DİYARBAKIR Talasemi Derneği Başkanı Sabahattin Demirkıran, 9 yaşındaki talasemi hastası kızı Rojin ve ailesinin diğer fertleriyle birlikte talasemi hastalığında kan bağışının önemine dikkat çekmek, farkındalık yaratmak amacıyla bir klip çekti. Klipte 9 yaşındaki Rojin, doktorunun yazdığı, "Bir damla kan isterim" şiirini okurken, ablası Berivan Demirkıran da hüzünlü bir şarkı söyledi.
DİYARBAKIR-Talasemi Derneği Başkanı Sabahattin Demirkıran, talasami hastası 9 yaşındaki kızı ve diğer talasemi hastalarına gerekli kan bağışına dikkat çekmek, farkındalık yaratmak amacıyla yürekli burkan, izleyenleri gözyaşlarına boğan bir klip çekti. Profesyonel ekipmanların kullanıldığı, okunan şiir ve söylenen türkülerin stüdyoda çekildiği klipte ise Talasemi Derneği Başkanı Samahattin Demirkıran, eşi Aysun ve talasemi hastası kızı Rojin ile büyük kızı Berivan rol aldı.
Diyarbakır'da yaklaşık 500 talasemi hastası bulunduğunu belirten Sabahattin Demirkıran, talasami hastalarının kan bulmakta çektikleri sorunları dile getirmek amacıyla farkındalık yaratmak için klip çektiğini söyledi. Demirkıran, bu hastaların 15 günde bir kan almaları gerektiğini, ancak zaman zaman ihtiyaç duyulan kanları bulamadıklarını anlattı.
Kızının hastalığını öğrenince talasemiyle tanıştığını belirten Sabahattin Demirkıran, 9 yaşındaki kızı Rojin Demirkıran'ın da, dernek üyesi hastalarının da kan bulmada büyük zorluk çekmesi üzerine klip çekmeye karar verdiğini kaydetti. Talasemi ve lösemi hastalığına dikkat çekmek, toplumsal farkındalık yaratmak amacıyla klibi hazırladıklarını kaydeden Başkan Demirkıran, şunları söyledi:
YÜREKLERİ BURKAN KLİBİ
"Ben talasemi hastalığıyla kızım doğunca tanıştım. Uzun ve zorlu süreçlerden geçtik ve ben de böylelikle kızım gibi talasemi hastası olanlara yardım etmek amacıyla dernek başkanı oldum. Türkiye'de en az kan verilen illerin başında Diyarbakır ve Adıyaman geliyor. Bazı politik düşüncelerden kaynaklı vatandaşlar kan vermiyor ama Kızılay bu kanlarla çocukların hayatını kurtarıyor. Kan bulamayınca hastalar da fenalaşıyor. Ben bu kliple insanları kan bağışına davet ediyorum, çocuklar hastalar ölmesin. Yaşamlarını 15 günlük kan tahsisi yaparak devam eden çocuklar var. Bu çocuklar kan bulamayınca ciddi sorunlar yaşıyorlar. Sosyal bir sorumluluk yaratmak istedik. Bizim sadece kan eksikliğimiz var ve bu kanı bulmak zorundayız. Tek tek çocuklarımızı kaybediyoruz, bunun nedeni de kan eksikliği. Bir damla kan, bir hayatı kurtarabilir. Eşim ve diğer çocuklarım da taşıyıcı, ilik nakli dışında tedavisi yok. Nakil olmadığı sürece ömür boyu 15 günde bir kan almak zorundalar. Biz bu klibi sadece Diyarbakır için değil, tüm talasemi hastaları için çektik. Klibe destek vermeleri amacıyla bir çok sanatçıyla görüştüm ancak ciddi paralar talep ettiler. Biz de yaşadığımız sıkıntıları kayıt altına alarak kızımın tedavi anları ve şiir okuduğu, diğer kızımın da türkü seslendirmesiyle bu klipi çektik. İnşallah bütün hastalara katkı olacağına inanıyorum" dedi.
"YAŞAMAK İSTİYORUM, KAN VERİN"
Demirkıran'ın talasemi hastası olan 9 yaşındaki 4'ncü sınıf öğrencisi kızı Rojin Demirkıran, çekilen klipte aynı zamanda kuzeni olan doktoru Umut Karagöz'ün yazdığı, "Bir damla kan isterim" şiiri okudu. Dicle Üniversitesi Hemetoloji servisinde 15 günde bir kan takviyesi alan Rojin Demirkıran, annesi Aysun Demirkıran ile birlikte göz yaşlarına boğulduğu görüntüler, duygusal anlara yol açıyor. Talasemi hastası Rojin, ablası Berivan Demirkıran'ın seslendirdiği türkü eşliğinde okuduğu şiirle, insanları kan bağışına davet ediyor.
Duygusal anların yaşandığı klibi izleyen herkesin destek vermesini isteyen küçük Rojin Demirkıran, "Biz hastaneye gidince bazen kan bulamıyoruz ve ben o zaman korkuyorum. Doktor bana, 'o zaman sabret' diyor ama ben de korkuyorum bana bir şey olacak mı diye. Bu klibi izleyince bize herkesin destek vererek bir damla kan vermesini istiyorum. Ben yaşamak istiyorum, bu yüzden kan bankasına giderek kan verin. Büyüyünce doktor olmak istiyorum, ama bu şekilde giderse doktor olamayacağım" diye konuştu.
Saz çalarak şarkı söyleyen Rojin Demirkıran, klibini sanatçıların da izlemesini ve kendilerine destek vermesini istedi. Rojin Demirkıran, "Ben kan alırken babamın telefonundan Murat Boz ile Hadise'yi dinliyorum ve çok seviyorum onları. Onlar buraya gelmese bile ben onların programlarına giderek onlara saz çalıp şarkı söyleyebilirim. Cuma günü herkes karne almaya gidecek ama ben kan almaya gideceğim. Ne kadar şansızım, yaşamak istiyorum ve bu herkesin elinde; kan bankasına gidip kan vermeleri yeterli olacak ve biz şifa bulacağız" dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz