CHP'li Öztrak: Farkın kapanmayacağı ortada

CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, İstanbul'da Binali Yıldırım ile Ekrem İmamoğlu arasındaki farkın 18 bin 742 olduğunu kaydederek, "Bu farkın kapanmayacağı ve Ekrem İmamoğlu'nun artık mazbatasını alması gerektiği ortadadır" dedi.

CHP'li Öztrak: Farkın kapanmayacağı ortada

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Öztrak, partisinin genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Öztrak, yerel seçimin kampanya süreciyle değil, seçim bittikten sonra yaşanan gelişmelerle hatırlanacağını söyledi. Sandığın demokrasinin namusu olduğunu dile getiren Öztrak, Yüksek Seçim Kurulu'na (YSK) yönelik eleştirilerde bulunarak, şunları söyledi:

"İstanbul ve Ankara kararları YSK'nın geçmiş kararlarına aykırıdır. Balıkesir Belediye Başkanlığı'nda İYİ Parti'nin itirazının reddedilmesi, İstanbul ve Ankara için vermiş olduğu kararların tersidir. Benzer olaylarda farklı kararlar uygulanıyor. Hukuk güvenliği sandık güvenliğinin teminatıdır. Ne hakimler ne kurallar eğilip, bükülmelidir. Oyların nasıl sayılacağı, kimlerin gözetiminde götürüleceği bellidir. Oylar, sandık başkanı ve 6 üye tarafından gözlemcilerin önünde sayılır.  AKP Genel Başkanı seçimden önce 'İstanbul'da sandıklarda 280 binden fazla kişiyi görevlendirdik' dedi. Bu kadar adamın gözü önünde iddia ettikleri bu usulsüzlük nasıl yapıldı? Nasıl parti temsilcileri itiraz etmedi, izleyen görevliler seslerini çıkarmadı? Hepsi orada uyudu mu? Akılla mantıkla izahı mümkün değildir. Kaybettiğinizi göreceksiniz. İtiraz haktır; ama bu hak, hukuka uygun kullanılmalı. Sandık başında itiraz edilmemiş, şerh düşülmemiş. Geçersiz oyların sayılmasını istemek, hukuken delilsiz itirazdır. YSK'nın 2014 yılındaki kararıdır bu. Seçim kazanılırsa 'milli irade', olmazsa 'şaibe'. Buna kargalar bile güler."

'SEÇİMİ İPTAL HAMLELERİNE GİRİŞMEKTEDİRLER'

Seçim sonrası yapılan itirazların iyi niyetli olmadığını savunan Öztrak, partisinin, sandığın namusunu korumakta kararlı olduğunu belirterek, "Oy çuvallarının mühürlerinin sökülerek, sayma sürecinin yeniden başlatılması, milletin temiz oylarının namusunu saldırıya açık hale getirir. Adalet Bakanı neyi soruşturmaktadır? Geçersiz oylardan seçimi alamayacağını görenler, seçimi iptal hamlelerine girişmektedirler. Sandıkta oy çalamayanların, seçimi çalmaya niyetlendiklerini ortaya koymaktadır. Dün Dolmabahçe'de neyle ilgili toplantı yapılmıştır? Anlaşılan planlanmış bir senaryo, seçimin ertesi gününde ortaya konmuştur. Sandıkta oy çalamayanların amacı, masa başında milletin iradesini çalmaktır.  Milletimiz Ankara'da 'Mansur Yavaş', İstanbul'da 'Ekrem İmamoğlu' demiştir. Sandıktan çıkan millet iradesini birilerinin kumpaslarla değiştirmesine izin vermeyeceğiz" diye konuştu.

'HAKKIMIZI YEDİRMEYİZ'

CHP'li Öztrak, İstanbul'da 17 ilçede geçersiz oyların sayımının bittiğini kaydederek, "Sabah gelen rakamlara göre, 119 bin 652 oy sayılmış. Buradan 2 bin 184 oy AK Parti adayına, 785 oy Ekrem İmamoğlu'na yazılmıştır. Aradaki fark 18 bin 742'dir. Sistemde bir hata olmadığını ortaya koymaktadır. Bu farkın kapanmayacağı ve Ekrem İmamoğlu'nun artık mazbatasını alması gerektiği ortadadır. Kendi hakkımızı yedirmeyiz. Tablo açıktır. Yenilgiyi kabullenmek bir erdemdir" dedi.

'BAHÇELİ, BU SORUMLULUĞUN ALTINDAN ZOR KALKAR'

CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztrak, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Ekrem İmamoğlu'na yönelik "Henüz hukuki süreç sonuçlanmadan CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayının 'mazbata' diye tutturması akla ziyandır" sözlerinin hatırlatılması üzerine, şunları söyledi:

"Bu ülkede Başbakanlık, Meclis Başkanlığı yapmış birisinin sonuçların birbirine yaklaştığını gördüğünde 'Seçimi kazandık' açıklamasını görmezden geleceksiniz, Ekrem İmamoğlu'nun sandıktan çıktığını görmezden geleceksiniz, sonra 'Mazbatasını istiyor' diyeceksiniz. Milletimizin iradesine sahip çıkmak için mazbatasını istiyor. Bahçeli'nin açıklamasında vahim bir bölüm var. Sandıklar açılmışken, milletin iradesi orada her türlü saldırıya açık beklerken, bu iradeye sahip çıkması gereken memurlara 'FETÖ'cülük', 'çetecilik', 'terörist’ suçlamaları açıkçası bu memurlara baskı yapmaktır. Seçim sürecinde oylar sayılırken, baskı yapmak ciddi sorumluluktur. Bu sorumluluğun altından zor kalkar Sayın Bahçeli."

Kaynak: Diyarbakır Söz