Diyarbakır'da yaşayan 64 yaşındaki emekli öğretmen Nurettin Medyelioğlu, Sur ilçesindeki küçük atölyesinde tarihi yapıların maketini bazalt taşlarına işliyor.
Medyelioğlu, yaklaşık 13 yıl önce Fransızca öğretmenliğinden emekli olduğunu, yıllardır merak sardığı taş işleme sanatına emekliliğinin ardından başladığını söyledi.
İlçede açtığı küçük atölyesinde Karacadağ'dan çıkan bazalt taşlarını işlemeye başladığını kaydeden Medyelioğlu, şu ana kadar kentin birçok tarihi yapısını bazalt taşına işlediğini, bu işe Diyarbakır'a olan sevdasından başladığını belirtti.
Çocukluğunun tarihi ilçenin daracık sokaklarında geçtiğini dile getiren Medyelioğlu, "Oturduğumuz evler taş evler olduğundan dolayı sütunlar ve işlemeler bizde iz bırakmıştır. Sur'un taşlı evlerinde doğduk ve büyüdük, onun ayrı bir yeri vardı. İnsanda iz bırakan bir tarafı var." dedi.
- Taşlara özel bir ilgisi var
Taşlara özel bir ilgisi olduğunu, farklı taşlar ile çalışmaya başladığını anlatan Medyelioğlu, kendi çabasıyla taş işleme sanatını öğrendiğini kaydetti.
Taş işleme işinden sonra tarihi yapılara bakış açısının değiştiğini aktaran Medyelioğlu, şöyle devam etti:
"Kentin tarihi benim için çok anlam ifade ediyor. Biz küçücük taşlarla günlerce uğraşıyoruz. O günkü şartlarla kocaman kayaları getirip oralara yerleştirmek, akıl almaz bir iş bence. Dünyanın hiçbir yerinde öyle bir şehir ve mekan olacağını düşünmüyorum. Sur'un kendisi ve içindekiler başlı başına bir müze. Bir yıl emek verdiğim taşlarım var. 1 yıl boyunca çekiç ve keskiyle bazalt taşını işliyorum. Büyük bir keyif alıyorum."
- Maketlerini satmaya kıyamıyor
Medyelioğlu, atölyesinin küçük olmasından dolayı yaptığı eserleri sergileme imkanı olmadığını, ileride bir sergi açmayı planladığını aktardı.
"İyi ki böyle bir uğraşım var, yoksa emekliliği kahvehane köşelerinde geçirirdim. Her gün atölyede çalışıyorum. Taşlar sayesinde çok farklı insanlarla tanıştım. Bu vesileyle memlekette ne kadar güzel insanların olduğunu gördüm. İnsan kazanmak ayrı bir şey ve bunun tarihi Sur'da olması ayrı bir güzellik." diyen Medyelioğlu, bazalt taşından yaptığı maketleri satmaya kıyamadığını bildirdi.
Her bir taşın gözünde farklı bir değeri ve güzelliği olduğunu belirten Medyelioğlu, gençlere de bu sanatın öğretilmesi gerektiğini dile getirdi.
Geçen yıl ilçede yaşanan terör olayları nedeniyle 4 ay boyunca atölyesinde çalışamadığını belirten Medyelioğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
"Her gün kapalı olmasına rağmen ilçeye geliyordum. O havayı teneffüs edip gitmek apayrı bir duyguydu. Dört ay kapalı kaldığımız sürece de kahvehanelerde vakit geçirdik. O zaman atölyemin kıymetini daha iyi anladım. Taşlarımı hem çok özlüyor hem de merak ediyordum."
Kaynak: Diyarbakır Söz