Muğla'da hamsi adeta dehşet saçtı! Öztemel ailesinin hamsiden zehirlenen bir kardeş öldü

Muğla Turgut mahallesinde yaşayan Öztemel ailesinin bu akşam ki yemeğinde hamsi vardı. Hamsi yedikten sonra fenalaşan iki kardeşten 19 yaşındaki Batuhan Öztemel, kurtarılamadı. Yaşanan hamsi felaketinden sonra Batuhan Öztemel'in ölü nedeni kesin otopsiden sonra açıklanacak

Muğla'da hamsi adeta dehşet saçtı! Öztemel ailesinin hamsiden zehirlenen bir kardeş öldü

Muğla Turgut mahallesinde yaşayan Öztemel ailesinin bu akşam ki yemeğinde hamsi vardı. Hamsi yedikten sonra fenalaşan iki kardeşten 19 yaşındaki Batuhan Öztemel, kurtarılamadı. Yaşanan hamsi felaketinden sonra Batuhan Öztemel'in ölü nedeni kesin otopsiden sonra açıklanacak

Turgut Mahallesi'ne yaşayan İsmail ve Hümayün Öztemel çifti, ilçede dün kurulan halk pazarından aldıkları hamsiyi akşam yemeğinde pişirip yedi. Bu sabah çocuklarını uyandırmak için odalarına giren anne Hümayün Öztemel, berber kalfası oğlu Batuhan ve üniversite sınavlarına hazırlanan kızı Hurşide Öztemel'i yataklarında hareketsiz halde buldu. Bunun üzerine 112 ekiplerinden yardım istendi.

Sağlık ekipleri yaptıkları ilk incelemede Batuhan Öztemel'in yaşamını yitirdiği belirledi. Hayati fonksiyonlarının devam ettiği belirlenen Hurşide Öztemel ise ambulansla Milas 75. Yıl Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Batuhan Öztemel'in cesedi ise savcı ve polisin olay yerindeki incelemelerinin ardından Yatağan Devlet Hastanesi Morgu'na konuldu.

Akşam yemeğinde yedikleri balıktan zehirlendiklerinin sanıldığı, ancak başka ihtimallerin de değerlendirildiği belirtilirken, iki kardeşten Batuhan Öztemil'in cesedi kesin ölüm nedeninin tespiti için otopsi yapılmak üzere daha sonra Muğla Adli Tıp Kurumu Morgu'na kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Muğla

Antik Karya bölgesinin en eski yerleşimlerinden biri olan Muğla, bilinen tarihi boyunca başlangıçta Anadolu'nun yerli halkı Karyalıların, ardından kısmen ve kısa dönemler halinde Mısır, Asur ve İskit işgallerinin, zamanla da özellikle kıyılarda Helenistikkolonizasyon hareketinin egemenliği altında kalmıştır. Önce Medler, daha sonra Persler Muğla'yı idareleri altında almışlar ve bölgeyi bir satrap aracılığıyla yönetmişlerdir. Büyük İskender'in ordularıyla gelişinde Muğla bölgesi bir Karya satrapı tarafından yönetilmekte idi.

'Karya' isminin bölgeye M.Ö.3400 yıllarında gelen kavimlere önderlik etmiş 'Kar' isimli bir komutandan kaynaklandığına ilişkin tezler öne sürülmektedir. Bölge çağlar boyunca Karya olarak anılmış ve kuzeyde Söke, Aydın, Nazilli üzerinden başlayıp güneydeDalaman Çayının denize döküldüğü yerde biten Karya bölgesi, kuzeyinde Lidyalıların, güneyinde Likyalıların ve Anadolu içlerinde de Frigyalıların hüküm sürdüğü bölgelere komşu olmuştur.

Kavimleri Karya bölgesine kıyılardan başlayan çok uzun bir süreçte nüfuz etmişlerdir. Knidos (Datça yarımadasının ucu) veHalikarnas (Bodrum) ile başlayan Helen kolonizasyonu ile zamanla Daldala (Dalaman), Stratonikea (Yatağan Eskihisar), Nakrasa (Karakuyu), Akassos (Bozüyük) ve Fethiyeçevresinde de Telmessos, Xantos (Kınık), Patara (Minare) ve Tlos (Eşen) kentleri kurulmuştur.

MÖ 334 yılında Karya'ya gelen Büyük İskender, Perslerin çekilmesiyle ortaya çıkmış kardeşlerarası bir saltanat kavgasıyla karşılaştı. Kardeşlerden Ada ve ağabeyi ve kocası Hidrieus ile Mausolus ve kızkardeşi ve karısı Artemisia, diğer kardeş olan Piksodaros'un isyanı ile karşı karşıyaydılar ve bu nedenle kuzeye Alinda'ya (Karpuzlu) çekilmişlerdi. Ada Alinda'nın anahtarlarını Büyük İskender'e göndererek kendisini annesi olarak kabul etmesini istedi. İskender de bu isteği kabul ederek Ada'yı Karya satraplığına getirdi. Ancak ertesi yıl İskender'in Likya'ya geçmesiyle Piksodaros ablası satrap Ada'yı öldürerek yerine geçti. İskender'in haznedarı Filotas'ı satraplığa ataması da asayişi sağlamadı ve İskender'in uzaklaşmasıyla bölge Bergama ve Roma egemenliğine kadar (yaklaşık iki yüzyıl) sürecek bir anarşi döneminin içine düştü. 395'te Roma İmparatorluğu'nun ikiye ayrılmasıyla da Karya Bizans İmparatorluğu içinde kaldı.

Muğla ili tarihî kalıntılar açısından son derece zengin olup, sınırları içinde 103 ören yeri bulunmaktadır.

Kaynak: Diyarbakır Söz