Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçe Cumhuriyet Savcısı, pandemi gerekçesiyle alınan tedbir kararları ve aşı prosedürünün hukuka aykırı olduğunu iddia etti. Valilik, sosyal medyada gündem olan Akbulut'un videolarıyla ilgili idari inceleme başlattı.
Viranşehir ilçesinde savcı olan Eyyüp Akbulut, koronavirüs (Kovid-19) sürecinde atılan adımlarına ilişkin YouTube hesabından video paylaştı. Akbulut'un videosu 20 bini aşkın kişi tarafından izlenirken, sosyal medya kullanıcıları da "#SavcımBiziDSÖdenKurtar" hashtagıyla destek mesajları paylaştı.
TEDBİRLER HUKUKSUZ
Videonun başında savcı kimliğini gösteren Akbulut, koronavirüs salgını boyunca atılan adımlarla ilgili dikkat çeken tespitlerde bulundu. Akbulut, salgında hukuk devletine yakışmayan uygulamalar görüldüğünü ve bunların büyük mağduriyetlere neden olduğunu dile getirdi.
Sokağa çıkma yasağı, maske takma zorunluluğu, sosyal mesafe kuralı, seyahat kısıtlamalarının hukuka aykırı olduğunun altını çizen Akbulut, “Alınan tedbirlerle ilgili olarak il idaresi kanununu zikrediliyor. İşlemler 11C ve 66. maddeler uyarınca yapılıyor. Fakat bir kanunda 'Vali gereken tedbirler alır' denmesi bu kısıtlamalar için hiçbir şey ifade etmez. Yoksa vali bizlere aklımızın almayacağı şeyler de emredebilir. Temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırılmasında dar yorum esastır. Kanunilik ilkesi caridir. Bunu bu kanuna istinaden yapamazsınız” ifadelerini kullandı.
AŞI BELGESİ
"Aşı İkna Timleri" tarafından aşılanan kişilere “onay belgesi” imzalatıldığını anımsatan Akbulut, “Benim incelediklerimde biyotıp sözleşmesi, hasta hakları yönetmeliği gibi mevzuatın ön gördüğü şartları sağlayan ibareler o metinlerde yer almıyor. Bu metinler hukuken çöp. Çünkü pek çok insanın tereddütleri varken ve bu tereddütler yetkililer tarafından giderilmezken, ortada soruşturma açılmasını gerektirir pek çok iddia varken aydınlatılmış rızanın varlığından bahsedilemez” dedi.
SORUŞTURMA BAŞLATTI
Yaşanılanlar ile ilgili soruşturma başlattığını aktaran Akbulut, “Maskelerin içeriği hakkındaki iddialar ile ilgili TCK’nin zehirli maddeler katma başlıklı 185’inci maddesi kapsamında ve aşılar ile ilgili aynı kanunun 187’inci maddesi kişilerin sağlık hakkı bakımından tehlike oluşturabilecek ilaç satması suç kapsamında sayıldığı için resen soruşturma açıyorum. Herkes elindeki delilleri bu soruşturmaya göndersin, bunlar çok ciddi iddialar. Ben delil toplamaya başladım” diye kaydetti.
LEBALEP KONGRELERE TEPKİ
Salgın ile ilgili alınan tedbir kararlarında çelişkiler olduğuna dikkati çeken Akbulut, “Güneydoğu’da tedbirler batıdaki kadar sıkı değil. Burada korkulan neticeler görülmüyor. Ceylanpınar’da tedbirler daha gevşek, sınırın dışında hiç tedbir yok ama korkutulan derecede ölümler olmuyor. Yeterince insanımız intihar etti, iflas etti. Bir takım grafikler ile bunların farklı olduğu iddia ediliyor. Ben yüzlerce insan dinliyorum. Viranşehir’de insanların ne kadar kötü durumda olduğuna şahidim. Bu tedbirler alınmasına rağmen lebalep parti kongreleri, binlerce kişinin katıldığı cenaze törenleri yapılıyor. Bu tedbirlerin gereksizliğini ortaya koyar” şeklinde konuştu.
UYUŞTURUCU MADDE GÜZERGAHI
Anlatımlarından kaynaklı “başıma bela gelecek” diyen Akbulut, şunları söyledi: “Baroların tavrını anlamak imkan dışı. Çıkıp cesurca konuşmak gerek. Ben Viranşehir’de savcılık yapıyorum. Burası uyuşturucu madde güzergahı. Ben aylardır onlarca çocuk dinledim. Birkaç yıldır uyuşturucu madde kullanıyor. Aileleri ile konuşuyorum fakat narkotik personeli yetersiz. Teknik donanımımız az. Benim işim 17.00’de bitmesine rağmen gece yarıları aramalar yapıyorum. Uyuşturucu ile mücadele eden personel zaten azken eldekiler de maske denetlemesi için görevlendiriliyor. Ben uyuşturucu madde engellemeye personel bulamazken maske için personeller görevlendiriliyor. İnsanlar maske takmasın, sosyal mesafeyi ihlal etsin ne olacak?"
'KORKMAYIN'
Akbulut, şöyle devam etti: "Ben işimi titizlik ile yapacağım. İnsanları zorla aşı yapmaya zorlamak zorbalıktır. Ben mesleğim gereği neyin ne olduğunu biliyorum. Hiç kimse bizi kedi köpek gibi aşılayamaz. ‘Keyfine bak ben aşılıyım’ demek ne demek oluyor? Kimse korkmasın hukuk devletinde yaşıyoruz.” Akbulut, son olarak basının özgür olmasını ve gerçekleri yazmasını istedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz