Tıbbi teknoloji şirketi Siemens Healthineers Türkiye çalışanları tarafından gönüllü çalışma esasıyla kurulan Çeşitlilik, Eşitlik ve Kapsayıcılık Komitesi tarafından yürütülen Jenerasyonel Çeşitlilik Araştırması’nda Z Kuşağı’nın iş yerinden beklentileri ve ihtiyaçları önceliklendirildi.
Şirketten yapılan açıklamaya göre, sağlık alanında diagnostik görüntülemeden laboratuvar hizmetlerine, ileri tedavilerden satış sonrası servis ve bakıma kadar geniş bir yelpazede hizmet veren Siemens Healthineers Türkiye, iş dünyasındaki ağırlığı giderek artan Z Kuşağı’nın iş yerinden beklentilerini öğrenmek amacıyla, Çeşitlilik Eşitlik ve Kapsayıcılık Komitesi ile birlikte yeni bir araştırmaya imza attı.
Çalışanları için çeşitliliği, fırsat eşitliğini ve kapsayıcılığı en önemli öncelikleri olarak konumlandıran Siemens Healthineers Türkiye, araştırma ile farklı kuşakların aynı iş yerinde uyum içerisinde nasıl daha iyi çalışabileceklerini öğrenmek üzere, iş yerine Z Kuşağı’nın gözünden baktı.
Araştırmaya Z Kuşağı şirket çalışanlarının (yüzde 17’si çalışan, yüzde 13’ü çalışırken okuyan) yanı sıra Türkiye genelinde 30’dan fazla üniversiteden öğrencilerden (yüzde 69) oluşan 500 kişi katıldı.
Anket sorularıyla katılımcıların bireysel özellikleri, hayat hedefleri, çalışma ortamı, beklentileri, sosyal aktivite ve eğitim tercihleri, motivasyon, takdir ve lider beklentileri değerlendirildi. Çalışmada aynı zamanda Z Kuşağı’nın aidiyet beklentileri ve iletişim tercihlerine de yer verildi.
- Z kuşağı için "saygı" önemli
Araştırmada kendi güçlü ve zayıf yönlerini değerlendiren Z kuşağı temsilcilerine bu jenerasyonun en güçlü yönleri sorulduğunda, katılımcıların yüzde 62’si ’saygılı’ cevabını verdi.
Bu cevabı ‘uyumlu’ ve ‘samimi’ olmaları izliyor. Katılımcıların hedeflerine ulaşmak için iş yerinden beklentilerinde ise ilk sırada ‘saygı görme’ geliyor. Aidiyet söz konusu olduğunda Z Kuşağı’nın en önemli beklentisi yine ‘saygı görme’. Diğer beklentiler ise şöyle: Görüşlerine değer verilmesi, ücret ve yan olanaklar, kariyer olanakları, ayrımcılık olmaması.
Zayıf yönleriyle ilgili değerlendirmelerde ise ilk üç sırada ’detaycı olmak’, ‘duygusal olmak’ ve ’kararsız olmak’ yer alıyor. Hayattaki hedefleri sorulan katılımcıların yüzde 74’ü ’başarı’ yanıtı verdi. Bunu mutluluk, prestij/statü, dostluk/arkadaşlık, eğlence ve sosyal sorumluluklar izliyor.
- Çok çalışmaktan şikayetçi değiller
Z Kuşağı’nın liderlerden beklentilerinde ‘duygusal destek’ öne çıkıyor. Yönetimden ve liderlerden adaletli yaklaşım, pozitif iletişim, motivasyon artırıcı yaklaşımlar bekleyen Z Kuşağı, yöneticilerinden projelere dahil edilmelerini, fikirlerinin alınmasını ve anlık ya da 3 ayda bir geri bildirim yapılmasını istiyor. Katılımcıların diğer beklentileri ise yöneticilerinin duygusal olması, takımı yönetmesi, işini ve kendini yönetmesi geliyor.
İdeal çalışma ortamı söz konusu olduğunda Z Kuşağı’nın öne çıkan beklentileri şöyle: Uyumlu ekip, huzurlu ortam, samimiyet, bilgi alışverişi, özel hayata saygı. İş ortamındaki stres unsurlarında ilk sırada mobbing var. Bunu saygısızlık, küçük görülme, ayrımcılık takip ediyor. Zaman kısıtlaması ve çok çalışmak ise stres unsurları arasında en sonda yer alıyor.
Yoğun teknoloji kullanımına rağmen yüz yüze iletişimi ve yüz yüze eğitimi tercih eden katılımcıların uzaktan çalışma imkanının özgürlük ve esneklik beklentilerini karşılamakla birlikte sosyalleşme, disiplin ve bilgi paylaşımı adına ofiste bulunma ve açık ofis uygulamalarını talep ettikleri görülüyor. Bu da Z Kuşağı’nın beklentilerine en uygun çalışma modelinin esnek veya hibrit çalışma olduğuna işaret ediyor.
- "İş hayatındaki dönüşümden duygusal olarak da etkileniyorlar"
Açıklamada görüşlerine yer verilen Siemens Healthineers Türkiye Mali İşler Genel Müdür Yardımcısı (CFO) ve Çeşitlilik, Eşitlik ve Kapsayıcılık Komitesi Başkanı Nalan Abdullahoğlu, Siemens Healthineers Türkiye’de, tüm çalışanların kendilerini değerli ve güvende hissetmesini sağlamanın en önemli önceliklerinden biri olduğunu belirtti.
Şirketlerinin ana odak alanının insan olduğuna değinen Abdullahoğlu, insanlığın sağlıkla yaşaması için çalıştıklarını aktardı. Abdullahoğlu, Osmanlı’dan bugüne, 135 yıldır bu coğrafyada faaliyet gösterdiklerinin altını çizerek, şunları aktardı:
"Bu topraklarda bir asrı aşan varlığımızın ve başarımızın sırrı insan odağımız. Çeşitliliği, eşitliği ve kapsayıcı olmayı başarımızdaki belirleyici unsurlardan biri olarak görüyor, şirketimizde bu kültürle her türlü farklılığı kucaklıyoruz. Dengeli bir kadın-erkek çalışan oranı olan şirketimizin yaş ortalaması 34. Türkiye’nin en genç sağlık teknolojisi şirketleri arasındayız.
Şirketimizde Z Kuşağı temsilcilerinin yenilikçi bakış açılarına ve katkılarına çok değer veriyoruz. Hem onların hem de iş dünyasının başarısı için beklentilerini ve ihtiyaçlarını anlamayı çok önemsiyoruz. Çeşitlilik, Eşitlik ve Kapsayıcılık Komitemiz tarafından gerçekleştirilen araştırmamız bunun göstergelerinden biri."
"Araştırma sonuçlarında, Z Kuşağı’nın kendi karakteristik özelliklerinin yanında, özellikle pandeminin ve post pandemi döneminin etkilerini de görüyoruz." diyen Abdullahoğlu sözlerini şöyle tamamladı:
" Uzaktan eğitim, uzaktan çalışma ve sosyal hayattan bir dönem izole kalmak, iş hayatına etkileri bakımından bu kuşağı diğer kuşaklardan daha farklı etkiledi. Z Kuşağı iş hayatından beklenti anlamında, başarı, kariyer, maaş gibi konularda diğer kuşaklarla ayrışmıyor. Daha çok kendilerini gerçekleştirmek anlamında duygusal beklentileri var. Saygı görme, sosyalleşme, bilgi alışverişi yaparak ofisten çalışmayı daha çok tercih ediyorlar, yöneticilerinden duygu yönetimi desteği bekliyorlar.
Bu beklentileri öğrenmenin hem onların hem de iş dünyamızın başarısı için çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Şirket kültürümüzde bu beklentileri halihazırda karşılıyoruz, bu tür araştırmalarla birbirimizi daha iyi anlıyoruz. Farklı kuşakların uyum içinde çalışması için daha etkili adımlar atmaya devam edeceğiz."
Kaynak: Anadolu Ajansı