Diyarbakır'ın merkez Sur ilçesinde bulunan Hazreti Süleyman Camii yerleşkesinde düzenlenen "Hayat Namazla Güzeldir" etkinliği, Ammar Zeren’in Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.
Çocuklar tarafından seslendirilen ilahi ve ezgilerin ardından günün anlam ve önemine ilişkin konuşan Medeni Taş; namazın ehemmiyeti, bu imkânı sağlayıp teşvik eden anne babaların durumu ve çocukların namaza başlamasının safhalarını anlattı.
“NAMAZ EĞİTİMİNİ ALIP KAMETE DURARAK HAYATLARINI NAMAZLA GÜZELLEŞTİRENLERE SÖYLENECEK TAVSİYE KALMAMIŞTIR”
Hazreti Süleyman yerleşkesini hınca hınç dolduran kalabalığa hitaben konuşan Taş, “Bazı tablolar vardır ki söze hacet bıraktırmıyor. Şu anki imrenilesi tablo adeta hisli bir şiir, güzel süslü bir tablo, okunası bir kitap gibi bizlere dersler ve mesajlar sunuyor. Özellikle namaz eğitimini alıp burada kamete durarak hayatlarının namazla güzelleştiren çocuklarımıza söylenecek bir tavsiye aslında kalmamıştır.” şeklinde konuştu.
Namazı kulun Allah’a karşı has bir duruşu olarak tanımlayan Taş, “Arapçada namaz kelimesi için ‘selat’ derler ama bu kelimenin kullanıldığı başka bir anlam daha vardır. İnsanı ayakta tutan omurgaya da ‘selat’ ismi verilir. Yani kişiyi dik tutan ve kula kul olmaktan kurtaran, sadece Allah’a kul eden duruş anlamındadır. Buradaki has duruşumuz boşuna değildir. Geçmişte olduğu gibi bugünde bu güzel tablo birçok insanın hidayetine, namaza başlamasına vesile olacaktır.” ifadelerini kullandı.
“ÇOCUKLARIMIZIN EKSİKLERİNİ TAMİR EDİP GÖNÜL DİLLERİNE ULAŞACAK BİR DİL KULLANALIM”
Namaza ilişkin asrı saadet döneminde yaşanan bir hadiseyi anlatan Taş, günümüzde toplumu veya nesilleri yönlendirenlerin durumuyla karşılaştırarak, “Asrı saadetin afifleri nasıl ki namazın duruşuyla hidayete erdilerse vallahi sizlerde bu kıymetli etkinliğe öncülük yaparak kendi şehrinizin, memleketinizin ve bölgenizin Alileri, Haticeleri, Ebubekirleri, Habbabları, Bilalleri olacaksınız.” dedi.
Çocuklarımızın namaza başlaması hususunda 3 önemli aşamanın olduğunu söyleyen Taş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bunlara dikkat edersek inşallah namaz konusunda sıkıntı yaşamayacağız. Birincisi, çocuklarımızın 0-7 yaş evresidir. Bu dönemde çocuklarımıza daha çok temsil ile namaza çağırmamız gerekir. İkincisi 7-10 yaş evresidir. Bu evrede çocuğa tedrici aşamalı bir yöntemle yaklaşmamız lazım. Yani önce Allah’ı ve imanı öğretip sonra namaza çağıralım. Son evre ise 10 yaş üstü evredir. Özellikle 10 yaşına namaza başlamamış çocuklarımıza tamir ve taltif ile yaklaşalım. Eksiklerini tamir edip gönül dillerine ulaşacak bir dil kullanalım.”
Program, seslendirilen ilahi ve ezgilerin ardından yapılan dua ile sona erdi.
Kaynak: Diyarbakır Söz