Olay 4 yıl önce Diyarbakır'ın Kayapınar İlçesi Diclekent kavşağında rutin uygulama yapan polis ekiplerinin ticari bir taksiyi durdurup kimlik kontrolü yapmasıyla ortaya çıktı.
Durdurulan bir araçta Ferhat G. İle birlikte bulunan iki kişi, çelişkili ifadeler vermeleri üzerine polis tarafından gözaltına alındı. Kolunda yara olduğu fark edilen Ferhat G. polislere, “Dicle Üniversitesini okuyorum. Bütünleme sınavı sonucuna göre sınıfta kaldığımı öğrendim. Babamla dargınlığımız oldu. Ben babamı görmek istemiyordum. Babam evdeyken eve gitmiyordum, Fakat çalışmaya gittiğinde ara sıra annemin yanına gidiyordum. Kolumda bir ağrı oluştu. Sağ kolum incinmişti. Mahallede bir kavga vardı, ben de bu kavgayı yatıştırmak için araya girince koluma taş mı, yoksa mermi mi bilmiyorum, bir cisim değmişti” dedi.
VERİ TABANINDAKİ PARMAK İZİ YALANI ORTAYA ÇIKARDI
Örgüt üyesi olmaktan tutuklanıp hakkında dava açılan Ferhat G. ile ilgili yargılama devam ederken güvenlik güçlerinin delil amaçlı tuttuğu veri tabanındaki parmak izi Ferhat G.'nin foyasını ortaya çıkardı.
Tunceli'nin Nazımiye İlçesinin Doğanbaşı Köyü Süleyman Tepe Mevkiinde güvenlik güçleriyle 3 terörist arasında çatışma çıktı, teröristler kaçarken bir kalaşnikof tüfek ile içinde erzak bulunan sırt çantasını düşürdü. İşte bu çantadaki parmak izi Ferhat G.'nin parmak iziyle eşleşti. Ferhat G. “Ben hayatım boyunca Tunceli'ye gitmedim” diyerek terörist olmadığını iddia etti.
VAHİM NİTELİKTE SİLAHLA YARALANDI
Mahkeme heyetinin de dikkatini çeken kolundaki ciddi yaralanmayla ilgili Adli Tıp Kurumundan aldırılan raporda, yaralanmanın vahim nitelikte uzun namlulu silahla gerçekleştirilmiş ateşli silah yarası olduğu bildirildi.
Bunun üzerine çatışmanın çıktığı bölgeyle ilgili Jandarma Komutanlığı’ndan eylem evrakı olup olmadığı soruldu. Gelen yazıda, A.B, B.Ö ve M.G adlı askerlerin bahse konu çatışmada yaralandıkları bildirildi.
Mahkeme, sanığın tedavi olmak amacıyla Diyarbakır'a geldiğini, savunmalarının hayatın olağan akışıyla bağdaşmadığını ve suçtan kurtulmaya yönelik olduğundan itibar edilemeyeceğini belirtti.
“DELİLLER BİRBİRİYLE ÖRTÜŞÜYOR”
Sanıkla ilgili ayrıca dosyada ihbar tutanağı bulunduğu bu ihbardaki bilgilerle toplanan delillerin birbiriyle örtüşmesi nedeniyle güvenlik güçleriyle çatışmaya giren terörist olduğu gerekçesiyle “Devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak, kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürmeye teşebbüs etmek” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 10 yıl 10 ay hapisle cezalandırdı.
Dosyayı inceleyen Yargıtay 3. Ceza Dairesi de yerel mahkeme kararında bir isabetsizlik görülmediğini ve delillerin hukuka uygun elde edildiğinden mahkûmiyet hükmünün oy birliğiyle onanmasına karar verdi.
Kaynak: Diyarbakır Söz