Yrd. Doç. Dr. Baz, Rektörlük Binası'nda düzenlediği basın toplantısında, Şırnak Üniversitesi'nin kuruluşundan bu yana birçok yeni kurulan üniversite gibi ilk etapta kuruluş ile alakalı çalışmalar yürüttüklerini belirtti.
Her üniversitenin bulunduğu ile özel bir katkısının olması gerektiğini vurgulayan Baz, şöyle dedi:
"Cudi Dağı ve Nuh Nebi" Sempozyumu
"Bununla ilgili olarak da her üniversitenin, her belediyenin, her valiliğin buraya özel çalışmalar yaparak katkı yapması gerekmektedir. Şırnak Üniversitesi olarak bizde uzun toplantılar yapıyoruz. Bunun bir zaman sonra artılarını ve faydaları görülecektir. 2013 yılınan Eylül ayında yapmayı planladığımız Cudi Dağı ve Nuh Nebi ile ilgili uluslararası sempozyumu ile ilgili hazırlığımız bitti. Şırnak Valiliği, Belediye Başkanlığı, Şırnak TSO ve Şırnak Üniversitesi olarak görüşmelerimiz tamamlandı, toplantılarımız da devam ediyor. Böyle bir sempozyum yapacağız bu sempozyumda konuşmacıların büyük bir çoğunluğu davet üzerine gelecekler. Temennimiz ve beklentimiz Cudi'de bir ziyaret yapabilmek. Eserimizi de o sempozyuma yetiştirip gelen misafirlerimize Şırnak'ın oyunlarını ve ağıtlarını tanıtmak istiyoruz. Şırnak için Şırnak'ta bir taşın üzerine bir kum tanesi artı olarak konabilecekse biz onların tamamında varız."
-Şırnak'ın ağıtları ve oyunları kitaplaşıyor-
Baz, yaklaşık 5 ay sonra Şırnak'ta başta çocuk oyunları olmak üzere oynanan oyunları anlatan bir eseri Mayıs veya Haziran ayında tamamlayacaklarını kaydetti.
Kitapta oyunların kaç kişiyle oynandığını, oynama şekilleri, hangi mevsimlerde oynandığı, bu oyunun çocukların ruh sağlığına ve sosyalleşmesine katkıları gibi bilimsel bir çerçeve içerisinde ele alacaklarını anlatan Baz,
"Büyüklerin de oynadıkları oyunlar var, bunlarla ilgili epey bir mesafe alındı. Bu coğrafyanın acıları ağıtları çok gözyaşları çok bunlarla alakalı yüzyıllardır devam eden gelenek şu döneme ait değil, medeniyetçiler şehirlerin omuzlarında yükselir ama şehirlerin tarihleri çok yazılmamıştır. Biz bu projelerle kentin bir nevi tarihini küçük küçük parçacıklarla ortaya koymaya çalışıyoruz. Ağıtlarını da toparlayarak çalışmamızın taslağını hazırladık. Elimizdeki oyunların çalışması bitikten sonra başlayacağız. Burada ağıt söyleyen insanlar var ve maalesef bunlar hayatlarını son denemelerini yaşıyorlar. Bir daha da bunların kaydetme şansı çok fazla gözükmüyor. Bizde bu fırsatı kaçırmadan, bu tren kaçmadan ses kayıtlarını alacağız. Ardından bunu kitap çalışmalarında kullanacağız" diye konuştu.
Kaynak: Diyarbakır Söz