ANKARA Cumhuriyet Başsavcısı Yüksel Kocaman FETÖ'nün gerçek ByLock kullanıcılarının tespitini engellemek için 11 bin 480 kişinin GSM numarasının kullanıcılarının iradeleri dışında ByLock IP'lerine yönlendirildiğinin tespit edildiğini söyledi. Kocaman, örgütün bunu eski TUBİTAK çalışanı ve FETÖ firarisi Kemalettin Cengiz Erbakırcı'nın geliştirdiği Mor Beyin adlı uygulama ile gerçekleştirdiğini açıkladı. Başsavcı bu şekilde farklı illerde tutuklu bulunan yaklaşık bin kişinin haklarında başka delil yoksa tahliyelerini talep edeceklerini söyledi.
HABER MERKEZİ
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı yaptığı açıklamada, 11 bin 480 GSM numarasının kullanıcıların iradeleri dışında 'ByLock' IP'lerine yönlendirilmiş olduğunun tespit edildiğini söyledi. Açıklamada mağdurların tespiti için çalışmaların sürdüğü belirtildi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan yapılan yazılı açıklamaya göre, FETÖ/PDY'ye yönelik yapılan soruşturmalarda örgütün gizli haberleşme için kullandığı 'ByLock' ile ilgili gelen yoğun ihbar ve şikayet üzerine soruşturma başlatıldı. 'ByLock'un örgüt üyeliğinin ispatında önemli bir delil olduğu ve bunun Yargıtay içtihatlarıyla da teyit edildiği belirtilen açıklamada, "Bu önemli ispat aracında delil güvenliğinin sağlanması ve örgütü yönelik mücadelenin sağlıklı biçimde yürütülmesi amacıyla soruşturma başlatıldı. Soruşturma sonucunda elde edilen bilgi ve belgeler MİT ve BTK'ya gönderilmiş, konunun her yönüyle incelenmesi ve araştırılması talimatı verilmiştir" denildi.
"AMAÇ ÖRGÜTLE MÜCADELEYİ SULANDIRMAK"
Açıklamada, MİT ve BTK'da yapılan detaylı incelemelerin sonucunda uygulama sunucularıyla bağlantısı tespit edilen bazı GSM hatlarının, bu bağlantının hemen öncesinde FETÖ üyelerince geliştirildiği değerlendirilen 'Mor Beyin' gibi uygulama sunucularına yönlendirilmiş olduklarının tespit edildiği belirtilerek, "Gerçekleşen detaylı inceleme neticesinde bağlantı ve veri parametreleri bakımından benzer özellikler taşıyan 11 bin 480 GSM numarasının kullanıcıların iradeleri dışında 'ByLock' IP'lerine yönlendirilmiş olduğu tespit edilmiştir. Bu kullanıcıların, gerçek 'Bylock' kullanıcılarının tespitini güçleştirmek ve FETÖ ile mücadeleyi sulandırmak amacıyla örgüt mensubu yazılımcılar tarafından geliştirilen uygulamalarla bilinçli olarak bylock.net alan adına yönlendirilmiş oldukları yönünde bulgular elde edilmiştir" denildi.
"HUKUKİ DURUMLARI DİĞER DELİLLERE GÖRE DEĞERLENDİRİLECEK"
Bunu yapan şüphelilerle ilgili soruşturmanın sürdüğü belirtilen açıklamada, bağlantı tespitlerinin teknik yönlendirmeye dayandığı belirlenen 11 bin 480 GSM kullanıcısı ile ilgili bilgilerin ilgili kurumlarla paylaşıldığı belirtilerek, "Bu gelişmeler ışığında 'ByLock' sunucularına bilgi ve iradesi dışında yönlendirildiği tespit edilen GSM numarası kullanıcılarının hukuki durumlarının, soruşturma dosyasında yer alan diğer delillere göre soruşturma makamlarınca değerlendirilmesi gerekmektedir. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı da hassasiyetle çalışmalarını sürdürmektedir" ifadeleri kullanıldı.
KİM YÖNLENDİRME YAPMIŞ
Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) yönelik soruşturmalar kapsamında açıklama yapan Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Yüksel Kocaman, ByLock'un FETÖ soruşturmalarında en önemli delillerden biri olduğunu, bunda hiçbir değişiklik bulunmadığını vurgulayarak, Yargıtay'ın da bu konuda kararı olduğunu anımsattı.
