Kadına yönelik şiddetin arttığı bir dönemde İslam'ın kadına verdiği değerin yeniden halka anlatılması gerektiğine dikkati çeken İl Müftü Vekili Celal Büyük, bütün semavi dinlerde insanın mukaddes ve mübarek varlık olduğunu anımsattı. İslamın kadına verdiği değerin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ifade eden Büyük, "Hz. Peygamber efendimizin geldiği dönemde insanın değeri yoktu. Kadın sosyal hayatta hiçbir hakkı olmayan adeta meta gibi görünen varlıktı. İslam’ın gelişi ile beraber kadının değerli bir varlık olduğu insanlığa duyuruldu. Kuran-ı Kerim'e baktığımız zaman kadın da Allah katında erkek gibi sorumlu bir varlıktır. 'Biz insanı bir erkek ve bir dişiden yarattık' der. Peygamber efendimiz uygulamalarına baktığımız zaman sosyal, eğitim, kültürel hayatta hiç yeri olmayan kadını sosyal hayatın içine almıştır. Erkek gibi kadının da okuma hakkı olduğunu ifade buyurmuştur. Kadın İslam ile birlikte sosyal hayatın içerisine girmiştir. Son dönemlerde malesef sünnetten, İslam'dan uzaklaşmamız neticesinde İslam'ın bu konudaki hassasiyetlerini de unuttuk ve özellikle son dönemlerde kadına yönelik şiddet artmaya başladı. Bunu gözden geçirmemiz lazım. Hz. Peygamber döneminde kadına bakış nasıldı? Kadına yönelik şiddetin temelinde iki şey vardır: Birincisinde Hz. Peygamber efendimizin sünnetinden uzaklaşma, ikincisi belki en ömenlisi de ailede kız çocuğumuza bakışımızı değiştirmemiz lazım" diye konuştu.
Cahiliye döneminde Kuran-ı Kerim'de bahsedildiğine göre bir aileye kız çocuğu müjdelendiği zaman, o kişilerin yüzlerinin simsiyah kesildiğini hatırlatan Celal Büyük, şöyle konuştu:
"Kız çocuğunun müjdelenmesi onları öfkelendirirmiş. Şimdiki dönemde de malesef bir ebeveyne 'kız çocuğun oldu' dediğiniz zaman yüzü ekşiyor, buruşuyor. Tabi öyle olunca da aile içeriside özellikle erkek çocuklarda kız çocuklara karşı farklı bir yaklaşım sergilenmeye başlıyor. Kadına yönelik şiddetin önlenmesi noktasında ailede bir eğitim başlatılması gerekiyor. Biz anneler babalar olarak hem erkek hem kız çocuğun Allah'ın bize bir lütfu, nimeti olduğunu idrak edeceğiz. Sevgide, şefkatte, merhamette, eğitimde kız ve erkek çocukları eşit tutmaya çalışacağız. Aynı mesafede yaklaşırsak, kadına, kız çocuğuna bakışımız değişecektir ve böylece toplumuzda kadına yönelik şiddet azalmış olacaktır. Özellikle kız çocuklarının okutursak onları sosyal hayata katarsak inşallah kadına yönelik şiddete yavaş yavaş ortadan kalkacaktır."
Kaynak: Diyarbakır Söz