Aileler adına mezarlıkta 334'üncü haftada açıklama yapan Veli Encü, "Karar açıklandığından beri siyasetçilerimizden, avukatlarımızdan, ilgili baro ve baro başkanı olan avukattan bir açıklama, bir özeleştiri bekledik. Düne kadar arayıp halimizi soran 3-5 insan dışında bir açıklama gelmedi. Bugün açıklama yapacağımızı öğrendiklerinden beri de telefonlarımız susmuyor. Bunu da kamuoyunun takdirine bırakıyoruz" dedi. Davalarını Anayasa Mahkemesi’ne götürmek için 1100 avukatın gönüllü olduğunu ve başvurunun böyle simge bir temsille yapıldığını söyleyen Encü, konuşmasını şöyle sürdürdü:
TEPKİ GÖSTERDİLER
"Ancak, bu temsiliyete rağmen siyasetçilerimiz ve avukatlarımızın takdiriyle dosyanın sorumluluğu çok küçük bir avukat grubuyla yürütülmüş, sorumluluk ise Şırnak Barosu'na verilmiş. Başvuru sonrasında bilgi almak istediğimizde, genelde ulaşamadığımız baroya ulaşabildiğimiz zamanlarda bize işler yolunda, takip ediyoruz denildi. AYM’nin 24 Şubat 2016 tarihli kararından öğrendiğimize göre AYM, eksik belgeleri ilgili avukat olan ve halen Şırnak barosu başkanı olan Nuşirevan Elçi’den istemiş ve avukatımız 15 günlük yasal süreyi 2 gün geçirerek belgeleri 19 Ağustos yerine 21 Ağustos 2014’te, herhangi bir mazeret belirtmeden göndermiştir. Sonrasında mahkemeye sağlık ocağından aldığı bir rapor göndermiş ama bu raporu da 23 Eylül 2014 tarihinde göndermiştir. AYM raporda öne sürdüğü mazereti kabul etmemiş ve Şubat 2016’da davayı reddetmiştir. Roboski gibi tarihi bir davada belgeyi geç gönderen, mazeretini de ondan bir ay sonra gönderen avukat Nuşirevan Elçi ne bize ne de kamuoyuna herhangi bir açıklama yapmamış, telefonlarımıza çıkmamıştır.
AVUKATLARA TEPKİ
Dosyayı takip eden Şırnak Barosu’nun beceriksizliği ve sorumsuzluğu sebebiyle AİHM sürecini başka hukukçularla yürütmek istedik. Sanki AYM’deki skandal sorumsuzluktan biz sorumluymuşuz gibi Şırnak Barosu biz ailelere tavır almış, gözaltılarımıza gelmemiş, gözaltına alınanlar için telefonlarımıza çıkmamıştır. Dosyanın kimlerle nasıl takip edileceği konusunda ailelerle görüşen, aileleri ikna eden hukukçu siyasetçimiz Meral Danış Beştaş’ın da bugüne kadar bir açıklama yapmamış olması, bu kararı gündemleştirecek bir basın açıklaması düzenlememiş olması, aileleri aramamış olması düşündürücüdür. Olumlu sonuçlandığında üzerinden şöhret kazanacakları ama reddedildiğinde sorumluluğu paylaşmaktan kaçan dosyanın sorumlu avukatlarından herhangi birinin bugüne kadar bizi arayıp tek bir söz söylememiş olması ibretliktir."
Kaynak: Diyarbakır Söz