FETÖ üyelerinin gerçek ByLock kullanıcılarını gizlemek için bazı vatandaşları iradeleri dışında bu programa yönlendirip tuzağa düşürdüğünü ifade eden Kocaman, şöyle devam etti:
"Soruşturmalar devam ederken zaman zaman şikayetler, itirazlar olunca şöyle şeylerle karşılaştığımız oldu... Vatandaşın ByLock bağlantısı görülüyor, başka hiçbir delil yok. Bütün araştırmalarda bakıyorsunuz, sosyal çevresine, diğer delillere, FETÖ ile hiç ilgisi görünmüyor ama ByLock bağlantısı gözüküyor. İtirazlar, şikayetler geldikçe ilgili kurumlarla paylaştık. MİT'e ve BTK'ya da benzer şeyler geldi, bize de geldi. Biz de bunun üzerine ilgili kurumlarımızdan rapor istedik ve soruşturma açtık."
Bu kapsamda Mor Beyin uygulamasının yazılımını yapan veya kuran Kemalettin Cengiz Erbakırcı ile ilgili soruşturma açtıklarını aktaran Kocaman, "Mor Beyin yazılımını yapan Kemalettin Cengiz Erbakırcı, 15 Temmuz darbe girişiminden 4 gün sonra yurt dışına kaçmış. Eski TÜBİTAK çalışanı Erbakırcı'nın bu işin en büyük sorumlularından olduğunu düşünüyoruz. Bu kişi hakkında soruşturma başlattık, hakkında yakalama kararı çıkarttık." diye konuştu.
- "İradeniz dışında ByLock sunucusuna yönlendiriyor"
Vatandaşların bilgisi dışında ByLock'a nasıl yönlendirildiğine değinen Kocaman, şöyle dedi:
"Normal vatandaşlarımız herhangi bir uygulamaya girdiğinde, bunun arka planına küçük bir reklam yerleştirmişler. Siz bir uygulamaya tıkladığınızda o reklama da dokunmuş oluyorsunuz, o sizi iradeniz dışında ByLock serverine yönlendiriyor. Olay bu. Siz ByLock dışında herhangi bir uygulamaya giriyorsunuz. Bu uygulamanın arkasına gizlenmiş başka programlara da tıklamış oluyorsunuz, sizi iradeniz dışında ByLock sunucusuna yönlendiriyor. Bu itiraz ve şikayetler üzerine açtığımız soruşturmada MİT, BTK ve ilgili kurumlarımızdan istedik ve 11 bin 480 vatandaşın kendi isteği, iradesi olmadan o ByLock sunucularına yönlendirildiğini tespit ettik."
Kocaman, "Altını çizmek istediğimiz şu, devlet her zaman gereğini yapıyor. Yani bir yerde bir mağduriyet varsa hemen o konunun üzerine eğilip mağduriyeti gidermek için büyük bir özen ve titizlikle çalışıyor. Özelde Ankara Başsavcılığı, diğer yargı kurumlarımız, ilgili kurumlarımız, hepsinde bu hassasiyet var." ifadelerini kullandı.
Başsavcı Kocaman, şöyle devam etti:
"ByLock bizim için en büyük delillerden biri. Bu konuda hiçbir değişiklik yok. Mor Beyin yazılımıyla ByLock'a yönlendirildiği tespit edilen ve farklı illerde tutuklu bulunan yaklaşık bin kişinin, haklarında başka hiçbir delil yoksa tahliyesini talep edeceğiz. Diğer illerdeki savcılıkların da takdirine sunmak üzere yazıyı gönderiyoruz. Eğer sadece ByLock varsa, bugüne kadar şüpheliyle ilgili sadece ByLock delili var, o da bu listeden çıkmışsa, başka hiçbir delil yoksa tahliyesini talep edeceğiz."
- "Tek delil ByLock değil"
FETÖ üyeleriyle ilgili tek delilin ByLock olmadığını aktaran Kocaman, "Birçok delil var. Başka deliller varsa o konuda yargılama ve soruşturmalar devam edecek. Yani o delillerin durumuna göre ilgili mahkemeler tahliye olup olmayacağını takdir edecek." diye konuştu.
Kocaman, FETÖ'nün bazı üye ve yöneticilerinin kendi kullanıcılarını kamufle etmek için yapmış olduğu bir irade dışı yönlendirmenin tespit edildiğini vurgulayarak, "Bu kişiler bunu özellikle kendi mensuplarını gizlemek, ByLock soruşturmasını sulandırmak için, örgütün bu sulandırma taktiklerine, propagandasına hizmet etmesi için böyle bir çalışma yapmışlar. Devletimizin ilgili kurumları da böyle bir sorunu tespit etti ve mağduriyetlerin giderilmesi için gereği yapıldı. Bugünkü yaptığımız iş budur." açıklamasında bulundu.
