Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan iddianame, Şanlıurfa 1. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi.
Apartmanın tutuklu müteahhidi M.K, şantiye şefi Ö.G. ve yapı denetim sorumlusu Y.K. hakkında "taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan hapis cezası talep edilen iddianamede, apartmanın enkazında yapılan bilirkişi incelemesine ait raporlar, tutanaklar ve binaya ilişkin yapı projeleri, izin ve ruhsat belgeleri yer aldı.
İddianamede, şüphelilerin çatıdaki korkuluk duvarıyla ilgili hesaplama yapmadıkları belirtildi. Duvarın, uzunluğunu sabitleyerek tutacak bir destek kullanılmadığından yıkıldığının anlaşıldığı vurgulanan iddianamede, şunlar kaydedildi:
"Şüphelilerin üzerlerine düşen yükümlüğü yerine getirmedikleri, öngörülebilen netice bakımından dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davrandıkları tespit edilmiştir. Şüphelilerin bilinçli taksirle hareket ettikleri anlaşılmıştır. 3'ü çocuk olmak üzere 4 kişi hayatını kaybetmiş, 3 kişi ise yaralanmıştır. Ölü ve yaralıların aynı aileden oldukları ve yaşadıkları mağduriyet ile acı göz önüne alınarak şüphelilerin alt sınırdan uzaklaştırılmak suretiyle cezalandırılması gerektiği mahkemenin takdirine bırakılmıştır."
ŞÜPHELİLER SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ
Şüpheli müteahhit M.K. iddianamedeki savunmasında, 9 yıl önce teslim ettiği binada kendisinin sorumluluğunun bulunmadığını ileri sürerek, "Binanın taşıyıcı elemanlarında problem olmamıştır. Belki de yapılan tadilatlar nedeniyle çatıdaki korkuluk duvarı yıkılmıştır. Yönetmeliğe uygun bina yaptığım için yapıya iskan belgesi verilmiştir." ifadelerini kullandı.
Şüpheli şantiye şefi Ö.G. ise yıkılan duvarı yönetmeliğe uygun olarak kontrol ettiğini ve kusurunun bulunmadığını savundu.
Şüpheli yapı denetim sorumlusu Y.K. de binanın denetimini yaptığını, kusursuz olduğunu öne sürdü.
Türk Ceza Kanunu'nda "taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçu için 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası öngörülüyor.
Kaynak: Diyarbakır Söz