Dr. Çağla Parkan Yaramış, üniversitedeki atların bir bölümünü TJK’nın yarışta sakatlanan, ‘Koşma yüreği’ bulunmayan, bir bölümünün ise, arazide engel atlamada kullanılan ‘Konkur’ olarak eğitilenler olduğunubelirtti. Dr. Yaramış, "Bize atlarını vermek isteyenler var. Ancak, yerimiz kalmadığını belirterek bunu bu aşamada kabul etmiyoruz. Doğan tayları kimseye vermiyoruz” diye konuştu.
Yaraları pansuman edilen, ahırları sürekli bakım altında tutulan, nallarına kadar temizlenen ‘Üniversiteli atlar’ın günde 5-6 kilo yulaf, kırık arpa, kepek ve mısır ve 3 kez kuru çayır otları yedikleri ifade edildi. Atların üniversitenin Avcılar Kampusu’nde uygun arazi ve padoklarımızın olması nedeniyle açık havalarda serbest bırakıldıkları, dışarı çıkamayacak durumda olanların ahırda çalıştırıldığını anlatan Atçılık ve Antrenörlüğü Program Başkanı Dr. Çağla Parkan Yaramış, şunları ekledi:
"Araziye uyum sağlayamayan ahırda yemini yiyor. Antreman yapıyor. Günleri de geçip gidiyor. Güzel bir emeklilik hayatı var onlar için. Burası bize verilen genç atların da emeklilik yerleri bir anlamda. TJK’daki gibi ağır bir hayatları yok. Öğrencilerimiz atları günde 45 dakika en fazla 1 saat çalıştırıyorlar. Atlar araziye çıkıp geziyorlar, podaka çıkıyor."
Kaynak: Diyarbakır Söz