Kocaman, ByLock'a yönlendirildiği tespit edilen kişilerle ilgili çalışmalara ilişkin de "Bu tamamen teknik bir çalışma. İsimleri falan bilmiyoruz. İsim üzerinden çalışma yapmadık. Telefon ve IP numaraları üzerinden yapılan bir çalışma. İsimleri bilmiyoruz. İsim isim değerlendirmedik, telefon numaraları üzerinden yaptık bu çalışmayı." dedi.
- Başsavcılığın yazılı açıklaması
Öte yandan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan yazılı açıklamada, ByLock'un örgüt içi gizli haberleşme amacıyla geliştirildiğini ve bu özelliğiyle yürütülen soruşturmalarda örgüt üyeliğinin ispatında önemli bir delil olduğu bildirildi.
Uygulamanın bu özelliği ve delil değerinin Yargıtay içtihatlarıyla da teyit edildiği kaydedilen açıklamada, kişilerin bu ağa dahil olduğu konusunda kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerin tespiti halinde örgüt üyeliğinin dayanağı olacağının ortaya konulduğu hatırlatıldı.
ByLock'un delil güvenliğinin sağlanması ve FETÖ'ye yönelik hayati mücadelenin sağlıklı biçimde sürdürülmesi amacıyla Başsavcılığa intikal eden şikayet ve ihbarlara ilişkin yapılan değerlendirmenin ardından soruşturma başlatıldığı kaydedildi.
Soruşturma kapsamında ulaşılan bilgi ve belgelerin, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ile Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna (BTK) gönderildiği bildirilen açıklamada, şunlara yer verildi:
"Konunun her yönüyle incelenmesi ve araştırılması talimatı verilmiştir. Bu kapsamda gerçek ByLock kullanıcılarının ileri inceleme teknikleriyle analizi yapılmış, iddialar titiz biçimde araştırılmıştır. MİT ve BTK'da yapılan teknik incelemelerde, uygulama sunucularıyla bağlantısı tespit edilen bazı GSM hatlarının, bu bağlantılarının hemen öncesinde FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarınca geliştirildiği değerlendirilen Mor Beyin gibi uygulama sunucularına yönlendirilmiş oldukları yönünde bulgulara ulaşılmıştır.
Gerçekleştirilen detaylı inceleme neticesinde, bağlantı veri parametreleri bakımından benzer özellikler taşıyan 11 bin 480 GSM numarasının kullanıcılarının iradeleri dışında ByLock IP'lerine yönlendirilmiş oldukları tespit edilmiştir. Bu kullanıcıların gerçek ByLock kullanıcılarının tespitini güçleştirmek ve FETÖ/PDY terör örgütüyle mücadeleyi sulandırmak amacıyla, örgüt mensubu yazılımcılar tarafından geliştirilen uygulamalarla bilinçli olarak bylock.net alan adına yönlendirilmiş oldukları yönünde bulgular elde edilmiştir. Bu karartmayı yapan şüpheliler hakkında Cumhuriyet Başsavcılığımızca 2017/44433 sayılı dosya üzerinden başlatılan soruşturma da devam etmektedir."
- "Ulaşılan bulgular ve düzenlenen raporlar, ilgili mercilerle paylaşıldı"
Açıklamada, bağlantı tespitleri teknik yönlendirmeye dayandığı belirlenen 11 bin 480 GSM numarasıyla ilgili tespitlerin il Cumhuriyet Başsavcılıklarına ve Bölge Adliye Mahkemeleri Cumhuriyet Başsavcılıklarına iletildiği, soruşturma sonucunda ulaşılan bulguların ve düzenlenen raporların, gereğinin takdiri için ilgili mercilerle paylaşıldığı bildirildi.
"Bu gelişmeler ışığında ByLock sunucularına, bilgi ve iradeleri dışında yönlendirildiği tespit edilen GSM numarası kullanıcılarının hukuki durumlarının, soruşturma dosyalarında yer alan diğer delillere göre soruşturma makamlarınca değerlendirilmesi gerektiği" vurgulanan açıklamada, "Türk yargısı ve onun önemli bir kurumu olan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, devlet ve millete ihanet içindeki FETÖ/PDY üyelerinin hak ettikleri cezayı almaları için bugüne kadar kararlılıkla çalışmış, aynı şekilde FETÖ/PDY ile mücadeleyi sulandırmak amacıyla soruşturmalara isimleri karıştırılmış mağdurların tespit edilebilmesi için de büyük çaba sarf etmiştir. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı aynı hassasiyetle çalışmaya devam edecektir." denildi.
Kaynak: Diyarbakır Söz