Çocukları kayıp aileler, 3 Eylül'den itibaren HDP önünde oturma eylemi sürüyor. 24'üncü gününde 45 ailenin HDP İl Başkanlığı önündeki eylemi sivil direniş olarak devam ederken, ailelere 81 ilden destek yağdı. Artvin Çoruh Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Öğretim Görevlisi Dr. Kemal Sağlam, HDP önündeki anneleri resmederek sanatıyla onlara destek oldu.
PKK İLETİNİ BİTİRMEDEN BURADA KALKMAYACAĞIZ
17 yaşında dağa kaçırılan oğlu için oturma eyleminde yer alan Ayşegül Biçer, 81 ildeki kadın sivil toplum örgütleri ve sivil toplum örgütlerinin kadın temsilcilerinin kendilerine destek verdiğini gördüğünü söyledi.
"Kadınlar acımıza ortak oldu. Sesimizin daha gür çıkması için her kesimden destek bekliyoruz." diyen Biçer, çocuklarına kavuşmadan bu mücadeleye son vermeyeceklerini belirtti. Biçer, şöyle konuştu:
"Desteklerini esirgemeyen herkesten Allah razı olsun diyoruz. Kadın sivil toplum örgütleri bugün Türkiye'de ses getirdi. Allah razı olsun onlardan. Bizler bu eylemi bitirmeyeceğiz. Bir ay değil, bir yıl değil 10 yıl da olsa biz buradayız, çocuklarımızı almadan gitmeyeceğiz. Bizim gibi acılı analar varsa buyursunlar, gelsinler. Artık tehditlerine boyun eğmesinler, onlardan korkmuyoruz. Evlatlarımızı onlardan almadan, PKK illetini bitirmeden buradan kalkmayacağız."
EVLATLARIMIZ İÇİN BAŞIMIZI BU YOLA KOYDUK
İstanbul'dan gelerek 14 yaşında dağa kaçırılan oğlu Tuncay Bingöl için oturma eylemine katılan Fatma Bingöl ise kendilerine verdikleri destekten dolayı kadınlara teşekkür etti. Destek verenler olduğu müddetçe ayakta durmaya çalışacaklarını anlatan Bingöl, desteğin sürekli artmasını istedi.
Bingöl, kimseden mal mülk talep etmediklerini sadece evlatlarına kavuşmak için eylem yaptıklarını aktararak şöyle devam etti:
"Biz sadece evlatlarımızı istiyoruz ve sonuna kadar da devam edeceğiz. Biz çocuklarımız için yaşıyoruz. Bir evladımızı götürdüler ve canımızdan can kopardılar. Onlar için yaşıyorduk, onlar için de ölmeye hazırız. Herkesten destek bekliyoruz. Bizim gibi binlerce insan var, evlatları için sokağa çıkmıyorlarsa artık ne için çıkacaklar? Biz evlatlarımız için başımızı bu yola koyduk."
7 yıl önce 17 yaşındayken kaçırılan kızı Şeyma Ceylan için oturma eylemine Bursa'dan katılan anne Türkan Mutlu da sadece Türkiye'den değil dünyadan da destek beklediklerini söyledi.
Çocuklarına bir an önce kavuşmak istediklerini dile getiren Mutlu, evlatları için her şeyi göze alarak eyleme devam ettiklerini sözlerine ekledi.
SANATIYLA TERÖRÜ PROTESTO ETTİ
Daha önce 15 Temmuz darbe girişimini yaptığı tablolarla protesto eden Artvin Çoruh Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Öğretim Görevlisi Dr. Kemal Sağlam, Diyarbakır’a gelerek HDP il binası önünde oturan aileleri resmetti. Sanatçı ve akademisyen Sağlam, burada acı bir haykırışın olduğunu belirterek sanatıyla annelerin yanında olduğunu söyledi.
5 yıldır yaptığı tablolarla dünyadaki terör saldırıları üzerinden yapılan İslam düşmanlığını protesto ettiğini söyleyen Dr. Sağlam, "Gelirken empati kurdum, 'benim evladıma böyle bir şey olsaydı, ben ne yapardım' diye. Buradaki annelerin duruşunu haklı görerek ben de onlar gibi olabilirim diye empati kurarak, onları desteklemeye çalışıyorum ve sanatımı icra ediyorum. Ben ekspresif tarzda çalışıyorum, yeni dışa vurumculukla ilgileniyorum. Yani duyguların dışa vurumu, bu da bir nevi duyguların dışa vurumu olduğu için çalışmamı yapıyorum. Ben de resim sanatıyla birlik ve beraberliğin zaferini resmediyorum. Bunu Cumhurbaşkanımıza hediye etmek isterim. Anne baba olarak bakarsak olaya, içleri kan ağlayarak duruyorlar ve duygularını her ne olursa dışa vuruyorlar. Burada acı bir haykırış söz konusu. Sanatımla annelerimizin yanındayım ve artık terör belasından kurtulmamızı, ülkemizin barış, mutluluk içinde yaşamımızı temenni etmek için buradayım" dedi.
DİYARBAKIRLI ANNELERDEN DESTEK ZİYARETİ
Ailelere, Diyarbakır'da yaşayan anneler ziyaret ederek, desteklerini iletti. Hasta yatağından bastonuyla HDP il binası önüne gelen Bedriye Güneş (65), burada eylem yapan ailelerin çocuklarına kavuşmaları için her gün dua ettiğini söyledi. Güneş, "İçim yandı, haberleri izlerken içim parçalandı, ağlaya ağlaya 5 vakit namaz kılıp onlar için dua ediyorum. Onlar da bizim evlatlarımızdır, ameliyatlıyım ama gelip onlarla birlikte olmak istedim" dedi.
'BİZ DE ANNEYİZ, BİZİM DE CİĞERİMİZ YANIYOR'
Bir başka anne Emine Arslan ise konuşurken gözyaşlarına hakim olamadı. Arslan, "Dayanamıyoruz artık. Televizyon bile izleyemiyoruz. Buradaki ortam çok daha farklı, konuşamıyorum şu an, nereye kadar böyle gidecek, yeter biz de anneyiz, onların ciğeri nasıl yanıyorsa bizim ciğerimiz de öyle yanıyor" diye konuştu.
Annelere desteklerini sunmak için burada olduğunu ifade eden Mihrice Tosun, şunları söyledi: "Annelere destek olmak için geldim, ben de bir anneyim, yeter diyorum artık. Büyütüyorsun, evlilik çağına getiriyorsun, artık diyecek bir şey bulamıyorum."
Ziyaretçilerden Kader Tosun da "Anaların ağlamasını istemiyoruz, biz de bir anneyiz, onlara destek için geldik" diyerek desteklerini illeti.
Kaynak: Diyarbakır Söz