kurmayı ve gerektiğinde bu şirketleri istihbarat ve operasyonel eylemler için kullanmayı amaçladığı bilgisine yer verildi. Şu ifadelere yer verildi: “Ergenekon'nun nihai amacına ulaşmak amacıyla özel güvenlik şirketlerini kurmak/yönetmek/kontrol altında tutmak amacıyla ciddi çalışmalar yürüttüğü ve bu kapsamda stratejiler geliştirdiği anlaşılmaktadır. Örgütün bu stratejisine paralel olarak bugüne kadar haklarında işlem yapılan sanıklar Veli Küçük ve Oktay Yıldırım gibi örgüt üyesi ve yöneticisi şüphelilerin özel güvenlik sektöründe çalışması bunu açıkca gösteriyor.”
Saldırı öncesi kameralar söküldü
OYAK Savunma ve Güvenlik Sistemleri A.Ş. görevlileri tarafından Danıştay saldırısından bir önceki gün olan 16.05.2006 tarihinde saat:16.00 civarında rutin uygulamalardan farklı olarak herhangi bir neden belirtilmeksizin kayıt cihazının sökülerek alındığı, yerine herhangi bir geçici bir cihazın takılmadığı belirtiliyor.
Manşetleri Ergenekon attırdı
İddianamede saldırının gerçekleşmesinden bir gün önce OYAK Güvenlik tarafından arıza nedeniyle söküldüğü belirtilen hard disklerde, herhangi bir arızanın bulunmadığı, saldırıyı gerçekleştiren Alparslan Arslan’ın keşif çalışması yaptığı 16.05.2006 tarihine ait görüntü kayıtlarının bilinçli olarak geri döndürülemez bir şekilde silindiği yönünde tespitlerine yer verildi. İddianamede Danıştay saldırısından sonra İsrail’den getirilen bir uzman ile görüntülerin geri döndürülemeyecek şekilde silindiği belirtiliyor. İddianamede Danıştay saldırısı sonrası Ergenekon'un istediği gibi haberler yapıldığı anlatılıyor. Belirtilen haber başlıkları arasında, “Tehlikenin Farkında mısınız?”, “Danıştay hükümeti suçladı; Hükümete tavır”, “Laikliğe Kurşun” “Allahın askeriyiz”, “Saldırı rejimin temeline” ve “Laik Cumhuriyete Savaş Açtılar”, örnek gösterildi.
İlk duruşma 13 Ağustos 2012’de
Mahkeme ayrıca Danıştay saldırısı davasının birleştirildiği Birinci Ergenekon dava dosyasını da Özel Yetkili 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nden isterken davanın ilk duruşması olarak da 13 Ağustos’u belirledi.
Ağırlaştırılmış müebbet hapis
OYAK Güvenlik eski Genel Müdürü Orhan Çoban, OYAK Güvenlik Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Tarık Özyılmaz, OYAK Elektronik Güvenlik Sistemleri Müdürü Yavuz Selim Kavaklıoğlu, OYAK Savunma ve Güvenlik Sistemleri Şirketi Bilgi İşlem müdürü Barış Demirtaş, OYAK Savunma ve Güvenlik Sistemleri Şirketi Teknisyeni Serkan Akyıldız ve OYAK Savunma ve Güvenlik Sistemleri Şirketinde Montaj Bakım Şefi Metin Alma hakkında 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapsin yanısıra, 54 yıldan 90 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi. İddianamede şüpheliler OYAK Montaj ve Bakım Teknisyeni Murat Ünal, Murat Kablan, Celalettin Yüksekkaya ve Erdem Acun hakkında ise, “örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek suretiyle örgüt üyeliği ve suç delillerinin yok edilmesine iştirak etmek suçlarından” 9 yıl 6 aydan 24 yıl 6aya kadar hapisle cezalandırılması istendi.
Kaynak: Diyarbakır Söz