Diyarbakır Emniyet Müdürü Ali Gaffar Okkan ve 5 koruma polisi 24 Ocak 2001 günü Sezai Karakoç Bulvarı üzerinde İran yanlısı Hizbullah terör örgütü üyelerinin saldırısında şehit oldu. Suikast sonrasında gerçekleştirilen seri operasyonlarda farklı tarihlerde 10 örgüt üyesi yakalandı.
Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan örgüt üyeleri Suat Çetin, Servet Yoldaş, Şener Dünük, Bedran Salamboğa, Veysi Sanli, Abdulkadir Aktaş, İbrahim Gürceğiz, Mustafa Bozkurt, Mehmet Fidancı ve Recep Dünük, “Anayasal düzeni” yıkma suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarıyla cezalandırıldılar.
CEZALARI YARGITAY ONAMIŞTI
Eylemi yaban örgüt üyeleri savcı huzurunda yaptırılan tatbikatta yer göstermeleri, gözaltı ifadelerinde suçlarını itiraf etmeleri, yakalandıkları hücre evlerinde ele geçen silahların balistik incelemesinde Okkan suikastında kullanıldığının tespit edilmesi, ele geçen örgüt içi yazışmaları içeren dokümanlardaki bilgilerle suikastın asli failleri oldukları iddiasıyla bu cezalar Yargıtay tarafından da hukuka uygun bulunarak onandı.
YENİDEN YARGILANMA TALEBİ
31 Mart 2019'daki yerel seçimler öncesinde yargılandıkları mahkemelere başvuran sanıklar, DGM'lerde askeri yargıç bulundurulması, gözaltında işkence gördükleri, uzun gözaltı süresi ve davalarının makul süre zarfında sonuçlandırılmadığından adil yargılanmadıkları için “Yeniden yargılanma” talebinde bulundular.
Özgür Cebe’nin haberine göre, Mahkemeler de CMK'ya göre yeniden yargılanma için davanın esasını etkileyebilecek derecede yeni bir delil ortaya çıkmadığı halde hükümlü sanıkların taleplerini ayrı ayrı kabul ederek haklarındaki infazın durdurup teker teker tahliyelerine karar verdi. Ancak, sessiz, sedasız tahliye edilen Gaffar Okkan suikastı failleriyle ilgili mevzuata da aykırı skandal bir durum yaşandı.
KARAR TEBLİĞ EDİLMEDİ
Sanıkların serbest bırakılma kararlarının mahkeme tarafından şehit ailelerine tebliğ edilmediği, bu nedenle de 7 günlük itiraz süresini kaçırdıkları ve örgüt üyelerinin yeniden tutuklanmaları yönünde bir üst mahkemeye itiraz edemedikleri belirlendi.
TEBLİGAT ZORUNLULUĞU VAR
Ceza Muhakemesi Kanunu'na göre ceza yargılamasında, karar, ek karar veya değişik iş üzerinden karar verilmesi halinde sadece sanıklara değil, davanın katılan tarafında yer alan mağdur ve müştekilere de tebligat çıkarılması zorunluluğu var.
Taraflar tebligatı aldıktan sonra verilen karara karşı 7 gün içinde bir üst mahkemeye itirazda bulunmadıkları taktirde karar kesinleşiyor. Okkan suikastının serbest bırakılan tetikçileriyle ilgili şehit Emniyet Müdürü Ali Gaffar Okkan, koruma polisleri Selahattin Baysoy, Sabri Kün, Mehmet Sepetçi, Mehmet Kamalı ve Atilla Durmuş'un ailelerine yeniden yargılanma kararlarının tebliğ edilmediği için ailelerin de bir üst mahkemeye itirazda bulunamadıkları öğrenildi.
Tahliyeleri şehit ailelerinin de basından öğrendikleri bildirildi. Aynı şekilde tahliye edilen diğer örgüt üyelerinin, öldürdükleri aralarında milletvekili, öğretmen, doktor, mühendis, üniversite öğrencisi, gazetecilerin de bulunduğu yüzlerce kişinin ailelerine de “yeniden yargılama” kararı verildikten sonra hiçbir tebligat yapılmadığı öğrenildi. Mevzuat gereği, yeniden yargılanma talebi kabul edilirse şayet, taraflara duruşma günü için tebligat çıkarılmasının zorunlu olduğu kanun maddesinde yer alıyor.
CMK 319. MADDE NE DİYOR?
1-Yargılamanın yenilenmesi istemi, kanunda belirlenen şekilde yapılmamış veya yargılamanın yenilenmesini gerektirecek yasal hiçbir neden gösterilmemiş veya bunu doğrulayacak deliller açıklanmamış ise, bu istem kabule değer görülmeyerek reddedilir.
2-Aksi hâlde yargılamanın yenilenmesi istemi, bir diyeceği varsa yedi gün içinde bildirmek üzere Cumhuriyet savcısı ve ilgili tarafa tebliğ olunur.
3-Bu madde gereğince verilen kararlara itiraz edilebilir.
Kaynak: Diyarbakır Söz
