İlçede yaklaşık 10 yıldır fotoğrafçılık yapan Akarsu, zamanının bir kısmını damla fotoğrafçılığı çalışmalarına ayırıyor.
Evine kurduğu düzenekte damlaların düşüş hızını hesaplayan, fotoğraf makinesinin deklanşörünü cep telefonuna yüklediği bir program ile çalıştıran Akarsu, en güzel kareyi çekebilmek için bazen saatlerce bekliyor.
Akarsu, AA muhabirine, kendisinde tutku haline gelen damla fotoğrafçılığı yaklaşık 2 yıldır yaptığını söyledi.
Daha önce manzara, makro ve portre fotoğrafçılığı merakı bulunduğunu anlatan Akarsu, damla fotoğrafçılığın ise kendisine ayrı bir keyif verdiğini dile getirdi.
Bu fotoğrafçılık dalının oldukça masraflı olduğunu ve Türkiye'de az sayıda kişinin bu alanda çalıştığını ifade eden Akarsu, şöyle konuştu:
"Örneğin damlayan suyun kıvamını artırmak için yurt dışından özel malzemeler getirtiyorum. Renk vermek için gıda boyaları ile süt gibi sıvılarda kullanıyorum. Her damla karesinin farklı bir özelliği var. Bu iş ebru sanatı gibi. Nasıl ki ebru sanatında oluşturulan bir eserin aynısını bir daha yapmanız mümkün değilse damla fotoğrafçılığında da durum aynı. Çektiğiniz bir kareyi bir daha yakalayamazsınız."
- "Bir damla için saatlerce çekim yapıyorum"
Akarsu, cep telefonuna yüklediği program ile damlaların düşüşünün hızını ve yoğunluğunu ayarladığını vurguladı.
Bir damla için bazen saatlerce çekip yapmak zorunda kaldığını belirten Akarsu, amacının en güzel görüntüyü yakalayabilmek olduğunun altını çizdi.
Akarsu, eşinin ve çocuklarının fotoğrafçılığa fazla zaman ayırması nedeniyle kendisinden şikayetçi olduğunu ancak ortaya çıkan fotoğrafları görünce onların da hoşuna gittiğini söyledi.
Kaynak: Diyarbakır Söz